Yolculuk

873 131 144
                                    

"Özgür nerede kaldın? Acele etme sen ya! Ne de olsa sergiye ben gideceğim zaten."

"Bade dalga geçme be . Geliyorum bekle."
Özgür'ün bu gün sergisi vardı ve yine geç kalacaktı. Her zamanki gibi.

"Oğlum hadi artık. Bizim mahalledeki Fatma Nine gibisin yavaş olma artık, hızlan biraz."

"Ne dır dır ettin be Bade'm geldik işte. "

"Çok şükür be Özgür . Bi an Fatma Nineyle gün yapmaya gidiyormuşum gibi hissettim . Gün falan demişken... Özledim lan Fatma Nine'yi bir ara yanına uğrayayım bari. "

"Aşk olsun be Bade o kadar mı..."

"Tabii ki Özgür çok yavaşsın Fatma Nine senden hızlı, hele birde güne geç kalacağız desem sanırım kadın koşacak o yaşta."

"Tamam be Bade'm sustum gidelim hadi."

Sergiye gitmek için bindiğimiz toplu taşıma o kadar doluydu ki camdan aşağı atlamak istedim. Evet ben atlamak istedim. Ciddiyim bu konuda.
Ama Özgür pek de rahatsız değildi bu durumdan.

Sebebini cidden merak ettiğim bir rahatlık vardı Özgür'de. Sergisi vardı belki de geç kalacaktık ama Özgür'ün umrunda değildi sanki ve bu gün her zamankinden daha mutlu gibiydi.
Mutlu olduğu kadar da gergin...

" Özgür'üm hayırdır sen? "

"  Sen hayırdır Bade'm? "

İçimden ne kadar gülsem de şu anki durumumuza,
dışımdan sinirle Özgür'e baktım.

" Bak oğlum balık burcuyum, duygusalım falan demem atarım seni şu camdan aşağı! "

" Tamam be Bade sinirlenme sen."
Böyle yaparak beni sakinleştirmeye çalıştığının farkındayım ve amacına ulaşıyordu . Özgür'ümdü o benim istesem de uzun süre kızamazdım ona.

" Bade'mmm " Her zaman bir halt yediğinde konuya girmeden önceki bana hitap şekliydi bu. Adımı uzatarak söylerdi...

" Evet Özgür söyle. " devamında gelicek konuşmanın hiç hoşuma gidiceğini sanmıyordum ama bir o kadar merak ediyordum.

" Ben bir şey yaptım. " Kıyamet alametiydi bu.

" Hadi bismillah ne haltlar yedin anlat bakalım ? " Özgür bir an duraksadı ve diyeceği şey her neyse ona hazırlandı.
Şu an bütün sinir sistemim Özgür'e bağlanmıştı sanki. Onun diyeceği tek kelime ile sinirlerim, aklım hatta organlarım yerinden oynayabilirdi.

Durkasadı...

Sadece bekledi...

" Neyse Bade'm sonra söylemeye karar verdim ben, hadi gidelim sergiye geç kalacağız. " anlık kalp krizi geçirecektim o an.

" Lan oğlum söylesene meraktan çatlamamı mı istiyorsun sen? Hadi bekliyorum söyle ! "

Yanıtsız kalmıştı... O susmayı tercih etti ben ise camdan yağan yağmuru izlemeyi .

Otobüsten inmeye başlayan yolcuların sesleriyle kafamı kaldırdığımda her zaman ki odurağın önüne gelmiştik. Çoğu zaman sessiz, sakin bazı günler ise cıvıl cıvıl... Anında etrafıma bakınmaya başladım durakta hâlâ bekleyen yolcular vardı bu demek oluyordu ki sergiye gidecek olan otobüs gelmemişti daha. Bu iyi haberdi.

" Özgür bak yetiştik sergiye hadi gel daha zamanımız var yürüyerek gidelim. "

Özgür'ün ona dediklerimi duyup duymadığından bile emin değildim. Hiç duymamışcasına elindeki telefona bakıyordu.

GİZLİ NUMARA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin