&10.Bölüm

186 23 5
                                    

06.06.2021
Bölümü atmayın unutmuşumdhdydhfgfg
Hatırlatanda yok ki.
İyi okumlar...

Omzuma yatan adamla onun kokusuyla uyuya kalmamdan ne kadar geçti bilmiyorum fakat ağlama sesiyle gözlerimi açmıştım. Ayılmam zamam alırken sesi çıkmasın diye kastığı bedenini hissetim. Bir kez daha burnunu çektiğinde omuzları sarsıldı. Beraberinde sarsılırken ne kadar beceriksiz olduğunu düşündüm.

O da beceriksizliğini fark etmiş olmalıki sakinleşmeye çalışıp bana daha çok sokuldu. O an elbisemin omuz kısmının ıslak olduğunu fark ettim. İçim titredi.

"Ağlama adamım." Dedim içim acırken. İrkilirken kollarımı ona sarıp uzun saçlarını sevdim. Kalkıp yüzüme bakmaya cesaret edememiş olsada. İç çekişlerini daha net duymaya başlamıştım.

"Çok kızdın değil mi bana? Seni kandırmış gibi oldum. Sana o kadar ümit verdim kuklalar için. Hepsi yandı. Artık umut yönündende farkirim. Seni hak ediyor muyum Yaren?" Dediğinde uykudan yeni uyanmış olarak onu algılamam biraz zaman aldı. Anladığımda kaşlarımı çattım.

"Bu dünyada beni senden başka hiçbir adam hak etmiyor."

"Ben parasız çulsuz bir adamım sen en iyilerine laiktin."

"Sen her zaman en iyilerini verdin."

"Ben sana yoksullukla bir kuru ekmekten başka bir şey vermedim. Ama senin güzel kalbin hep görmezden geldi bunları."

"Gelmedim. Benim seninle yediğim her yemek huzurla doldurdu. Para bunu yapamazdı."

"Yinede en iyilerine laiktin."

"Bana en iyilerini verdin."

"Ben bir çocuk için bile beş kuruş parası olmayan bir adamım."

"Sen hayatımda gördüğüm en iyi adamsın."

"İyilik her şeye yetmez." Göz devirdim.

"Daha karamsar düşüncelerin varsa buyur Şuayb. Amacın ne en yakın zamanda 'zengin ama kötü' bir koca bulup beni evlendirecek misin?" Sessizlik olduğunda böyle bir şeyin düşüncesinin bile onu üzeceğini biliyordum. Ama durum böyleyken atıp tutuyordu beyfendi.

"Başkasıyla evlendiğine şahit olsam kahrımdan ölürdüm." Dediğinde üzüntüyle iç çektim.

"Ben seni seviyorum Şuayb ve yanlış hatırlamıyorsam benimle cennete gelme sözün var." Güldüğünü duydum.

"Sen bu sözde durduğun müddetçe benim bozmaya niyetim yok." Saçlarını öptüm güzel kokusunu içime çekerek.

"Hadi uyu Şuayb. Uyuduğumdan beri uyanık mısın sen?" Dediğimde belimdeki elleri sıkılaştı. O cılız kollarının gücünü bir kez daha hissettim.

"Uyku uğramadı." Diye fısıldadı.

"Sabah konuşacağız kafa yorma lütfen. Uyuman için yapabileceğim bir şey var mı?" O an kalbinin hızlandığını hissettim. İlk kez kafasını kaldırıp yüzüme baktı resmen çökmüş gözleriyle. Sıcak bir gülümseme sunup bana daha da sokuldu.

"Konuşur musun? Güzel sesin bana huzur veriyor. Nini söyle bana, ne biliyim uyuduğumu düşünene kadar susma." Dediğinde saçını öptüm tekrardan. Ninileri severdim. Ona bir çok kez okumuşluğum vardı. Seviyordu o da ninileri.

"Bebeğim kocaman, onu tutamam.
Ninniler söylerim, hiç uyutamam.
Oynayıp gülüyor, bizi süzüyor.
Mamasını yemiyor, beni üzüyor.
Evcilik oynarken bana eş olur.
Hem anne hem baba hem kardeş olur.
Oynayıp gülüyor, bizi süzüyor.
Mamasını yemiyor, beni üzüyor."

Kuklacının Kelebeği (✓)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin