"Evet çocuklarım sizi buraya neden çağırdığımı merak ediyor olmalısınız." dedi Dumbledore. Hermione hemen "Evet Profesör niçin bizi çağırmıştınız?" dedi. Bu sırada Draco kızın bu hevesli davranışlarına gözlerini deviriyordu. "Sakin ol Hermione açıklayacağım." -kıkırdar-
"Evet çocuklarım sizler önemli birer görevi üstlenmek üzere buradasınız. Biliyorsunuz bu aralar Kim Olduğunu Bilirsin geri döndü bu yüzden okulumuzdaki güvenliği arttırmalıyız. Sizden ricam her güne on dört kişi olmak üzere, her kat için iki kişilik gruplar ayarlamanız. Bu gruplar herkes yattıktan sonra okulda binevi devriye gezecekler. Bu on dört kişiden ikisi de sizlersiniz. Yani on iki kişi seçeceksiniz. Ayrıca bu devriyeler haftanın her günü yapılacak. Anlaşıldı mı? "- Anlaşıldı Profesör. Benim bugün öğleden sonram boş. Seçmelere başlarım. Draco'da dersi bittiğinde bana katılır. Yani katılırsın değil mi?
- Evet gelirim. Şimdi çıkabilir miyim Profesör? Derse geç kalmamı istemezsiniz.
- Tabiki Draco çıkabilirsin. Sen biraz bekler misin Hermione?
- Tabi Profesör.
Draco çıkar. "Ne oldu Profesör? " "Evet Hermione görevini biliyorsun. Ancak senden bir şey daha isteyeceğim." "Tabiki nedir o?" "Seni ve Dracoyu özellikle seçtim. Biliyorsun binalar arası iletişim gittikçe kötüleşiyor. Özellikle de Slytherinle. Senden isteğim her gruba en az bir Slytherin koyman. Tabi bunu Dracoya belli etmeden yapmalısın. Binaların arası düzelirse bizim için çok faydalı olur. Hem biliyorsun dersleri de ortak almaya başladınız." "Anladım Profesör ama bir şey demek istiyorum izninizle." "Tabiki dinliyorum." "Şimdi Slytherinleri savunmak gibi olmasın ama yani beni yanlış anlamayın. Tek hata onlarda değil bizler yani diğer üç bina onlara çok kör bakıyoruz. İçlerini görmek istemiyoruz. Kalıplandırdığımız bir Slytherin var kafamızda ve bundan başkasını düşünemiyoruz. Daha doğrusu düşünmek istemiyoruz. E tabi biz onlara bu şekilde acımasızca davranırsak onlarda bize karşı kötü olurlar. Lütfen sadece onları suçlamayın. Benim Slytherin'den bir sürü arkadaşım var ve hepsi çok iyi insanlar. Ben hepsinin içinde bir yerlerde iyilik olduğunu biliyorum. Draco'nun bile. Sadece bir Malfoy diye onu bu şekilde kalıplandırmak çok kötü. Ben bir bulanığım biliyorsunuz. Benide sırf bu yüzden aşağılayan ve sizlerden eksik gören birçok kişi var. Bu, kötü bir durum. Bu hissi kimse yaşamamalı. Umarım anlatabilmişimdir." "Çok güzel anlattın Hermione. Şimdi gidebilirsin." Bunu duyan Draco hemen oradan uzaklaştı. Duydukları ona biraz ağır gelmişti açıkçası. Ve bir daha kapı dinlememeye karar verdi.
~
15.00 - Aynı gün
HermioneEvet hâlâ Malfoy'un gelmesini bekliyorum! Her an sinirden patlayabilirim. Ona öğleden sonra gelip gelmeyeceğini sorduğum zaman -eğer işi varsa- gelemem demesi gerekirdi. Beni ekmesi değil! Şuan cidden onu pataklamak istiyorum. Sonunda o platin rengi saçlar! Seni geberteceğim Malfoy bozuntusu.
- SEN NE YAPMAYA ÇALIŞIYORSUN!!! İki saat boyunca beni burada bekletmekte ne demek!? Eğer işin varsa gelmeyeceğim demen yeterliydi. Ama pardon siz yüce Draco Malfoy hazretleri insanları umursamamaya bayılırsınız. Hatta size hesap sormak da ne haddimize DEĞİL Mİ!?
- Bitti mi? -dedi sessizce ve bıkmış bir şekilde ‐
- NE? O kadar laf saydım ve tek dediğin " bitti mi " mi? Benimle dalga mı geçiyorsun? Yoksa birazdan kameralar çıkıp şaka olduğunu falan mı söyleyecekler?
- Kare, kame ne? Bak Granger gerçekten bir de seninle uğraşamayacağım. Sabahtan beri revirdeydim. Başım çatlamak üzere. Lütfen, bak asla bir bulanığa lütfen demem ama LÜTFEN sus ve şu grupları yapıp gidelim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefret~Dramione
FanfictionHerkes kahvaltı için salonda toplanmıştır. Her şey olması gerektiği gibidir. Hayır. Bir çift göz hariç. O gözler bakmaması gereken birine bakıyordur. Ama bilindiği üzere nefretle. Saniyelik bir bakışla gözler birbirine değer fakat hemen ayrılır. Her...