İkizler için yeni döneme hazır mıyız milleeeeettt. Ben çok heyecanlıyııım.
Öncelikle hepinizi çok seviyorum biliyorsunuuuz. Eski bölümleri kaldırsam mı emin olamadım ama en sonunda kaldırmaya karar verdim.
Benimle en baştan İkizler yolculuğuna çıkmaya hazır mısınııız?
Öyleyse başlayalııııım.
...............
Dolunay Karahan
Sabahın ilk saatlerinde heyecandan uyanmıştım. Yeni bir şehir ve yeni bir okul. İzmir bizim için çok yeni bir şehir sayılmazdı ama taşınmak aklımızın ucundan bile geçmemişti. İstanbul'u seviyordum.
"Kızım kaldır şu Alena'yı valla bağırmaktan ses tellerim zarar görecek!" Annemin isyanıyla gülerken aynanın karşısından çekildim. Salondaki aynadan nasıl göründüğüme bininci kez bakmıştım. Beyaz okul eteği ve lakosumuz vardı üstümde. Saçlarımı açık bırakmıştım. Yüzümde de çok aşırıya kaçmayan bir makyaj vardı. Sonuçta okula gidiyorduk.
"Müge Sultan senin bu kızın son dakika insanı. Bir de bana bak, ne kadar örnek bir evlatım. Allah herkese benim gibi evlat versin. Amin."
"Aman Allah korusun." Annemin fısıltıyla söylediği şeyle ona ayıplayarak baktım.
Yukarıdan gelen sesle Alena'nın kalktığına emin olmuştum. Masaya oturup bağırdım. "Alena merdivenlerden inerken dikkat et! Köklerimiz oraları sarmış olabilir!" Annem benimle birlikte kısık sesle gülerken babam biricik kızını koruma iç güdüsüyle bize kınayan bakışlar atıyordu.
"Ay abart hemen! Ben sen miyim kızım, 40 saat saçımı, makyajımı yapayım. Son dakikaya kadar uyuyup, 5 dakika da hazırlanıyorum ben!" Mutfağa son hız koşarak giren Alena, girer girmez gözlerini kapatıp, derin bir nefes aldı. "Allahım mis gibi menemen kokuyor!"
Hemen masaya oturup tabağını doldurmaya başlayan Alena'ya göz devirdim. Okulun eşofmanını ve lakosunu giymişti. Etek giymem ben diye tutturmuştu. Saçlarını da gelişi güzel bir topuz yapmıştı. Ve evet, sıfır makyaj.
☀
Kahvaltımızı bitirip hemen evden çıkmıştık. Selim abi ilk günümüz olduğu ve yolu öğrenebilmemiz için bizi arabayla bırakmıştı.
Arabadan inip okula girdiğimizde çoğu kişinin bakışları bize dönmüştü. İlk kez yeni birilerini görüyormuş gibi süzmeleri sinirlerimi bozarken derin bir nefes aldım.
Binadan içeriye girdiğimizde müdürün odasını arama işi bana kalmıştı. Canım ikizim Alena tuvaleti geldiğini söyleyip, kayıplara karışmıştı.
Müdürün odasından çıktığımızda sınıfımızı öğrenmiştim. Alena'ya hangi sınıfta olduğumuz ve nerede olduğunu yazıp yolladım. Yazarken telefona fazla gömülmüştüm. Birden kafamı birine çarptığımda bir iki adım geriledim.
"Ya dikkat etsene! Kör müsün?! Kafam acıdı." Kafamı kaldırıp bana çarpan çocuğa baktığımda bana sırıtarak bakıyordu.
"Kaslarım biraz sert olduğu için, acıtmıştır." Gözlerimi devirirken yürüyen ego olduğuna emin olmuştum.
"Egoist." Sırıtması genişlerken saçlarını karıştırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ikizler
Novela JuvenilKapak tasarımı @tuannimia "Hani bitkilerin yaşamak için suya ve güneşe ihtiyacı var ya benim de sana ihtiyacım var" ...