20. Bölüm - Hastalıklar ve Kucaklaşmalar

616 24 28
                                    

DİKKAT: Bu kitabı okumaya başlamadan önce @patchinyaraizi kullanıcısından ilk 19 bölümü okuyun yoksa bir şey anlamazsınız. O kullanıcı uzun süredir aktif olmadığı için görevi ben devralmak istedim xnbmzncbn. Ama bence çoğu kişi zaten okumuştur, her neyse bölüme geçelim.

Not: İngilizcem maalesef bir kurguyu kusursuz çevirecek kadar mükemmel değil, hatalar olabilir kusura bakmayın şimdiden. İyi okumalar < 3


-

-

Annabeth dirseğinin içine doğru hapşırdı.

'Çok yaşa' dedi Nico elindeki hayranı olduğu Mythomagic kartlara bakarken. ' Hasta mı oluyorsun yoksa? '

Annabeth burnunu çekti ve kafasını salladı. Sinüsleri Los Angeles trafiği kadar sıkışık olmasına rağmen gülümsedi. ( Sinüs : Burundaki hava kanalları ) ' Bence bu sadece bir alerji '

'O zaman neden çamaşırlarını yıkıyorsun? Yatağında olmalısın'

Nico haklıydı. Ama Annabeth uykuya ihtiyacı olduğunu düşünmüyordu. Ev işleri tembellik etmek ve hiçbir şey yapmamaktan önce geliyordu. Ayrıca baş ağrısı o kadar da kötü değildi. Çok daha kötüsünü de yaşamıştı. Tek ihtiyacı olan şey sıcak bir duş ve bir doz nyquil'di . (Nyquil: Soğuk algınlığı için bir ilaç.) Böylece daha iyi olabilirdi. Nico'ya iyi olacağına dair güvence verdi. Biraz şüpheli gözüküyordu ama baskı yapmadı. Belki de sadece onun yanından ayrılmak istemediği içindi.

Annabeth Nicoyla çamaşırların kurutucudan çıkmasını beklerken makinenin üstünde oturuyordu. Zamanın geçmesi için kendilerini Mythomagic kart oyunlarıyla oyaladılar. Niconun sabrı sayesinde onun kadar olmasa da Annabeth de oyunu öğrenmeye başlamıştı.

'Aslında çamaşırlar çok umrumda değil' dedi Annabeth Nico'nun onu tek bir kartla yenişini izlerken. 'Biraz hoşuma gitti. Özellikle ılık kıyafetleri katlamak. Doğruca kurutucudan çıkmış bir havlu yığınının üstünde uyuyabilirim ve beni bir daha asla göremezsin.'

Nico güldü. Annabeth etrafındayken daha çok gülüyordu. Nico'nun yüzündeki aydınlanma Annabeth'in hoşuna gitti. ' İkimizden biri bunu yapmalı.' dedi. 'Belki de benimkini de yapman için sana para ödemeliyim, beni bu dertten kurtar'

' Bir ellilikten mi bahsediyoruz? Ya da yüzlükten? '

Nico dudaklarını ısırdı ve ağzının kenarına sıkıştırdı. 'Düzenli çamaşır yıkamanın karşılığı olacak kadar... belki bir çeyreklik'

Annabeth derin bir nefes aldı ve yumruğuyla onu dürttü. Nico mahçup bir şekilde gülümseyerek arkasını döndü.

'Bu iyi bir para!' dedi Nico. ' Bir pazarlık yapacağız. Ben senin sevmediğin işleri yapacağım. '

' Bu olmayacak! '

' Banyonu temizleyeceğim, kimse banyo temizlemeyi sevmez.'

' Senin kokmuş çoraplarına dokunmak istemeyeceğim kadar değil! '

' Çoraplarım o kadar da kötü değiller.' Önceki çamaşır devrelerinde çoktan işlerini görmüş olduğu bir sepet kıyafet yanında duruyordu. Kıyafet yığınına elini uzattı ve bir çorap aldı. Çorabı burnuna götürdüğünde, bir yüz ifadesi yaptı. Annabeth güldü. 'Pekala, onlar Jason'ınkiler kadar kötü değil, tamam mı? Antrenmandan sonra onun yanındaki herhangi bir kişinin nefes alabiliyor olmasına şaşırdım doğrusu'

' Bu arada Jason nasıl? Onu şeyden beri görmedim... umhh şeyden beri... birkaç gündür işte. Piper ve Jason biraz tartıştılar. Demek istediğim, siz iki oda arkadaşısınız sonuçta,yani... '

I Got A Boy / Percabeth FanfictionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin