17. Bölüm✨

496 32 20
                                    

Uyandığımda pencereden giren güneşi farkettim. Kafamı kaldırdığımda Tom un kolarını bana sarmış koltukta uzanır pozisyonda yattığımızı farkettim. Yüzünde huzurlu bir ifade vardı ona yaklaşıp dudaklarından hafifçe öpüp geri çekildim.

Rigel: Bence artık kalkmalısınız Lordum sabah oldu

Tom: Bence bir kere daha öperseniz kalkabilirim Leydim

Gülerek dudaklarına yaklaştım ve tekrardan öptüm anında karşılık verirken geri çekilmediği için birkaç dakika sürdü o sırada kapının aniden açılmasıyla oraya döndük. Gelen dünki kızdı bizi gördüğünde gözlerinden bir anlık bir üzüntü geçti ama hemen toparladı.

Tom: Ne hakla buraya böyle dalarsın

Jessica: Ama Lordum

Tom: Ama ne

Jessica: Ben sizin en gözde ölüm yiyeninizim kim olduğu belirsiz birini sorgulamam lazım bence

Tom: Sana fikrini soran olmadı

Jessica: Ama o kız

Tom: Senin kim olduğu belirsiz dediğin o kız benim Leydim bir daha bana veya ona saygısızlık yaparsan kim olduğun umrumda olmaz şimdi çık çabuk buradan

Kız sinirli gözlerle bana bakıp arkasını dönüp gitti. Tom o sırada bana baktığı için bunu görmemişti. Koltukta doğrulup ayağa kalktı ve elini bana uzattı.

Tom: Sana vermem gereken bişey var

Elini tutup kalktım ve onun yönlendirmesiyle çalışma masasının otaya gittik. Masanın çekmesini açıp içinde annemin kolyesini çıkardı. Arkama geçtiğinde saçlarımı kaldırdım ve takmasını bekledim. Taktığında kolyeyi düzelttim ve saçlarımı da düzeltip ona döndüm ve sıkıca sarıldım.

Rigel: Artık kahvaltıya mı insek Lordum

Tom: Siz nasıl isterseniz Leydim

El ele odadan çıktık. Aşağıya yemek salonuna indiğimizde Malfoyların yanında Black ve Lestrange ailesi ve dün bana bağıran kız vardı. Bizim girmemizle hepsi ayağa kalktı. Mia, Walburga ve Abigail hemen yanıma geldi ve sırayla sarıldılar.

Mia: Seni çok özledik Rigel

Walburga: Dönmene çok sevindik

Tam Abigail de bir şey söyleyecekken o kız konuştu.

Jessica: Nesini özlediniz acaba 2 günlük kız ayrıca 16 yaşında ismini bile hiç duymadığım biri acaba bi bulanık mısın ki

Sona doğru sesi alaylı çıkmıştı. Herkesin sinirlendiği ve gerildiği belliydi. Tom tam konuşucakken ondan önce konuşmaya başladım.

Rigel: Eğer bir kere daha bana bulaşırsan senin o dilini keserim duydun mu beni

Rigel: Ayrıca senden daha saf kan olduğuma eminim

Jessica: Emin misin çoğu safkan aile çocuklarını tanırım ve senin ismini bile duymadım

Rigel: Ahh doğru senin kıskanman yüzünden tanışamadık bile evet ismim neydi dedin

Jessica: Jessica Bletchley

Rigel: Rigel Walburga Black Grindelwald

Kızın soy ismimi duymasıyla gözleri açılırken

Jessica: Ama böyle birini hiç duymadım

Rigel: Artık geri döndüm ve ayrıca 16 yaşında değilim 40 lı yaşlarımdayım göstermediğimi söylerler. Ayrıca bundan sonra Tom un yanında seni görmicem anladın mı beni

Jessica: Ben Lordun gözde ölüm yiyenlerindenim buna sen karışamazsın.

Rigel: Kendimi bu konuda sana kanıtlamak zorunda değilim. Ben senin kraliçenim.

 Ben senin kraliçenim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jessica: Ama Lordum

Tom: Kraliçeni duydun

Kız büyük bir sinirle dışarı çıktığında onu takmadan kızlara döndüm. Bi an da hepimiz gülmeye başlayınca erkek bize garipçe bakmaya başladı. Abraxas, Orion ve Adrianın yanlarına gittiğimde onlara da sıkıca sarıldım.

Rigel: Eee beni özlediniz mi

Abraxas: Hepimiz seni çok özledik

Rigel: Merak etmeyin bi daha hiç bir yere gitmiyorum

Orion: Neyse hadi kahvaltıya geçelim

Kahvaltımızı yaptıktan sonra salona geçip oturduk. Birkaç saat sohbet ettikten sonra ayaklandım.

Rigel: Walburga benimle gelir misin

Kafasını sallayıp ayağa kalktığında diğer bir odaya geçtik.

Walburga: Evet Rigel ne söylicektin

Rigel: Sirius a neden böyle yaptığını sen söyliceksin

Walburga: Ne yapıyormuşum

Rigel: Aileden dışlamak kan haini ilan etmek ve gezilere izin vermemek dışında mı

Walburga: Buna karışamazsın ben onun annesiyim

Rigel: Ve bende vaftiz annesiyim bundan sonra ona böyle davranmıcaksın duydun mu beni

Walburga: O gryffindora giden bir kanıbozuk

Rigel: Böyle yaparak onu safkanlıktan uzaklaştırıyosun kendinden bir daha ona kötü davranırsan onu görmene bile izin vermem şimdi gidebilirsin.

O çıktıktan bir kaç dakika sonra kapı açıldı. Tom geldi ve çenemden tutup başımı kaldırdı.

Tom: Ne oldu Rigel

Rigel: Önemli bir şey değil, Gerçekten

Rigel: Ama benim şimdi Hogwartsa dönmem lazım

Tom: Biraz daha kalsan

Rigel: Yeterince kaldım şimdi gitmek gerekiyor yazın tekrar gelicem

Sıkıca birbirimize sarıldık ayrıldığımızda onun gözlerine bakarken Black malikanesine cisimlendim. Black malikanesinden eşyalarımı aldıktan sonra gözlerimi kapatıp Hogsmeade e cisimlendim ve ordan hogswarta yürüdüm. Hogwartsa girince okulun ev cinlerinden birini çağırıp eşyalarımı odama gönderttim ve büyük salona yöneldim. İçeriye girdiğimde bakışlar bana döndü. Hiç birine bakmayıp masama ilerlerken gelen sesle oraya döndüm.

Sirius: Rigel

Masasında 4 lü arkadaş grubuyla oturmuş yemek yiyolardı. Onun yanına ilerledim.

Rigel: Efendim Sirius

Sirius: Seni arkadaşlarımla tanıştırmak istiyorum bugün bizimle yer misin

Rigel: Olmaz hayatım ben bir Slytherin im ve Gryffindorlarla pek anlaştığım söylenemez.

Sirius un yüzü düşmüştü

Sirius: Pek-

Rigel: Daha sözümü bitirmedim buraya oturamam ama istersen yemekten sonra bahçede yada kara gölün orada tanıştırabilirsin

Yüzü tekrar güldüğünde eğilip yanağından öptüm ve saçlarını hafifçe sevip tekrar doğrulup kendi masama geçip oturdum.

Bölüm kısa bir bölüm oldu ama devamı gelicek...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 30, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Geçmişin İzinde (Harry Potter)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin