Haber

1.9K 189 25
                                    

Nagihanlar hastaneye geldiklerinde yanlarına gittim ve "Niye bu kadar geç kaldınız?" diye sordum.

"Çarpıp kaçan arabayı gören biri olursa bana haber vermeleri için birkaç kişiye haber saldım." diyen Nagihan'a "Ne? Nasıl?" diye sordum.

"Sokakta birkaç gün kalmıştım. Tanıdıklar var." diyen Nagihan ile Onur "Bundan niye bizim haberimiz yok?" diye sordu.

"Çünkü sormadınız." diyen Nagihan'a İdil "Hiç sokakta kaldın mı diye kim sorar?" diye sordu.

Nagihan "Bobi sorardı." deyince "O kim?" diye sordum.

"Sokaktaki kankam. Kendisi biraz şişman ve yemeklerimi kaçırırdı." dedi.

"Şule'nin durumu nasıl?" diye sordu Kağan. Oldukça endişeli olduğu belliydi.

Sıkıntıyla "Doktorlar şu an ilgileniyor. Daha bilgi verilmedi." dedim.

İdil yanımıza geldiğinde gözleri ağlamaktan kıprkırmızı olmuştu.

Nagihan'ın telefonu çalınca arayana baktı ve "Haber beklediğim adam." dedi.

Nagihan telefonla konuşurken İdil "Oğulcan çok karamsar." diye mırıldandı.

İdil'in omzuna kolumu attım ve kafamı kafasına dayadım.

"Şule iyi olacak, merak etme." dedim.

Nagihan telefonunu kapattığında "Kaza anını gören birisi arabanın sahibi biliyor olabilirmiş. Şöyle bir görüneceğim." dedi.

"Bu işi polislere bıraksak daha güzel olmaz mı?" diye sordu Onur.

"Sokak çocuğuymuş. Öyle polisler ile konuşmaz. Ben bir görüneyim, o polise gider." dedi Nagihan.

"Kim kim gidiyoruz?" diye sordum.

"Oğulcan'ın yanında durman gerekir mi?" diye sordu Nagihan.

"Şu an pek benimle konuşmak ona iyi gelmeyecek. Abim iş görüyor." dedim.

Nagihan Oğulcan'a baktıktan sonra "İyi o zaman sen, Onur, ben gidelim." dedi.

İdil çekinerek "Ben de gelebilir miyim?" diye sordu.

"Sokaklar pek senlik yer değil." dedi Onur.

"Lütfen, belki bir işe yararım." diyen İdil ile Nagihan'a onay versin diye baktım.

"İyi o zaman gel ama korkmak falan yok." dedi Nagihan.

İdil, "Söz veriyorum." dediğinde Onur "Gidelim o zaman." dedi.

Marjinal ApartmanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin