abartmayalım lütfen

68 3 16
                                    


Boşluğuma gelen ilk anda efe elimden mikrafonu almış beni sahneden indirmişti hatta  o yetmemiş gibi bide kenara çekmiş sen napıyosun diye hesap sormuştu bende üste çıkıp buda benim mesleğim sayılır demiştim beklenmedik bir tepki verip adı üstünde sayılır diyip gürlemişti şimdi ise hala sahnede dj lik yapıyordu sırf ona bakmıyayım diye arkamı dönmüş ezelin pürüzsüz cildini izliyordum hayır bir insan makyaj yapmadan bile bu kadar güzel olabilirmiydi ki dakikalar birbirini kovalarken şarkı aniden değişmiş çok yanlış hatta baya baya baya yanlış bir şarkı açılmıştı 

GECELERİN DERDİ 

arkamdan gelen yoğun merşin kokuyla gözlerimi usulca kapatım belikki aylardır hayalini kurduğum anı şuan yaşicaktım  sol eliyle sağ elimi avuçlarının arasına aldığında bakışlarım özgürce birbirine kavuşan ellerimizde uzunca kaldı 

Eli...

Elim ...

Ellerimiz ...

Bizim ellerimiz ...

Kulağımın çok yakınından gelen naif sesiyle yavaşça göz hizama  o girmişti    ''Bana, bu dansı lütfedermisiniz hanımefendi ?'' derince bir nefes alıp başımı onaylar şekilde saladım şuan ne konuşacak gücüm vardı nede olayların gidişatını takip etmeye elleri belimde buluştuğunda parmak uçlarıma yükselmiştim  bu hareketime gülünce yüzümü buruşturup konuştum 

''Ben kolarımı boynuna dolamak istiyorum sen gülüyosun hem sen bu kadar uzun olmak zorundamısın ?'' Sorduğum soruyu komik bulmuş olacak ki gülüyordu hatta bildiğin kahkaha atıyordu kolarımı gevşetip geri çekildiğimde belimdeki elleri harekete geçmiş beni kendisine hapsetmişti kulağıma üflediği nefesiyle kendi üstümdeki hakimiyeti gücü kaybetmiştim ellerimle kolarından güç almak istercesine tutunduğumda konuşmaya başlamıştı .

''Şşşşt sevgilim mızıkçılık yapmıyoruz hem madem sen kolarını boynuma dolamak istiyorsun ve ben çok uzunum aksi halde sen kısa değilsin biliyorum ozaman 3 dediğimde ayaklarıma basıcaksın tamam mı ?''

Başımı olumsuz anlamda iki yanıma salayıp ''Hayır tabiki delimisin sen, canın yanar ''  minik bir kahkaha atıp ''Bebeğim canım yanmaz kısa olabilirsin ama kesinlikle kilolu değilsin hatta zayıfsın 50 kilosun biliyorum ''  söylediklerine şaşırmayı bir kenara bırakıp öfkeyle konuşmaya başladım 

''Kısa ha ben kısayım öylem mi görürsün sen '' dediğimde ayağına basmak için hamle yapacaktım ki o beden önce davranıp ayaklarımı yerden kesmişti yaptığı hamleyle yükselmiş nefeslerimizin birbirine karışacak kadar yakınlaşmıştık o çok sevdiğim gözlerine baktığımda gülümseyip küçük çocuk edasıyla burunlarımızı birbirine sürtmüştü yüksek desibede bir kahkaha atığımda efede küçük hareketlerle dansımıza yön veriyordu  neşeyle alt dudağımı ısırdığımda gözleri duduaklarma değmiş ve muzur ifadesini takınıp konuşmaya başlamıştı

''Seni öpmemem için bana bir neden söyle my night'' dediğinde kıkırdayıp dudaklarını özlemle öpmeye başladım öyle çok hasretim ki ona öyle çok özlemiştim ki teninin sıcaklığını bir elimle ensesini okşarken beklenmedik anda kolumdan çekilmiş adeta bir nesne gibi kenara fırlatılmıştım ne olup bitiğini anlamaya çalışırken efenin yusufa atığı yumrukla çığlık atmıştım 

aniden ayağa fırladığımda buğra benitutmuş sercan ve mero efeyi tutmuştu yusufu tutan birkaç kişi tanımadığımı fark etmiştim   tüm barda efe ve yusufun küfürleriyle dolup taşıyordu ani grlrn bir cesaretle buğranın elinden kurtulmuş efeye doğru koşmuştum yüzüne baktığımda sağ kaşı kanıyordu ama yetmemiş olacakki hala yusufun üzerine atılıyor onu  tutan ellerden kurtulmaya çalışıyordu sakin olmaya çalıştığım bir hareketle koluna dokunup 

djartzın kovliçesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin