djartzın kovliçesi

kaybettim

Selam bu bölüm bıraz acıklı bu yüzden yukardaki şarkıyla dinleyin derim AÇIN  dediğim yerde şarkıyı açın lütfen...

Yüzümü çevirdiğimde efeyi görmeyi beklemiyordum sinirden yüz kasları gerilmişti ben düşüncelerimdeyken efe adamı öldürecek gibi dövüyordu biran duraksayıp kendimi toparladım hemen efeye'ye yönelip kolundan  tutum "efe öldürecenmi tamam bırak hadi lütfen."
Efe dediğimi duymazdan gelerek adamı pardon pardon o PİÇİ dövmeye devam ederken kelimemi yeniledim "lütfenn" efe duymuş olacakki ayağa kalkıp elindeki kana baktı ve yüzünü buruşturdu "İğrenç kanın beni kandan soğutu piç "  efenin kurduğu cümleye ne kadar gülmek istesemde başaramadım bana bakıp "iyisin demi güzellim ." dediğinde

Kurduğu cümleyle yutkunamasamda gülümseyip "evet" dedim. Dahasını söyleyemiyordum bana içten bir gülümseme yolayıp "Sen hep iyi ol"dediğinde arkada eş zamanlı  bir öksürük sesi gelmişti  ikimizde aynı anda yüzlerimizi o tarafa çevirdik gizemin iğrenç yüzünü görmemle tekrar önüme döndüm ama kurduğu cümleyle odak noktam olmayı başarmıştı "Ben sizi bölmeyeyim siz devam edin romantizminize " gizem cümlesini tamamlayıp arabaya doğru koşmaya başladığında arkasından "oha lan " diye bağırdım efe ise gizemin peşinden koşuyordu "Gizem sevgilim dursana gizem" gizem arabaya bindiğinde efe de yan koltuğunda yerini almıştı az önce olanlar gözlerimi doldurmuştu oka boka ağlayan biri değildim ama konu efe olunca kendim olamıyordum kendi kendime dolan gözlerimle mirıldandım ,

Neden? Neden? Neden? Ya neden? Herşey güzel olunca neden hep bi bok çıkıyo niye?   Sesimin hıçkırıklarımla karışmasıyla iğrenç olmuştum  arkamı döndüğümde bana durgun bir ifadeyle bakan buğrayı gördüğümde beni bu halde gördüğü için kendime nalet okudum buğranın koları belimde yerini alınca kollarımı boynuna dolayıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım buğra "Hayır bebeğim benim küçük kızkardeşim ağlamak yok biz bu yolda bu tarz şeylerin başımıza geleceğini bile bile çıktık degilmi" başımı onaylar şekilde saladığımda ellerini belimden çekti ve ekledi "Zorluklar bizi güçlü edicek sana söz bak efe sana değer veriyo eğer -  "hayır" dedim. Histerik bir şekilde "Bana değer verse gizemin sözlerinden sonra peşinden sevgilim diyip koşmazdı buğra  "  "off gece sana lad anlatılmaz.

" Buğranın dediğine gülümseyip haklısın dedim  arkamdan saçlarımla oynandığında atak yapmam gerektiğini anlayarak arkaya dönük çember açtığımda sercan 170 boyuyla yerde yatıyordu buğrada üstüme atladığında aynısını yapıp sercanın üstüne yatırdıgımda ezelin kahkahası kulaklarıma dolduğunda ona dönüp sırıtım "tatlımmm" dedim hayin planım   için adım atmışken ezeli ensesinden tutup yere doğru yuvarladığımda ayağa kalmak üzere olan buğra ve sercan tekrar yeri boylamıştı arkama bakmadan arabaya doğru koşup içine bindim arabayı çalıştırıp cama çıktım "eee buzda görüşürüz ozm bebler " kahkahamı atıp gazı köklediğimde  sessizlikten sıkılmış olarak radyoyu açtım şansa mustafa ceceli gün ağırmadan çıkmıştı gülümsedim ve eşlik ettim   geceler hep dert olunca kokun hala kör eder beni  gülümsedim sanırım vazgeçmeyecektim onu sevmek bile hoşuma gidiyordu barın üstünde kocaman BUZ yazısını görünce iç çektim

 ilk burda sevmiştim onu otoparka yönelip arabayı park ettiğimde arkamdan fren sesi gelince histerik olarak arkamı döndüm ama gördüğüm manzara beni bile korkutmuştu içeri hızla koştuğumda merdivenlere baktım şimdi asansör bekleyemezdim yoksa bunlar beni bellerlerdi ama ağımdaki  topukluylada merdivenlerden koşmakta ne bilim üfff "Tabanlara kuvvet bebeğim"koşarak yukarı çıktığımda yaklaşık 15 dk boyunca koştuğumdan nefes nefese kalmıştım bizim mallarda benim peşimden gelmişti ama yetişememişlerdi ne sandın yaarram benim koşuda ADANA 1.liğim var arkamdan geliyorlarmi diye kontrol ettiğimde biran tişörtümün bittim yerinde açık kalan belime bir ten değdiğinde birine çarptığımi anlamıştım yüzümü döndüğüm an efenin bana sırıtarak baktığını