DAD | TAESOO

14

REVENGE yani MAFİA kitabıma bir kaç özel bölüm atacağım haberiniz olsun. Bölümler olaylı olucak.

İki saat bir sürü soru yanıtlamıştık. Tek sıkıntı hepsi yalandı. Yani belki Taehyungu sevdiğim yalan değildi ama genede ona gerçekten çok sinirliydim. Taehyungla bir yere gidiyorduk. "Nereye gidiyoruz." dedim. Elimi tutuyordu. Merdivenlerden indik. Tavan çok alçaktı. Her yer karanlıktı. Birden dudağımda bir dudak hissetim. Dudaklarım benden izinsiz hareket ediyordu.

RAHATSIZ OLABİLECEKLER LÜTFEN OKUMASIN

Ona karşılık vermeye başlamıştım. Dudaklarım değil kalbim karşılık veriyordu. İki elinide yanaklarıma koydu. Ellerimi geniş omuzlarına yerleştirdim. Çok sert öpüyordu. Ellerime hakim olamıyordum. Ellerim omuzlarından ceketinin düğmelerine gitti. Düğmeleri açınca ceketini hızlıca çıkarttı ve arkadaki karton kutulara attı. Elleri yanaklarımdan ineli çok olmuştu. Elini kalçamda hissedince tüylerim diken diken oldu. Elini vücuduma yapışmış siyah etiğin altına soktu ve siyah kilotumu indirip çıplak kalçamı sıktı.

Kollarımı boynuna doladım ve kafamı omzuna gömdüm. Kalçamı tekrar sıkınca inledim. Kısık bir inlemeydi. Parmakları kilotumun kenarlarını buldu. Gözlerimi aşağı dikmiştim. Kilotumu hafifçe aşağı indirmeye başladı. Gözlerimi gözlerine çıkartım. Kilotumu bacaklarımda hissediyordum. Kilotum kendisi aşağı düştü. Hızlıca dudağımı dudağına bastırdım. Eteğimi havaya kaldırıp kalçamı sıktı. Karşılık vermeye başlamıştı. Elini kalçamdan önüme getirdi. İki parmağı içime girdi. Dudağımı geri çekecekken elini saçıma götürdü ve kendine bastırdı. Her seferinde ağızına küçük inlemeler bırakıyordum.

Elini kadınlığımdan çekti ve kendi pantolonuna götürdü. Geri çekildim ve bende elimi pantolonuna koydum. Kemerini açtım. Birden beni kucağına aldı. Bacaklarımı beline doladım. Pantolonunu önü açıktı. Kafamı eğip dudağımı dudağına bastırdım. Ağınlarımız birbirine değiyordu. Kendimi ona bastırdım. Ağızından çok kısık bir inilti çıktı. Sırtım sertçe duvarla birleşti. Üstümdeki ceketti çıkarttı. Siyah sütyenimle kalmıştım. Kulağıma yaklaştı ve "Sesiz olursan çok güzel olur." dedi. Hafifçe sırıtım.

Birden içime girdi. Yüksek bir sesle inledim. Aynı hızda git gel yapıyordu. Bana baktı ve dudaklarımızı birleştirdi. Nefesini dudağımın üstüne verdi. Sesiz olmam için dudağını tekrar dudağıma bastırdı. İnlemelerimin arasında kekeleyerek "daha hızlı" dedim. Hızlandı ve dudaklarını sütyenime indirdi.

Resmen bodrum gibi bir yerde gizlice sevişiyorduk. Hafifçe güldüm. Bana baktı. "Ne oldu?" dedi. "Ah!" dedim ve gözlerimi sıkıca kapatıp yutkundum. "Nerde olduğumuzun farkında mısın?" dedim. Sırıttığını hissetmiştim. Dudakları göğüsümün üstündeydi. İçimden çıktı. Ona baktım şaşkınca. Şimdi mi?! Beni kucağından indirdi. "Giyinirsen sevinirim." dedi. Bu durumda bırakamazdım.

SAHNE BİTTİ

Ceketimi aldım ve giydim. Bana yaklaştı. Beni duvarla arasına almıştı. "Seni daha rahat bir yere götüreceğim." dedi ve dudağım küçük bir öpücük kondurdu. Yerden siyah kilotumu alıp bana uzattı. Sadece "Sağol." diyebilmiştim. Şu an çok utanıyordum. Kilotu alıp arkamı döndüm ve kilotumu giydim. Telefonum çalmaya başladı.

"Efendim?"

"Nerdesiniz?"

"Şeydeyiz..."

"Neyse Taeji sizi istiyor."

"Tamam Rose."

"Taeji! Tut şunu! Siktir-"

Anlamazca suratıma kapanan telefona baktım. "Yukarı çıkıp ne oluyor bakmamız lazım." dedim.

Yukarı çıktığımda her yer birbirine girmişti. "Ne olmuş burda?" dedi Taehyung. Bir masanın üstünde şarap içen Taejiyi gördüm. Gözlerim kocaman olmuştu. Beni görünce elindeki bardağı yere attı ve etrafına baktı. Gene onun eseriydi. "Kim Taeji bittin sen..." diye fısıldadım. Masadan aşağı atladı. "KİM TAEJİ!" diye bağırdım. "Ciddi misin?" dedi Taehyung. "Oğlum efsane." dedi. Sinirlice ona baktım. Peşimden geliyordu. "Ben bir şey demedim." dedi. "Git oğlunu durdur." dedim.

Bizimkiler yerdeydi. Üstlerine içki dökülmüştü. "Bu hanginize çekti bilmiyorum." dedi Yoongi. Taehyung Taejinin peşinden gitmişti. Lisa zorlukla yerde doğruldu ve "Size tasma almamı ister misiniz?" dedi. Kalkmalarına yardım ettim. "Şimdi neden yanından ayırma dediğini anlıyorum." dedi Rose.

Taehyung kucağında Taeji ile buraya geliyordu. Korktuğu her halinden belliydi. "Sen az önce şarap mı içiyordun?!" dedim. "Buna mı takıldın?" dedi Hoseok ve etrafına baktı. "Öğk tadı zaten çok kötüydü bir daha içmem." dedi Taeji. "Şimdi ne olduda etrafı dağıttın gene?!" dedim. "Daha öncede mi oldu?" dedi Jin. "O çok kötü bir gündü." dedi Jennie. Taejiye eve gidince bakışı attım. Taehyunga sıkıca sarıldı. Taehyung Taejinin kulağına bir şeyler fısıldıyordu. "Gaz verme çocuğuma!" dedim. "Bana ne kızıyorsun!" dedi. Herkes fotoğraf çekiyordu. "Siz nerdeydiniz?" dedi Namjoon. "Bu sizi hiç ilgilendirmez." dedim. "Sevişiyordunuz değil mi?" dedi Jungkook. "O ne demek?" dedi Taeji. "Öpüşmek." dedi Lisa. "Ama daha şey..." dedi Lisa. "Ney?" dedi Taeji. "Derin." dedi Jennie.

Taehyung pislikçe sırıtıyordu. "Öyle bir şey olmadı." dedim. Gittikçe dahada rezil oluyordum. "Neyse, eve!" dedim ve Taejiyi kucağıma aldım. Fısıldayarak onu azarlamaya başlamıştım. Kısık sesle konuştuğumuzdan kimse az önceki dialogu kimse duymamıştı. "Sen nasıl yaparsın Taeji!" dedim. "Yeter ama artık! Sen daha 4 yaşındasın birde şarap içiyorsun!" dedim. Küçük elini yanağıma koydu ve "Annecim şana şinirlenmek çoook ama çook yakışıyor ama..." dedi ve sarıldı bana "Özür dilerim. Bir daha olmayacak." dedi. "Sana dizileri yasaklıyorum." dedim. "ANNE!" diye bağırdı. Kafasına hafifçe vurdum "Sus." dedim. Sustu.

"Jisoo." dedi Jennie. Durdum ve Jennieye döndüm. "Bence Taeji bizle gelsin." dedi. Taeji kucağımdan inmeye çalışıyordu. Eliye suratımı ittirmeye çalışıyordu. "Elini çek!" dedim. "Ben Jennieyle gitmek istiyorum." dedi. "Ben istemiyorum." dedim. Jennieye sinirliydim ama bu olay olmasaydı ona bırakırdım. Ama Taejiyi baya azarlamam gerekiyordu. Evet hak etmişti.

BÖLÜMÜN SONUNA GELDİN.
BÖLÜMÜ OYLAMAYI UNUTMAYIN LÜTFEN.
UMARIM BÖLÜMÜ SEVMİŞSİNİZDİR.

DİĞER KİTAPLARIMADA GÖZ ATABİLİRSİNİZ.