-Zehn-

446 27 35
                                    

Aradan aylar geçmiş Jungkook, Jimin, YoonGi ve Nam Joon daha büyük bir ev tutmuş ve yüksek kazançları olan işlere girmişlerdi.

Jungkook ve Jimin, Nam Joon'un ortak olduğu bir barda sahne alıyor, YoonGi ise bir şirkette prodüktörlük ve söz yazarlığı yapıyordu. Nam Joon her gün farklı yerlerde idi. Bazen Jungkook ve Jimin'in sahne aldığı barda bazen şirkette bazen illegal yollarla yapılan motor yarışlarına katılıyordu.

Jimin ve Jungkook ilk iki aylarını oldukça zorlu geçirmişlerdi... Bazen odalarından ağlama sesleri yükseliyordu bazense günlerce odalarından çıkmayıp yemek yemiyorlardı.

Jungkook Min-Hee'yi defalarca aramıştı ancak her defasında kalbine saplanan acılar ikiye katlanıyordu... Bu gecede o gecelerden biriydi.

Jungkook sahile gelmiş denizin huzur verici sesini dinliyor ve suyun üzerinde olan ayın yansımasını izliyordu. Derin bir nefes alıp güzel kokuyu içine çekmiş ve elini cebine atıp hiç tereddüt etmeden Min-Hee'nin adının üzerine basmıştı.

Birkaç çalıştan sonra açılan telefona bir kez daha lanet etmişti Jungkook.

"Yeter artık Jungkook! Beni aramayı kes! Seninle konuşmak istemiyorum, yüzünü görmek istemiyorum, sesini duymak istemiyorum, varlığını bilmek istemiyorum!"

"Min-Hee..."

"Adımı ağzına alma Jungkook! Artık istemiyorum sizi! Duydun mu!? Hecelememi ister misin!? Nefret ediyorum iğreniyorum sizden! Bir daha arama beni!"

Jungkook telefonu kulağından indirip akan gözyaşlarını elinin tersiyle silip ayağa kalktı ve eve doğru yola koyuldu.

Eve girdiğinde Jimin ve YoonGii televizyonun önüne oturmuş oyun oynuyorlardı. Nam Joon ise hala ortalıklarda yoktu.

Kendisini koltuğa atıp kafasındaki şapkayı biraz daha yüzüne indirmiş ve gözlerini kapatmıştı ancak birkaç dakika sonra şapkası çıkmış ve yan tarafına Jimin ondan sonra YoonGi oturmuştu.

"Neyin var Kookie?"

Jimin dudaklarını büzerek sorduğu sorudan sonra Jungkook'un saçlarına düşmüş kulaklarına elini atmış ve onlarla oynamaya başlamıştı. YoonGi elini Jungkook'un pantolonuna atıp hızla kuyruğunu çıkarttığında Jungkook'un ağızından acı dolu bir inilti çıkmıştı.

"Hyung üzerine oturuyordum neden birden çektin kuyruğumu"

Hepsi gülmeye başladığında birden kendilerini yerde birbirlerini gıdıklarken buldular.

Nam Joon evden gelen kahkahaları duyduğunda sakince kapıyı açmış ve salona yaklaşıp omzunu kapıya yaslayarak yerde kahkaha atan kedileri izlemeye başlamıştı.

"Bakıyorum bensiz çok eğleniyorsunuz?"

"Hyung!"

Jimin koşarak Nam Joon'a sarılmış ve onu birden yere atıp gıdıklamak için üzerine çıkmıştı. YoonGi ve Jungkook'da ona katıldığında dakikalarca oradan oraya birbirlerini savurmuşlardı. Evlerinden yükselen kahkahalar son bulduğunda hepsi yan yana koltuğa dizilmiş ve derin nefesler almaya başlamışlardı.

"Hadi hazırlanın bara gidelim. Belki yine birkaç şarkı söylersiniz. Özledim sesinizi."

"YoonGi hyung bize katılır mısın şarkı söylerken?"

"Tamam... Bu sefer ben de sahneye çıkacağım."

-İnstagram-

-İnstagram-

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Cat Boy/ JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin