30.Bölüm

5.4K 242 21
                                    

Zeliha yatağa girdi heyecandan kalbi duracaktı neredeyse.
Zeynel ağa " hayırdır " diye sordu hasta sandı.
Aldığı " ben artık burda kocamın yanında yatmak isterim " cevabı ile şaşırdı beklemiyordu böyle birşey.
  Anam yine sıkıştırmış kızı diye düşündü. Günlerdir doğru düzgün iki kelime konuşmayan kız bugün yatağına girmişti hemde araya koruyucu meleği kızını almadan olur iş değildi...
  Sırtını döndü karısına, uykuya geçti.
Zeliha'ya saygı duyuyordu seviyorduda aslında, yanında yamacında olsun üzülmesin istiyordu...
İstemediği şeyleri artık anası için benim için çocuklar için yap böyle iş mi olur diye kızdı, gencecik bir kıza ve dahi karısı ile zor gücü ile mi birşeyleri yaşayacaktı öyle nefsine düşkün bir adam değildi o kaç kez anlattı anasına hâlâ mı anlamaz diye sinir oldu...

Bu kez Zeliha kendi istemişti oysaki, hiçte kolay olmayan bu kararı vermişti.
Hayatı geçen günler gibi geçip gitsin istemedi bundan böyle, kocasıydı zaten helaliydi sevgi desen  Zeliha da herkese yetecek kadar vardı, tamam kaynanası söylemişti eltisi akıl vermişti ama onlar geldi geleli diyordu istemezse yine yapmazdı.
 
Kocasından bu hareketi beklemiyordu ama incindi kalbi, sırtını döndü yattı adam, bu kadar mı ruhsuz olunur diye söylene söylene uykuya bıraktı kendini Zeliş..
  Gece boyu hiç rahat yatamadı bir sağa döndü bir sola alışık değildi bu yatağa birde stres vardı tabiki hem utanıyor hemde acaba yanlış mı yaptım hafiflik mi ettim diye düşünüyordu..

Sabah ezan okunmadan uyandı.Gece boyu hiç uyumamış gibi yorgundu.

  Yinede kalktı oda epey soğuktu.
Üstüne hırkasını giydi saçını toplayıp  bağladı, örtüsünü de attı başına çıktı  odadan.
Mutfağa uğradı Hazal eneye baktı mışıl mışıl uyuyordu yaşlı kadın.
  Banyoya gitti abdest aldı geri geldi.
Biraz bekledi okunsun ezan.
Yere oturdu çocukları öptü, açılan kollarını örttü.
Roza' nın yanlarına iki minder daha koydu dönüp gitmesin diye.
Yok hâlâ vakit girmedi.
Ürperdi üşüdü.
Kıvrılmak istedi hemen Mirza'nın yanına ama kalk Zeliha yerini belli ettin hemen vazgeçme diye ayaklandı..
   Yavaşça girdi yatağa iyice sokuldu adama doğru.
Zeynel ağa uyanıktı ama hiç tepki vermedi o da farklı düşünüyordu.
 
Emine dördüncü gün geldi utangaç mutlu bir hali vardı.
El öptüler Hasan ağa ve Nurin hanım birer altın verdi geline hayırladı yeni çiftleri.

Sabah çayını hazırladı kızlar neşe ile Emine'yi soru yağmuruna tuttu Meryem.Zeliş dahil olmadı bu yeni evli muhabbetine dinlemek ile yetindi sadece,Diyar daha bir kulak kesildi  ne denilse, üç beş ay sonra o da uçup gidecekti baba ocağından..
 
Zeliha üç gündür yeni kararını uyguluyordu, beklediği kadar zor olmadı aslında, sağolsun kocası hiç yüzünü dönmüyordu var ile yok gibiydi hatta yerde yatarkenki halinden iyiydi bile..

Abidin günler süren mısır hasadını bitirdi .
İşçilere hakkını fazla fazla verdi.
Çıkan malının zekatınıda dağıttı.
Yine yüzünü güldürdü bavosunun takdirini aldı.
Köyden kovulan Osman'a bile hak ayırdı ekim zamanı gelmişti çalışmaya bir iki kez diye.
  Sözü vardı Meryem'e hasadı iyi olurda satabilirse altın alacaktı zaten yeterince vardı ya neyse fazla olsun çocuk çok elimizi tutar Abdom demişti karısı.
  Birlikte  Urfa'ya gideceklerdi ama Meryem geçen günler ile birlikte artık genelde yatıyordu gidemedi doğumu yaklaşmıştı gün falan tahminiydi tabiki o zamanlar..

  Abidin ikiz bebekleri olacağı için iki ağır bilezik aldı karısına.
  Diyar'a da düğününde takarım diye kalın bir gerdanlık aldı.
Yengesi yani Zeliha içinde birşey almak istedi abisine danışmıştı gitmeden ama Zeynel ağadan gelecek cevap belliydi ne anlarım ben ne alırsan al buke daha iyi bilir ne isterse demişti.
  Meryem'e sordurmuş o da sizin taktığınız gibi hızma isterdim abla  beğendiydim çok acıdmı delerken demişti..
 Buna istinaden de Zeliha ya  hızma aldı.İyi insanlardı Kirman'ların kadınları da erkekleride insan karşısına nadir çıkacak iyi insanlardan..
 
  Zeliş çok sevindi  hediyeyi görünce binbir teşekkür etti akşam sofrasında, abi diyordu artık Abidin ağaya gerçekten kendi abisi gibi abilik etmişti bu adam ilk günden beri kendine.
Zeynel karısındaki bu mutlulukla mutlu oldu gülümsedi ona bakarken.
Zeliha kendine baktığını  görünce ters ters baktı geri adama sanki kendi almışta gülüyor birde dedi içinden sinir oluyordu zaten insan tek bir kelime etmezmi günlerdir yanında duran karısına hal hatır barimi sormaz varsa yoksa birşey  gerek olunca kıymetli şalvarı ceketi temiz değilse ya da  çocuklar durmazsa ancak Zelihaaa diye bağırır dedi.
  On defa vazgeçtikten sonra nihayet deldi burnunu enesi iyice yağladı hızmayıda yara etmesin diye.Zeliş iki gün söylendi istemez olaydım öldüm başıma vurdu sızısı diye...
  Kocası farketti  ama bir hayırlı olsun güzel yada çirkin olmuş bile demedi.

ZELİHA      (Yeniden Düzenlemede)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin