Aklımı yitirmek benim elimdeydi ve buna şuan engel olamıyordum çığlıklarımı saklayamadım ve hıçkırmaya devam ederken ağlamaya başladım bağıra bağıra ağlıyordum bana engel olmaya çalışmayan Andaç kafasını eğmiş ve beni seyrediyordu.
Hücrenin içinde bir kız vardı ve okadar korkunç gözüküyordu ki üzerinde beyaz bir elbise vardı ve pek sağlam olduğu söylenemezdi. Elleri zincirlerle Bağlanmıştı ve gözleri fazlasıyla kanlıydı..
Çığlık atarak bodrum kattan yukarı fırladım Andaç beni yakalamaya çalıştı ama bunu başaramadı yukarı kata çıktığımda karşımda başka bir adam vardı , beni yakaladı ve kapıyı kilitledi...
"Garez.. buraya gel."
Andaç 'ı bu söylediğini duymuyordum bile tek yaptığım haykırarak ağlamak ve etrafta koşturmaktı beni arkamdan tuttu iki elini de belime sardı,kulağıma fısıldamaya başladı
"Sakin ol lütfen , zor kullanmak istemiyorum. "
Bense hala kucağında tepinmeye devam ediyordum.
Bana ilk defa lütfen demişti çünkü gerçekten şuan canımı yakmak istemiyordu , Andaç'ın kollarında derin nefes alıp sakinleşmeye çalışıyordum ellerinden sakince kurtuldum ve yere oturdum
"Korkuyorum. " dedim hani korkmuyordum ,Andaç bana ne yaparsa yapsın hani kormayacaktım diye geçirdim beynimde
"İşte senin canından çok sevdiğin muratın kız kardeşimi getirdiği hali az önce gördün ."
"Ben.. ben.." cümlemi bitiremeden ağlamaya devam ettim Murat 'ın o kıza ne yaptığını az çok tahmin edebiliyordum ama kendi içimde bunu kabullenemiyordum.
Ben yerde, o ise tepemde dikilmiş bekliyorduk cıt cıkmıyordu sanki aramızda duvardan bi engel vardı
"Murat..."
Diye bildi sadece
"SUSSS." diye çığlık atmış ve ayağı kalkıp onu yumruklamaya başlamıştım, bunda ne kadar başarılı olduğumu ben bile bilmiyordum çünkü onun kaslı ve iri vücuduna her vurduğumda benim canım daha çok yanıyordu.
Beni durdurmaya çalışıyor ama olmuyordu gerçekten sinirlenmişti, bu sefer kollarımdan tuttu ve beni elinden geldiğince fazla sarstı , biraz olsun kendime gelmiştim. Saçlarım gözlerimin önüne düşmüştü onları çekmek için elimi havaya kaldırdım Andaç elimi tuttu ve saçlarımı yüzümün önünden çekti.
"Ben söyleyeceklerini duymak istemiyorum. "
"Bunları bilmelisin ve kardeşimin ne halde olduğunu anlamalısın."
"Kardeşin.. çok.. korkunçtu."
Diye bir cümle çıkmıştı ağzımdan, gözleri kocaman olmuştu beni kolumdan tutup sarı duvar kağıtlarıyla kaplı bir odaya getirdi odanın ortasında kocaman beyaz bir yatak vardı beni yatağa oturttu ve oda önüme diz çöktü...
"Murat yıllardır kadınları pazarlıyor, o gece güneş'in doğum günüydü be biz sahil kenarında oturuyorduk , bir kaç tane siyah giysili adam geldi ve kardeşimi güneşimi benim yanımda kaçırdı, engel olamadım onlara çok direndim ama olmadı, yıllarca Güneşi aradım ama bulamadım, bir aksam kapı çaldı ve Güneş gelmişti herşeyin artık faha güzel olacağını sandım çünkü kardeşim geri gelmişti...."
"Eğer muratın böyle bir insan olduğunu bilseydim. "
"Sözümü kesme Garez daha bitmedi."
Tamam anlamında işaret verdim nemli gözlerimle"