Ben bir mumdum, karşıdan gelen adam ise ateş... beni yakmaya geliyordu beni eritmeye ve herşeyi yıkıp geçmeye ona ne söylemeliydim. Onu istemediğimi mi yoksa ona muhtaç olduğumu mu?
"Garez gitme" Demişti korkusu gözüken güçlü adamın dudakları, biliyordum işte oda bana muhtaçtı ve gitme mi istemiyordu.
"Güneş kötü evi darma duman etti seni istiyor!" Diye de devam etti. O kadar aptalım ki beni istediğini sanıyordum. İçimden daha fazla Saçmalama Garez derecesine kafamı salladım.
"Nasıl yani naptın kıza?" Kesin kıza birşey yapmıştır bana her saniye yaptığı gibi.
"Manyak mıyım ben kendi kardeşime ne yapabilirim.?"
Haklıydı bi yandan, Güneş onun tek vazgeçilmeziydi... kardeşiydi."Andaç anlamak istemiyorsun heralde gidiyorum ben, Üzgünüm uçak beni beklemez"
"Yürü diyorum"
Dedi itiraz etmeye gerek kalmadan kolumu tutup beni havaalanı çıkışına doğru sürükledi. Valizimi bile alamıştım.
"Andaç bırak kolumu herkes bize bakıyor"
Diye ciyaklıyordum ama beni umursadığını falan hiç sanmıyordum. Kapıda duran arabasına kendi elleriyle bindirdi. Arabanın canımı yumruklamaya başladım.
"Bu kadarı fazla tamam mı bu eşkiyalık bu adam kaçırma"
Arabada bağırmaya devam ederken oda bindi.
"Ben adam kaçırmam, ben insanım film aktörü değil kaçırma maçırma bana ters"
Gözlerimi kısıp ona baktım. Gözleri hala kanlıydı demekki dün geceki kavgamızdan sonra hiç uyumamıştı.
"Peki şuan yaptığın ne?"
Konuştum, cevap vermekte gecikti ama gözlerini gözlerimde bulduğum anki kalbimin atışı beni bir an sarsmıştı sanki."Gidince görürsün"
Yol boyunca hiç konuşmadık sadece arada bir ben arabanın camından baktığımda onun gözlerinin üzeri hissediyordum.
"Valizimi alsaydım bari."
Bunu söyledikten sonra bir eliyle arabasını kullanırken diğer eliyle telefonunu aldı ve bir kaç rakam tuşlayarak birini ardı.
" Tayfun Havaalanındaki valizi. alıp gelin." Tayfun Andaç'ın sağ kolu gibi bişey di galiba sürekli ayak işlerini ona yaptırıyordu.
Eve geldiğimizde Güneşin odasının camına baktım paramparça olmuştu bu kız gerçekten delirmişti bu sefer.
Koşar adımlarla içeri girdim merdivenlerden çıkarken hala çığlık sesleri duyuluyordu."Güneş, hey buraya bak gözlerime bak!!" Dedim iki elimle suratını tutarken sakinleşmek istemiyor gibiydi.
"Gördüm"
Diye bağırmaktan başka birşey yapmıyordu, neyi görmüştü.
Ne için tekrar bu kadar delirmişti."Murat oradaydı aşağıda" dedi.
Hemen kendimi geri çektim ve odadan ışık hızıyla çıktım. Güneş hala yatağının köşesinde bağırarak ağlıyordu. Merdivenlerden aşağı Andaçın yanına inerken son basamakları göremez oldum. Başım dönüyordu, son hatırladığım gözlerimin karardığı idi.Gözlerimi açtığımda Andaç'ın başımda uyduğunu gördüm. Yavaşça doğruldum, kalkdığımı görünce oda kalktı.
"Garez iyi misin?" İyi değilim kafam zonkluyordu bir anda gözlerim açıldı ve Güneşin söylediği aklıma geldi üzerimde ki battaniyeyi fırlatıp yukarı doğru çıktım Güneşin kapısını çalmadan içeri girdim, kapıyı da arkadan kitledim. Andaç kapıyı yumrukluyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/34261926-288-k666306.jpg)