48.BÖLÜM-GEÇMİŞİN HİKAYESİ-

362 16 0
                                    

Mehmet giderken Canan onu camdan seyretmişti. Telaşla silahına bakıp arabasına binip uzaklaşmıştı adam. Duşa girip uzun uzun yıkandıktan sonra Canan yatağa uzandı. Bağıra bağıra ağladı. Sonra komodinin üzerindeki yüzüklerini gördü, evlenmişti. İstediği adamla ama hiç böyle hayal etmemişti, o hep romantik şeyler hayal etmişti. Mehmet yine her şeyi mahvetmişti.

....

"ya kızın benimle olmak isterse ne yapacaksın Arif Hashan" 

"seni asla istemez yaptığın şeylerden sonra şimdi de istemiyordur ama sen inatçılık edip ikna etmeye çalışıyorsun. Kanının Hashan kanı olduğunu unuttuğunu varsayıyorum, kızımı getir işe yaramaz kardeşini al" 

"orda dur Arif haddini aşma" Kemal hemen araya girdi.

"ne yaparsın lan" Arifse hemen oğluna 

"sen karışma Kemal" Hamit Arif Bey'in yanına gelip kulağına eğilip bir şey söyledikten sonra

"onu buraya getirin" 

....

Canan odadan çıkmış sessiz evde kimseye belli etmeden dış kapıya kadar gelmişti. Kapıyı açmaya çalıştı birden dışardan gelen seslere kulak verdi. Rıfat adındaki adam kapıda ona bakıyordu.
"nereye yenge "
"yengen değilim ben senin çekil önümden"
"abinin kesin emri var o yokken seni korumak benim görevim eve gir" Canan hızla kapıya koştu ama çoktan kucaklanmış halde eve geri sokulmuştu.

....
"kızını vermicem" 
"o zaman kardeşini öldürmem gerek zaten küçükkende sevmezdim zayıf bir ruhu var" Mehmet Arife yaklaştı.
"doğru konuş "
"kızımı da böyle kandırdın itaate zorladın" 
"senin kızın beni seviyor"
"eskidendi. Rıfat adındaki it onu getir Hamit, Mehmet telaşla arkasındaki adamlarına baktı" Rıfat eli yüzü kan içinde getirildi.
"öttü mü"
"hayır abi, o kadar sopaya rağmen kızın yerini söylemedi "
"biraz daha sopalayın o zaman " Mehmet, Rıfat'a bakıp bir adım öne çıktı.

....
2 saat önce

"bırak beni abin beni bu şekilde bağladığını öğrenirse yaşatmaz"

"kaçarsanda yaşatmaz anlamıyor musun sen onun için önemlisin, yaşadığı üzücü yıllara rağmen seni kabul etti"  Canan öfkeyle, 

"Arif Bey'in onu evlat edinmesi bacaklarının kötürüm kalmasına neden oldu." Arif de karşı durmadı.

"o şerefsiz acımadan annesini, babasını öldürdü",

"intikamını almış olmalı değil mi?"

"abim mi, ona yapılan küçük bir iyilik bile yoktu. Onu ve kardeşini evlat edinildiğinde her şeyin çok güzel olduğunu mu zannettin sen" Canan afallayarak

"ya nasıldı"

"abim pek bahsetmez, Hashan her şeyi sürekli ona ben öğrettim der ama yaptığı tek şey onu incitmekti. Başta Hashan ona değer verdi belki...sonra... Kemal'i sürekli onunla kıyasladı .Onun üstüne saldı hiç yoktan yere günlerce hırpalandı ve bunu yaparken hareket etmesine izin vermediler. Kemal ona vururken Arif Bey sevinçten yerinde duramıyordu. Mehmet böyle böyle aslında zenginlik içinde geberiyordu. Hiç unutmam bir keresinde Kemal'i yere serdi diye defalarca tekme yedi. Babam orada uşaktı, o yardım etti eve taşıdık o zamanlardan beri onu bırakmadım. Gözündeki öfkeyi asla unutmuyorum. Kemal'in oyuncağıydı, küçük kardeşi güçsüzdü o dayak yemesin diye yalvarırdı. Her şey bitip  yer yatağında yatarken kardeşini teskin edip dışarı çıkar geri geldiğinde sabah olmuş olurdu"

"Canan ağladığının farkında değildi, bunlar doğru değil" 

"ister inan yenge ister inanma abimin hayatı bu, sonrada öğrendim ki geceleri gizli gizli  dövüldüğü o spor odasına gidip idman yaparmış. Onu takip ettiğim birgün beni yakaladı, ilk dayağımı o gün yedim. O zamanlar pek konuşmazdı zaten Eray abisinin yanından ayrılmazdı birgün Mehmet babama yardım ederken kardeşinin acıyla haykırışlarına duydu, hemen yardıma koştu. Kemal'i onun üzerinden tek hamlede alıp babasının gözü önünde yere savurdu. Arif şerefsizi hiç unutmam onu üç gün bodruma attı. Aç ve susuz kaldı. Geri geldiğinde kardeşini
bulamadı öldü zannetti. Onun intikamını almak için Arif şerefsizinin yanına gitti sonra o malum olay gerçekleşti. Yanıma geldiğinde her tarafında kan var bana bir şey demeden eşyalarını topladı sonra iki yıl ondan haber alamadık. Hashan babamı işten atınca ailemle köye dönecektik onu gördüm. Sokakta yanında kardeşi vardı. Beni tanımamıştı, çok zayıflamıştı 17 yaşında değilde 13 yaşında gösteriyordu. Trene binmeden ona bir merhaba demek için yanına gittim. Yanında hiç beni görmedi kardeşine burda durmasnı söyledikten sonra gözden kayboldu, elinde 2 ekmekle geri dönmüştü" Canan daha fazla dinlemek istemiyordu.

"yalan bunlar yalan" Rıfat içtiği sigarayı söndürdü.

"abim asla geçmişini kimseye söylemez, sanada söylememiştir. Sonradan öğrendim ki abi o ekmek için karanlık işler yapıyormuş. Mehmet karanlık dünyadan kurtulmak için çok uğraştı yenge ama geçmişi buna engel oldu. Dövüşmekten başka bir iş bilmeyen biriydi. O gün beni tanıdığında kardeşini de alıp benden uzaklaştı ama ben onları bırakmadım hala da öyle "

"ama ailen "

"arada onları ziyaret ederim, abimi bırakamazdım; bana  gitmememi söylediğinde bile bırakmadım. Kurşunlarla dolu bir hayatı oldu ama hiç bir zaman şikayet etmedi. O yüzden yenge sen de şimdi onu kurtaracaksın" 

"nasıl "

"onu sev yenge "

"seviyorum ama yaptıkları "

"öfkesinin dinmesi imkansız yenge anla" Canan başını sallayıp kötü kaderine üzülerek Mehmet için dua etmeye başladı.

BEKLENEN by sealaterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin