33.BÖLÜM-İLK ÖPÜCÜK-

2K 83 0
                                    

 Bölüm şarkısı, Frank Sinatra "My Way" : )  ... iyi okumalar ; )

Canan arabanın kornasını duyunca annesini hızla öpüp boynuna zincirli çantasını taktı. Siyah arabaya binerken Mehmet' in onu süzmesine tahammül etmekte zorlanınca,
"açık değil Mehmet"
"sayılır" Canan onun hala bakışlarını hissederken elini tutup,
"gitmiyor muyuz ?" Mehmet arabayı çalıştırdı. Canan ışıltılı batan güneşle birlikte kararan havayı seyretti. Denize nazır bir lokantaya elele girdiler. Canan garsonun Mehmet' i tanımasına şaşırmadan  masaya oturdu. Ayaklarının altından dalgaların sesi  geliyordu.
"çok güzel bir yer buralıyım ama hiç böyle bir yere gelmedim daha önce" Canan' a gülümseyen Mehmet parlayan gözlerini, kızın göğüslerine çevirdi.
"bu renk sana çok yakışmış, vahşi olabilir misin diye düşünmeye başladım"
"hangi konuda"
"sonra söylerim" Sipariş ettikleri yemekler gelirken yabancı müzik çalmaya başladı.
"Frank Sinatra -my way- çok hoş müzik" Cananın kelimeleri havada kaldı.
"bende severim " Canan palamutunu yerken onu bu sözlerine şaşırarak
"ben senin daha çok halka hitap eden şeyleri dinlediğini düşünürdüm. Bilirsin türkü dinlersin diye işte" Canan çatalı adama doğru kaldırıp öylece  tutmuştu bunu söylerken,
"değişik tarzları severim"
"hayatında kaç kadın oldu?" Mehmet sorulardaki ani değişime takılarak
"bir anda bu konuya nasıl geçtik biz"
"geçtik işte sen beni bildiğine göre sıra sende"
"saymadım bilmiyorum" Canan ona malmal bakarak
"sen ciddi misin ?" yemeğini didiklerken adama tekrar baktı,
"illa sayı vercek olursam bir düzine kadar diyebilirim"Canan çatalı bırakıp
"sen kazanovasın bunu söylerken sırıtıyordu , İtalya da bir unvanının olduğunu biliyor muydun?" Canan' ın muzip bakışı Mehmeti büyülemişti,
"hoşuna mı gitti güzelim" Canan hızlanan şarkıyla
"hayır ama elimden bir şey gelmez sevgilim çapkının önde gideniyse ne yapabilirim"
"ya sen Canan, artık ben olduğuma göre benden habersiz başka insanlarla buluşup görüşmeni telefonda bile konuşmanı istemiyorum. Bu konuda sana güveniyorum hayatım"
"merak etme seni aldatmam"

Canan yanlarına gelen kemancıya bahşiş veren Mehmet' e bakıp dansa kaldırsın diye bekledi ama genç adam bunu yapmak yerine öküz gibi ona bakmayı tercih edince yemek bitiminde  hayal kırıklığı içinde lokantadan ayrıldı. Genç kızın elini tutup kıyıdan yürümeye başlayan adamın keyfi yerinde gibiydi. Yakındaki eğlence merkezinden şarkı sesleri yükseliyordu.
"Hiç aşık oldun mu?"  Mehmet'e bu soruyu sorarken  içinden dua ediyordu. Olmaması için ,
"hayır güzelim olmadım"
"iyi" sırıtan Canan ona daha da yaklaştı. Denizin kenarında yürürken diğer aşıklarda kumun üzerinde öpüşüp konuşuyorlardı .Canan utana utana onların önünden geçti. Kalbi çıkacak gibiydi. Elini sıkan adam onu bir iskeleye yönlendirdi. İskelenin bitiminde geniş beden kızı kendine yaklaştırdı. Canan küçük tekneye adamın yardımıyla bindirildi. Tekne hızla iskeleden ayrılırken Canan onu kullanan sessiz adama bakıp ışıklı kıyıdan hızla uazaklaşmalarını izledi.
"nereye gidiyoruz" Canan bağırarak bunu söylemişti,
"otelime" genç kız korkmuştu. Ona istemediği bir şey yapmayacağını söyleyen adam karşısındaydı ona güvenmeliydi. 5 yıldızlı otelin özel limanına tekneyi bıraktılar. Canan telefonla konuşan Mehmete bakarken
"arabayı ordan aldır Rıfat tamam" Canan elini tuttuğu adamın çekiştirmesiyle  bara doğru yöneldi.
"bana votka hanımada alkolsüz meyve kokteyli"  animasyon gösterisini hayretle izlerken
"ne yapmak istersin"
"geç oldu"
"saat daha 10 olmaz benimle biraz daha duracaksın" Canan kızı çekiştiren adama hayran hayran bakan yabancı kadınlara sinirle baktı. Kumsala gelince çekiştirilmekten kurtuldu.

 Canan karanlık kumsalda sevişen çiftler arasından zorla yürüdü. Sessiz bir yere oturunca tam tepelerindeki ayı ve yıldızlara bakarken Mehmet, Canan' ın saçlarını okşayıp ellerini yüzüne kaydırdı. Canan elinin sertliğini dudaklarının üzerinde hissederken
"ilk öpücüğünü istiyor musun bebeğim"Canan utanarak kafasını eğdi.
"hey korkma, bana bak" Canan' ın elini alıp kendi yüzünde gezdirdi ve dudaklarında
"seni öpmek istiyorum" Çekilen koluuyla birlikte öne Mehmet'in dudaklarına yerleşti. Canan dudaklarındaki sert dudakları hissettiğinde ne yapacağını bilmediği sırada belinden kavranıp şezlonga adamın kucağına oturtulmuştu. Bacakları açılmış halde onu hissederken dudakları dudaklarından çekilmemişti. Mehmet geri çekildiğinde onun kulağına doğru hızlı nefeslerle
"ağzını aç ve beni hisset sevgilim"

Canan ağzını açınca adam hemen içeri girdi diliyle onu keşferken poposunudan tutup kızı erkekliğine bastırdı. Genç kız ağzındaki baskıyı ve içindeki ateşi söndürmek  adına kollarını omzuna dolayıp durdu. Dilini onun diliyle temas ettirmeye başlayınca hızlanan öpüşme ve sert baskı daha çok sardı onu.

Canan öpüşüyordu, Mehmet' in üstünlüğü bırakmadan kızı kendinden geçirecek şekilde öpmesi hoşuna gitmişti. Dudakları ayrıldığında Canan onun  yüzünü, yüzüne yaklaştırmasına izin verdi.
"sen benimsin, bunu unutma" Canan gözlerini kapamış adamın üzerinde rahatsızca oturuyordu. Devam etmesini istemesini bile düşündü. Elbiselerini parçalayıp, baskısını içinde olmasını...ama bugünlük yeterdi hızlı gitmemeleri gerekiyordu. Kızı elinden tutup kaldırdı. Otelin girişinde siyah cipe bindiler.
"bugünlük yeter bebeğim dinlen yarın seni tekrar görücem sonra Ankara' ya dönüyorum"
"erken değil mi "
"sende 1 hafta kalacaktın değil mi meleğim, kalan son günlerinide ailenle geçir. Ağlamanı istemem" yanaklarını okşayan adama sevecenle bakıyordu. Bugün hayatının en güzel günüydü.

 Arabanın evin önünde durmasıyla birlikte inmek için bir hamle yaptı ama kapı açılmadı. Adam harika sırıtışıyla  sırıtıyordu ona, kalbi durmuş olabilir miydi, bekledi.
"iyi geceler öpücüğümü alabilirmiyim Canan" emredici ses aynı zamanda sahiplenir gibiydi. Bu adama nasıl aşık olmazdı insan, tekrar ona yaklaştı...


BEKLENEN by sealaterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin