Canan iki dev gibi adamın arasında uzun uzun bakışmalarını seyretti.
"ne diye söz dinlemiyorsun zaten başına ne geldiyse dik başlılığından geldi" Canan, Mehmet'in Eray'ı sürüklemesini seyretti. Yatağa uzanan genç adam abisine bakarak
"bütün suç o karıya duyduğum derin aşk ama hiç bir kadın bunu haketmezmiş" Canan kendisinide ilgilendiren konuyu dinlerken
"sus Eray doktoru arayacağım o zamana kadar kendini topla" Doktor geldiğinde Eray suskun halde yarasına bakan adamın işini yapmasını engellemeden bekledi.
"nasıl doktor kalkmasında bir sorun var mı?"
"hayır efendim ama hala kendine dikkat etmeli, derisi hala kavuşmamış durumda...yataktan çıkmasında bir sorun yok ancak dikkat etmeli... yavaş hareket etmek şartıyla" Doktoru yolcu eden Canan Mehmet'in kardeşine ceketini vermesini sessizce izledi.
"giy şunu seni çıplak çıkarmaya niyetim yok" Canan, Mehmet'in siyah gömleğinin saklayamadığı kaslı kollarına bakıp neler olup bittiğini anlayamadan kapının önünde, iyiliğinizi ödeyeceğim diyen adamın hızla asansöre binip kardeşiyle birlikte uzaklaşmasını izledi.
İlerleyen saatlerde...
Meltem televizyondaki korku filminin sesini açarken Canan'ın üzüntülü yüzünü fark etti.
"hadi ya kendine gel tamam mı"
"ben iyiyim"
"ne iyisi ölü gibi oldun adam bizden sıkıldı kardeşini de alıp gitti diye nerdeyse ağlayacaksın" Canan gözünden damlayan yaşı silerken Aylin "aaa ağlıyor" Kızlar Canan'ın yanında toplanıp mendil uzattılar. Meraklı bakışlar,
"yoksa yattın mı onla"
"hayır Aylin" derken bağırdığını bilmiyordu.
"o zaman ne diye ağlıyorsun bakalım"
"işte... ben bilmiyorum kimsesiz kalmış gibi hissettim kendimi korku filminde olduğu gibi... kız yalnız kalınca deliriyor ya öyle"
"hey o film Canan. Sense gerçek hayattasın kendine gel al, bakalım kolanı dikle iyi gelir." Meltem kızı bir anne gibi sararken Canan kendine gelmeyi başardı.
"kimmiş katil"
"bence psikolog, kıza yanlış şeyler yaptırdı"
"hayır Canan bence polis, silahı iyi kullanan biri olmalı değil mi? "Aylin iki kıza da bakıp
"bence de arkadaşı baksana kızı terk etti sonrada hiçbir şey olmamış gibi yanına geldi" Kızlar sabaha kadar kanepe de oturup didiştiler. Canan çalan telefonuyla irkildi .Aceleyle yattığı yerden kalkıp kızları ezmeden telefonu açtı.
"alo"
"Canan Hanım mı ?" Canan tanımadığı sese
"kimsiniz"
"ben ünlü emlakçı Hamit Tok sizi Mehmet Bey aracılığıyla arıyorum" Canan şaşkın halde
"neden aradınız acaba beyfendi"
"efendim eğer öğlen birde ofisime arkadaşlarınızla birlikte gelirseniz konuyu anlatabilirim" Canan telefonu kapatıp uyanmış arkadaşlarına bakıp durdu. Birşey anlamamıştı.
"Hamit Tok adında bir adam emlakçıymış Mehmet Bey aracılığıyla arıyormuş öğlen birde bürosuna çağırıyor." Kızların yüzündeki ifadeye bakan Canan
"ne oldu" hala anlamamıştı.
"kızım adam bize ev mi almış yoksa" Canan aceleyle giyinirken ev mi diye kendine defalarca sordu. Gerçekten rüya da filan mıydılar? Bu da neyin nesiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEKLENEN by sealater
RomanceOnlar, kendi hallerinde okumaya çalışan kızlardı. Birgün okuldan evlerine döndüklerinde kapılarının önünde yaralı bayılmış bir adam buldular. İnsanlık görevlerini yapıp yardım ettikleri bu adamın hayatlarını baştan sona değiştireceğini bilemezlerd...
