O gece, o yağmurlu gece, herkes günahkardı.
O gece ölen bedenin yanında ölen ruhlar da olacaktı.
O gece hissizdi, birileri ölürken hislerin saklandığı bıçak kör kalplere saplanacak, gece his kaybından ölürken kör kalpler ağır bir hissiyatın içinde...
Herkese merhaba... Uzun zamandır buralarda değildik... Biraz arayı açmış olabiliriz ama size uzun bir bölüm getirdim. Her bölüm olduğu gibi bu bölümde de söyleyeceğim. Lütfen yıldıza dokunup aklınızdan geçenleri yorum olarak belirtmeyi unutmayın. Hayalet olarak kalmayın rica ediyorum... Bana kendinizi gösterirseniz çok sevinirim, emeklerimin boşa gitmediğini anlarım...
Her neyse, uzun bir bölüm oldu. Sindire sindire okursanız sizin için daha iyi olur, keyifli okumalar! 🖤
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
13. ŞEYTANIN AFFEDİLMEZ DÖRT BÜYÜK GÜNAHI
Cihan Mürtezaoğlu, Bu Bir Yağmur Mu
Piiz, İtiraf
Madrigal, Ne Zamandır Sendeyim
Melike Şahin, Kimin Izdırabı
Sezen Aksu, Hazan
BrokenIris, A New Hope
"Dudaklarım canşikar, dokunsun dudaklarına. Önce sev, sonra öp beni. Bir şafak vakti, kor alevli söküklerimle bırak, dokunayım damarlarına. Cehennem çok sıcak canşikar, Önce yak, sonra söndür beni. Kanım aksın odalarına, Kanım dolansın boynuna, Kanım son bulsun koridorunda... Ama canşikar; önce sev, önce öp, sonra öldür beni. Cesedimin üzerini cesedinle ört. Ateşe ver zihnindeki şeytanın dediklerini, Cehennem çok sıcak sevgilim, önce söndür, sonra ısıt beni. Dokun bana canşikar, Ver günahını ateşe, Yak zihnindekileri, Yak kendini, Yak beni, Sonra yak bizi, Tüm dokunmuşluğumuz kadar öp beni. Cehennem ilk sıcak, Cehennem sonra soğuk, Ama canşikar, Ne olursa olsun ya öp ya öldür beni...''
Odanın camından içeriye devrilen beyaz far ışıkları geceyeinkar edip boş zeminde yansırken birkaç saniye sonra gölgesi silindi.
Küçük kızın gözleri babaannesinin elindeki, kenarları sararmış, mürekkebi dağılmış satırlardan oluşan, belki içine bir hayat sığdırılmış, belki koskoca bir mazi sığdırılmışkağıttaydı...
