-Suho-
Odadan çıkıp camın önünde durdum . Aslında bu durumda luhan'ın bir sucu oldugu söylenemez ama yinede tavrımı ortaya koymalıydım . Sehun'un durumu ne kadar ciddi olsa da luhan'a birşey söylemememizi kesin bir dille belirtmişti . Sehun ne kadar benden küçük olsada bazen ondan korkuyorum. Doktorun söylediğine göre sehun'un kriz geçirme olasılığı çok yüksekmiş . Kriz gerçirdiği her an onun için çok büyük tehlike barındırıyormuş . Tümör daha yeni olduğu için tedavi olasılığı çok yüksekmiş ama yinede kriz gecirmesi tehlikeyi yükseltirmiş .Tek umudum öyle birşey olmaması .Telefonum titreyince elimi cebime atıp telefonu aldım . Tao . Tabiya dün ona hiçbirşey söylemeden buraya gelmiştik gece arkadaşında kaldığı için tamamen aklımdan çıkmıştı .
"Efendim tao ?"
"Hyung nerdesiniz eve geldim ama ne sen ne sehun nede chanyeol hyung yok "
"Hastanedeyiz tao "
"NE !! NE HASTANESİ NE OLDU KİME OLDU HANGİ HASTANE HYUNG CEVAP VERSENE "
"Yavaş be kulağımın zarını patlattın . Sehun-"
"NE OLDU SEHUN'A BENİM NİYE HABERİM YOK BEN BU EVDE YAŞAMIYORMUYUM ? "
"Kes sesini "
"Hangi hastane ? "
"Seoul St Marry Hastanesi "
"Hemen geliyorum " telefonu kapatıp cebime koydum .
Camdan dışarıya bakarken birden koridorda luhan'ın çığlığı yankılandı.
"Hayır hayır hayır lanet olsun " mırıldanıp hızla odaya girdim luhan dizleri üzerine çökmüş sehun'un elini tutarak çığlık atmaya devam ediyordu sehun'un kalp atışlarını gösteren makineden gelen sesler kısa bir süre donmama neden oldu
"Dıttttttttt "
Luhan tekrar çığlık atınca kendime geldim . Hızla yatağın yanındaki butona basıp luhan'ı geri çektim ama luhan sehun'un elini o kadar sıkı tutuyordu ki parmak boğumları bembeyaz olmuştu . Doktorlar bir kaç hemşire ile birlikte odaya girince luhan bağırarak ağlamaya başladı
"Beni bırakamazsın seni lanet olası beni bir kere bıraktın bir daha bırakamazsın "
"Kriz geciriyor efendim beyne oksijen gitmediği için beyin işlevini kısa süre yitirdi . Ve kalbi durdu "
"Şok cihazını hazırlayın " bize dönüp devam etti
"Ve siz lütfen dışarıya çıkın "
Sehun'un elini luhan'ın elinden kurtarıp luhan'ı kendime doğru çektim . Kucağıma alıp odadan çıkardım . Luhan ağlamaya devam ederken onunla birlikte yere çöktüm . Kendini kucağımda kaydırıp sırtını soğuk zemin ile birleştirdi tekrar kendime çekince aglaması dahada arttı . Gögsüme minik yumruklarını vurup ağlamaya devam etti .
"benim yüzümden hyung benim b-ben gelmeseydim birşey ol-olmayacaktı l-lanet olsun ölm-ölmek istiyorum "
"Hayır luhan senin suçun yok sakin ol "
"BENİM SUCUM BENİM BENİM BE-BENİM SUCUM o ölürse yaşayamam hyung "
"Şşşt öyle birşey olmayacak sehun seni bırakmaz "
"BENİ BIRAKMA SEHUN YALVARIRIM BUNU BİZE BİR DAHA YAPMA "
Dakikalar geçtikçe kendini kaybedip saçlarını çekiştirmeye başladı . Bileklerini ellerimle sıkıca tutmaya başladım bilekleri kıp kırmızı olmuştu ama umursuyormuş gibi durmuyordu . Birden ayağıya kalkıp odaya girmeye çalıştı .Bende hızla kalkıp odanın önüne geçip içeri girmesini engelledim . Ağlamaktan kızaran gözlerini gözlerime dikip içimi parçalayan bir sesle
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Benim Olsan
De Todo"Yayınlanma tarihi : 21 Şubat 2015 " Bu benim ilk ficim. Dolayısıyla hatalarım saçmalıklarım çok fazla. Aslında düzenlemeye alıyordum ama bir arkadaşım "Bırak öyle kalsın okursun ve kendini ne denli geliştirdiğini anlarsın" diye bir öneri sunduğu iç...