Bölüm 1

15.5K 292 68
                                    

Renesme'nin ağazından;
Jacop ve ben artık teorik olarak evliydik. Bugün o çok mutluydu. Bunu anlamak çok basitti. O kadar güzel gülücükler saçıyordu ki ortaya daha önce onu bu kadar mutlu görmemiştim. Onunla evlendiğim için bende çok mutluydum ama onun ki bir başkaydı sanki.

Annem yanıma geldi. Önce bana kocaman sarıldı. Kokumu içine çekti. Daha sonra benden ayrılınca "artık büyük bir kızsın. Ve evlisin. Jacob senin kocan artık bizden çok onunla vakit grçireceksin. Ama biz bunun için üzgün değiliz aksine tatlım mutluyuz. Çünkü sen güvendiğimiz biriyle birliktesin. Birbirinize sahip çıkmalısınız." dedi. Annemin bu sözleri etkilemişti beni. Önce ona kos kocaman sarıldım. Ardından "Merak etme anneciğim , ben onu ve o da beni sevdiği sürece mutlu olacağız. Ben seni örnek alacağım. Sen çok iyi birisin. Bende çocuklarıma senin gibi bir anne olmayı çok isterim." dedim. Bu sözlerimde annemi etkilemiş olacakki gözleri dolmuştu.

"Tatlım jacob geliyor ben sizi baş başa bıraksam iyi olur " dedi ve babama doğru ilerlemeye başladı.

Jacob yanıma gelip bana sarıldı ve alnımdan öptü. Daha sonra beni süzdü ve kucağına alıp döndürdü. Ben sevinç çığlıkları atarken o gülüyordu. Beni kucağından indirdi. "Balayı için hazır mısın?" dedi. Evet anlamında kafamı mutluluk ve heyecanla salladım. Nereye gideceğimizin sürpriz olduğunu söylemişti.

Anne ve babamın yanına gidip onlara sarıldım. Bir hafta onları göremeyecektim. Onlara veda ettikten sonra jacob'un yanına geri döndüm.

Beni kucağına alıp arabaya götürdü. Arabanın yanına geldiğimizde beni kucağından indirdi. Arka koltukta yerimi aldım o da ön koltukta yerini aldı. Önce eve gidip üzerime rahat birşeyler giyimeli ve daha önceden hazırlamış olduğum çantamı almalıydım.

Eve geldiğimizde kısa sürede üzerimi değiştirsim ve eşyalarımı alıp jacob'un yanına geri dödüm. YOLCULUK BAŞLASIN!

Hava karanlıkken yapılan yolvulukları her zaman sevmişimdir. Bir saattir yolculuk yapıyorsuk ve ben gideceğimiz yer için heyecanlıydım. Jacob'tan ufak bir ipucu bile istesem vermiyordu. Bugünün yorgunluğu ve bu yolculuk beni yormuştu. Kısa süreli bir uykuya ihtiyacım vardı. Kapanmakta olan göz kapaklarım buna dünden razıydı. Kısa sürede uyku beni içine çekti.

***
Uyandığımda jacob'un kolları arasındaydım. Gözlerimi araladım. Mis gibi bir hava ve hafif esen rüzgar beni tekrar mayıştırmıştı. Ama uyumak istemiyordum. Gözlerimi biraz daha açtım ve etrafı incelemeye başladım. Denize bakan bir eve gelmiştik.

İçeriye girdiğimizde evin çok güzel olduğunu gördüm. Jacob eşyaları içeriye taşıyabilmek için bemi yere bırakmıştı. Bende ona yardım ettim. Ardından beni tekrar kucağına alarak merdivenlerden çıkarmaya başladı. Soldan ikinci odaya girdik. Beni yatağa yatırdı. Bir süre beni inceleyerek gülümsedi. Şuan utanmıyorum desem yalan olurdu. Onu iatiyordum fakat bir o kadar da korkuyordum. Annem de zamanında bu kadar korkmuşmuydu acaba?

Jacob yanıma oturdu. Ve "burası neresi biliyor musun?" dedi. Onaylamayan anlamda başımı iki yana salladım. Tekrar gülümseyerek "Anne ve babanın balayını geçiriği yer" dedi. Gülümseyerek "nereden biliyorsun?" dedim. "Seni buraya getirmemi benden anne ve baban istedi" dedi. Burası mükemmel bir yerdi. Ve annem ve babamda balayını burada geçirmişti. Bu burayı daha da özel yapıyordu.

Jacob ağır hareketlerle yanıma uzandı. Eliyle saçşarımı okşamaya ve geriye ittirmeye başladı. Ardından yanağıma ve ardından alnıma bir öpücük kondurdu. Bense ani bir hareket yaparak onu dudaklarından öptüm. O da buna karşılık verdi ve ardından beni kendine doğru çekti. Bir süre öpüştük. Ayrıldığımızda beni altına alarak öpmeye devam etti. Daha sonra tekrar ayrılarak gömlek ve pantalonundan kurtuldu. Bende bu sırada üzerimde ki elbiseyi çıkardım. Tekrar üzerime çıkarak veni öpmeye başladı. Bir iki dakikadır öpüşüyorduk. Ama şuanda içime birşeyin girdiğini ve canımın acıdığını hissettim. Ufak bir çığlık attım ve Jacob'um kolunu sıktım.

****
Sabah uyandığımda Jacob hala uyuyordu. Onu uyansırmadan üzerimde ki çarşaf ile birlikte yataktan kalktım. Banyoya doğru ilerledim. Sıcak bir duşun ardından kendime gelmiştim. Tekrar odaya geri dönüp sessizce kıyafetlerimi aldım. Onlarıda giyidikten sonra kahvaltı hazırlamak için aşağıya indim.

Mutfağa girip bir süre dolabı inceledim ama yiyebileceğimiz çokşey yoktu. Önce sucuklu yumurta yapmakla başladım. Yanına biraz peynir, zeytin, kaşar peyniri falan çıkardım. Kahvaltı hazır olduğunda Jacob'u uyandırmak üzere odaya çıktım. Kapıyı sessizce açtım. İçeriye girdiğimde o çoktan uyanmış ve giyinmişti. Bana döndüğünde "günaydın" dedi. Gülümseyerek "günaydın" diye katşılık veridm ve "kahvaltı hazır" diye ekledim. Gükümseyerek yanıma geldi ce belimden tutarak beni kendine çekti, öpmeye başladı bendr ona karşılık veridim. Ayrıldığımızda kapıyı işaret ederek "kahvaltı" diye hatırlattım. İkimiz birlikte mutfağa indik. Birer sandalye çekip oturuduk.

Kahvaltımızın ortasında iken telefonum çaldı. Cebimden çıkarıp arayana baktım. Annem arıyordu.

"Alo anne"
"Tatlım nasılsınız?"
"İyiyiz anne. Siz nasılsınız?"
"İyiyiz tatlım ben tatilinizi bölmek istemezdim. Ama hemen buraya gelmeniz gerekiyor." Annemin sesi sonlara doğru kısılmıştı ve üzgün çıkıyordu. Annem önemli birşey olmasa bizi rahatsız etmezdi. Annemin bu tepkisine korkmuştum.
"Anne ne oldu? Önemli birşey mi?" dedim istemsizce titreyen sesimle.
"Tatlım telefonda sana anlatabileceğim birşey değil ama gelmeniz gerek" dedi.
"Tamam anne" dedim. Ve telefonu kapattım. Jacob bana anlamamış gözlerle bakıyordu.

Ona kısa bir özet geçmem gerekiyordu. "Annem hemen oraya geri dönmemizi söyledi.. ne oldu bilmiyorum ama sesi kötü geliyordu. Önemli birşey olduğuna eminim jacob geri dönmeliyiz lütfen" dedim. "Tamam sakin ol. Nasıl istersen öyle yaparız o zamab topla eşyalarımızı hazırlan biran önce yola çıkalım " dedi onu en çok bu yüzden seviyordum. Beni anlıyordu ve kararlarıma saygı duyuyordu.

Önce kahvaltı masasını ardından eşyalarımız topladım. Jacob'ta hazır olduğunda vakit kayabetmeden arabaya bindik ve yola çıktık.

Jacob yolda annemi aramıştıı fakat annem onada birşey söylememişti. Sadece çok acil ve önemli olduğunu söylemişti. İkimizde kötü birşey olmamış olması umuyorduk.

Sonunda eve geldiğimizde jacob arabayı park etti. İçinden hızlı hareketlerle indik. Eve baktığımızda salonda bir sürü insanın olduğunu gördük. Ne olduğunu anlamıyorduk. Bu insanları görnek merakımıza merak katmıştı. Koşar adımlarla eve girdik. Anne ve babamı göremiyordum. Ama bu insanlardan bazılarını daha önce görmüştüm. Ama neden burada oldujları hakkında bir fikrimiz yoktu.

İkinci bir kitap olmaaını istemiştiniz bende bu istekleriniz doğrultusunda yazmaya karar verdim. Bir önce ki kitabımı beğenmiştiniz bunuda umarım ki beğenirsiniz. Vote ve bölüm hakkında yorum, tavsiye ve fikirlerinizi bekliyorum. Hepinize teşekkür ederim. Yanımda olduğunuz için.

Alacakaranlık Şafak Vakti 3 (2. Kitap )#Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin