Arabella, Hogwarts'taki ilk gününde uyanması gereken saatten bir buçuk saat erken uyanacağını beklemiyordu. Yine de, duş alması gerektiği için erken uyandığına minnettardı. Duş alıp giyindikten sonra, Ortak Salona indi ve orada tek başına oturup kitap okuyan Remus'u gördü.Arabella, Sirius Black ya da Lily Evans ile değilse Remus Lupin ile olduğu herkes tarafından bilinirdi. Birlikte sessizce kitap okurlarken ikisini de ilgilendiren bir konu hakkında tartışırlardı. Arabella onu kesinlikle en yakın ve en sevdiği arkadaşlarından biri olarak görüyordu.
Remus Lupin kesinlikle onun hislerine karşılık verirdi ve Remus, Arabella onun hayatında olduğu için minnettardı. Arabella onun kurtsal problemini söylediği ilk insandı. Ona söylediğinden beri, ona dönüşümden önce ve sonra yardım ediyordu, ona yemek vermek ve onun bazı kesik ve çürüklerini iyileştirmek gibi; onunla ilgileniyordu ve öbür Çapulcular ile ilgileniyor, Arabella onlar gibi Animagus değildi, elinden geleni yapıyordu.
"Günaydın Remus." Arabella ona gülümsedi ve selamladı. Remus ona baktı ve ona minik bir gülümseme sundu, "Günaydın Ara. İyi uyudun mu?"
"Evet, peki ya sen?" Onun karşısındaki sandalyeye otururken sordu. Remus sadece başını salladı. "Aşağı kahvaltıya mı inmek istersin yoksa diğerlerini bekleyelim mi?"
Arabella muhtemelen aşağı inmelerini söylemeden önce biraz düşündü. Diğerlerinin, Remus ve kendisinden daha da geç kalkacağını varsaydı. Remus kafasını salladı ve kitabı bulduğu rafa geri koydu. Arabella, kollarını birbirine doladı ve birlikte kahvaltıya indiler.
Büyük Salon sabahın erken saatleri olduğu için biraz boştu. Gryffindor masasında birkaç öğrenci vardı böylece de Remus ve Arabella'nın oturmak için yer bulması kolaylaştı. Remus tabağına birkaç pankek ve kek koyarken Arabella sosis ve pankek koydu.
Yarım saat sonra, ikisi de doymuş ve hangi Quidditch takımın en iyi olduğunu tartışıyorlardı.
"Günaydın Mr Lupin, Ms Arroway. Tekrar hoşgeldiniz." Bina başkanının sesini, McGonagal'ı duydular.
"Günaydın profesör." Remus ve Arabella selamladı.
"İşte ders programlarınız." dedi, her birine derslerinin ne zaman olduğunu yazan parşömen verdi. "Bunları da Mr Potter, Mr Black, Mr Pettigrew ve Ms McKinnon'a uyandıkalrı zaman verebileceğinizi düşünüyorum."
"Tamam profesör." dedi Arabella, McGonagall onlara daha fazla ders programı verirken.
Arabella ders programına baktı ve ilk dersin Slytherin öğrencileri ile iksir olduğunu gördü. Remus'un sessizce "Bu berbat." diye mırıldandığını duydu. Ve Arabella sessiz bir kahkaha attı.
Arabella birden görüşünün iki el tarafından kapatıldığını hissetti. Remus hafifçe sırıttı ve başını salladı.
"Tahmin et kimim?" Birinin kulağına fısıldadığını hissetti.
"Sirius." dedi neredeyse sıkılmış bir tonda. Sirius'un elleri geri çekildi ve Arabella James'in onun önünde oturduğunu, hafifçe gülümsediğini ve başını salladığını gördü.
"Benim olduğumu nasıl bildin?" diye sordu Sirius, Arabella'nın yanına otururken. Peter James'in yanına, Remus'un karşısına oturdu.
"Ne zaman kahvaltıya senden önce insem aynısını yapıyorsun." dedi Arabella, Sirius'un şok olmuş ifadesine gözlerini devirerek.
"Her neyse, gidip Lily'i bulacağım." dedi Arabella. James, Lily'nin adı geçince canlandı; diğerleri bunu fark etmiş gibiydiler ve kulaklarını James'in durmak bilmeyen, diğerlerinin sevgiyle adlandırdıkları,
Lily-konuşmasına hazırladılar. Sirius sessizce "Ah Merlin." diye mırıldandı ve kafasını masaya vurdu.--------
Arabella, koridorları arayıp dolaştıktan baya zaman sonra sonunda Lily'i buldu. "Nerelerdeyin?" diye sordu ona.
"Kütüphanedeydim." diye belirtti Lily kayıtsızca.
"Tabii ki oradaydın." Arabella onu cevapladı, gözlerini devirdi.
"Her neyse, sanırım derse geç kalmadan önce gitmelisin."
"Peki ya sen?"
"McGonagall ile bir şey hakkında konuşmam lazım." dedi Lily, Arabella dışında her şeye bakarken.
"Bekle, geç kalmadadan önce derken neyi kastettin?"
"Beni ararken ne kadar zaman geçtiğini sanıyorsun?" Kaşlarını kaldırarak sordu Lily.
"Kahretsin." Arabella İksir sınıfına doğru koşmadan önce mırıldandı.
--------
"Üzgünüm profesör." dedi Arabella biraz nefes nefese kalarak.
"Sorun değil Ms Arroway, henüz başlamamıştık zaten. Lütfen yerinize geçin." Slughorn eliyle ona içeri girmesi için işaret yaparken gülümsedi. Arabella, gecikmesine gülen James ve Sirius'a bir bakış gönderdi ve ona özür dileyen bir gülümseme gönderen Remus'a gülümsedi.
Boş olan tek yere otururken iç çekti.
"Merhaba Severus." Arabella gülümsedi.
"Merhaba Arabella." Severus ona Arabella'nın gülümseme olduğunu sandığı bir şey sundu.
Çapulcular ile olan ilişkisine rağmen Severus, Arabella için oldukça arkadaş canlısıydı; hatta ona adıyla hitap ediyordu. Arabella, Çapulcular'ın Severus'a zorbalık yapmasına asla dahil olmadı, hatta birkaç kez onları durdurmaya çalıştı, bu Severus'un minnettar olduğunu asla kabul etmeyeceği bir şeydi. Severus bazen o ve Lily ile zaman geçirirdi ve Arabella ona arkadaşıymış gibi davranırdı. Severus da ona öyle davranmasının doğru olduğunu düşünürdü.
Slughorn Huzur İksiri hakkında konuşurken Severus ve Arabella yaz tatilleri hakkında konuştular. İkisi de İksir dersinde oldukça başarılı oldukları için bunu sorun etmediler.
Oysa ki, Arabella Severus ile konuşurken James ve Sirius'un ona olan bakışlarını göremedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝙨𝙩𝙖𝙧𝙨 | 𝙨𝙞𝙧𝙞𝙪𝙨 𝙗𝙡𝙖𝙘𝙠⁽ᵗᵘʳᵏᶜᵉ ᶜᵉᵛⁱʳⁱ⁾
Fanfiction"𝑺𝑯𝑬 𝑳𝑶𝑶𝑲𝑺 𝑨𝑻 𝒀𝑶𝑼 𝑨𝑵𝑫 𝑺𝑬𝑬𝑺 𝑻𝑯𝑬 𝑺𝑻𝑨𝑹𝑺. 𝒀𝑶𝑼 𝑳𝑶𝑶𝑲 𝑨𝑻 𝑯𝑬𝑹 𝑨𝑵𝑫 𝑺𝑬𝑬 𝑻𝑯𝑬 𝑴𝑶𝑶𝑵. 𝑰𝑻'𝑺 𝑺𝑼𝑪𝑯 𝑨 𝑮𝑶𝑫𝑫𝑨𝑴𝑵 𝑻𝑹𝑨𝑮𝑬𝑫𝒀 𝑩𝑶𝑻𝑯 𝑶𝑭 𝒀𝑶𝑼 𝑻𝑯𝑰𝑵𝑲 𝑻𝑯𝑬 𝑶𝑻𝑯𝑬𝑹 𝑰𝑺 𝑳𝑶𝑶𝑲𝑰𝑵𝑮 𝑨𝑻...