Dışarı çıktık. Mike bisikletlere yöneldi.
Al: Ben bisiklete binemiyorum. Söylemiştim...
Mike: biliyorum, yanımızda götürelim. Sana öğretim. Artık bizimle binersin. Hem kafan dağılır diye düşündüm.
Al: peki... Teşekkür ederim.Gülümsedi bisikletler ile yolda yürümeye başladık. Yaklaşık 15 dakika sonra sahil kenarına gelmiştik.
Max: selam!
Al: selam...
Mike: selam!
El ile Mike sarıldılar sonra küçük bir öpücük. Tanrım! Herkesin içinde! Ayakkabılarıma bakmaya başladım iki elimle de bisikleti tutuyordum. Bu Nancy'nin bisikleti.Lucas: dostum şunu yapmayı kesin!
Max lucasa kötü bir bakış attı.
Max: nedenmiş? Herkes senin gibi sevgilisinden utanmıyor!
Lucas: ne?-
Dustin: tanrım başlamayın yine!Şimdi fark ettim. Will nerede?
Kendi aralarına kavga ediyorlardı bende etrafa bakınmaya başladım. Orada bankta oturuyor. Bisikleti sabitledim ve yavaş adımlarla will'in yanına gittim.Al: selam...
Will: aa- uh şey selam...
Al: oturabilir miyim?
Will: tabii
Diyerek yana kaydı bende oturdum. Öylece yavaş yavaş batan güneşi izliyordu.
Will: bu arada geçmiş olsun. Dedi başını bana döndürerek.
Al: anlamadım?
Will: ellerin...
Ellerime baktım parmak uçlarında hafif yanıklar vardı.
Al: uhm şey teşekkür ederim...
Gülümsedi ve önüne döndü. Aldığım bol hasıl örme hırkama daha çok sarıldım.
Ve başımı arkaya çevirdim.
Çocuklar geliyordu...Mike: şey Al bir gelsene.
Al: tabi
Mike'nin peşinden gittim çocukların olduğu yerden uzaklaştık.
Mike: şimdi sana bir kaç şey soracağım
Al: evet?
Mike: şu patlamayı bizim çocuklara anlatayım mı?
Al: uhm yani bilmem benden korkmazlar mi?
Mike: hayır! Merak etme seni istemeseler çoktan sana söylerlerdi.
Al: yani istersen söyle ama ben söylemek istemiyorum.
Mike: tamam. Peki neden bu kadar durgunsun? Yani başka bir şey yok değil mi?
Al: bir şey var ama bunu akşam konuşsak?
Mike: tamam, son olarak... Will ile aranda bir şey mi var? Yani ondan hoşlanıyor musun?
Al: ne!? Mike daha yani tanıştık! Toplasan daha 5 kez konuşmuşuzdur! Nasıl aşık olayım?
Mike: bak biliyorum ama ben el'i ilk kez görünce hoşlanmıştım yani anliy-
Al: öyle bir şey yok Mike.
Mike: peki, bu arada seni baya kız kardeşi gibi görmeye başladım haberin olsun. Yakında biri sana sarkıntılık ederse, dövülür!Güldüm ve omzuna hafif vurdum.
Al: sanırım bende seni abim gibi görmeye başladım :)
Gülerek bizimkilerin yanına gittik. Bir masa bulmuş oturuyorlardı. Bizde oturduk.
Hemen yanımdaki el durumu fark etti.
El: parmakların al! Ne oldu!?
Mike'a "help me!" Şeklinde baktım.
Al: uhm şey bir şey yok.
Will: Heyy! Sağ elin... Ben sadece bir parmağını görmüştüm! Bu ne Aleda!?
Max: bu gerçekten kötü al!
Al: bir-bir şey yok değil mi Mike?
Mike: Söyleyelim al.
Al: peki...
Lucas: neyi söyleyeceksiniz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mike'nin Kuzeni~ [The Umbrella Academy And Stranger Thinks] Namber 08
Science FictionMike'nin üvey kuzeni evlat edinilmeden önce the umbrella academy'e gitmiş olsa ve academy'e gitmeden önce eleven ile tanışıyor olsalar? Tatil için geldiği Hawkins'te yeni dostlar ve eski kardeşini bulacak olan Aledayı neler bekliyor?