27= Five ve peşini bırakmayan sorunlar...

54 3 0
                                    

Tartışma kizisirken favorim Diego ve Allison olmuştu. Prenses görünümlü cadıya iyi laf sokuyorlardi.

Allison son sözü söyleyerek ayrıldığında, Luther'i süzdum. Küfür ettikten sonra beni yeni fark etmiş gibi konuştu.

L: Merhaba Aleda!

Umursamazca cevap verdim

A: Bunu en başından söylemen gerekirdi. Şimdi kapa çeneni ahmak.

Oturduğum masadan kalkıp arkalarından gittim.

----

Arabanın arka koltuğunda cami izlerken ve içeceğimi yudumlarken ikilinin konuşmalarını dinliyordum.

Diego, All'e "Sen hep nazik olandin" değince ayaklarımı indirdim ve öne eğildim.

A: Emin misin?

Ikisi de gülüştü, Içki içerken konuşmaya devam ediyorlardı.

Bir anda arabadan indiklerinde ne yaptıklarını anlamamıştım.

A: NE HALT YIYORSUNUZ SIZ!?
D: Arabada bekle Aleda, şunlara bakacağız.
A: hmm peki.

Ayaklarımı uzattım ve keyfime baktım. Daha doğrusu bakmaya çalıştım. Lanet olası şeyler kafamdan çıkmıyordu...

Su an ne yapıyorlardı? Will ölmüş muydu gerçekten? Belki de içki iyi gelebilirdi.

Hemen arkalarından arabadan indim.
Ikisi bana baktığında konuştum.

A: Tek sizin mi derdiniz var sanıyorsunuz? Ben de geleceğim.
Alls: olmaz Aleda.
A: Yakında 16 olacağım! Etkilenmem bile!
D: Istersen 50 yaşında ol Aleda, gelmiyorsun. Arabaya geç.

Gözlerim dolduğunda hızlıca kapıyı açıp oturmuştum. Sertçe kapattığımda Diego dışarıdan bağırdı.

D: Hey! Yavaş ol!

O tarafa bakmamıştım bile, sanki düz yolda gidiyormuş gibi on pencereye bakarak meyve suyunu içiyordum.

Diğerlerinin yanına dönmek istiyordum ve bir çok şey aynı anda oluyordu.

Will'in kaybolusu, Serçe denen kopyalarımızın çıkışı, Zamanın ikidebir değişmesi, annemin taşınmak istemesi, Hawkins'te olan bütün tuhaf olaylar, Babamın verdiği çalışma programı, Simon'nun benim için gelmesi ama benim onu ertelemem...

Hepsi başımın agrimasina sebep oluyordu.
Yapmam gereken ilk iş neydi? Onu bile bilmiyordum...

Galiba ilk işim Hawkins'e dönmek olmalıydı. Bunun için Five'e ihtiyacım vardı. PEKI O APTAL AHMAK NEREDEYDI TANRI ASKINA!?

Cidden artık bunalmıştım. Başkalarının sorununu çözmekten kendime vakit ayiramiyordum.

Başımı geriye atıp gozlerimi kapadigimda uyumak uzereydim, en son Allison'nun kendini tasiyamiyorken beni taşımaya calismasini hatırladım.

Sabah yine aynı oteldeydim. Dun aksam neler olduğunu hatırlıyordum. Kenarda duran ayakkabılarımı alıp yan tarafta uyuyan Allison'u uyandırmaya gitti, beraber aşağı indiğimizde, Vanya, Diego ve Luther oradaydı.

All: Iyi misin?
Van: Iyiyim, sen?
All: Bomba gibi!

Diego'nun arkadaşından gelen büyük mavi şey hepimizin korkmasına neden olmuştu. Tahtalarla önümüze düşen Lila ve Five geri cekilmemize neden oldu.

Five: Lanet olsun...
Van: Nerdeydiniz?
Fiv: Ölümumle yuzlestim ve hiç tavsiye etmiyorum.
All: Çanta sende miydi? Bunu arıyorduk?

Masumca sordum.

Al: Çanta mi arıyorduk?
Fiv: artık aramayın, son çanta bu. Belki de sonuncusuydu...

Allison bozuk çantayı kenara attığında çantanın üzerine eğilen five'in yanına gittim.

Fiv: A! Merhaba Aleda.
Ale: Sana da ondan, şunu düzeltmez misin?

Ayağa kalktı ve herkese seslenerek konuştu.

Five: Gevezeler, laklak yapmayın. Aile toplantısı yapmak istiyorum. Klaus nerde?

Luther omuzunu sallarken gercekten yokluğu dikkat çekmişti.

Diego giderken Allison konuştu.

All: Dokul bakalım Five...

Alaycı tavırla konuşan Five, herkesi gıcık etti.

Fiv: Madem böyle nazikçe sordun sevgili kardeşim, paradoksumuz Kugelblitz haltina yol açmış.

Vanya ile aynı anda sorduk.

Van • Ale : Kugelblitz ne ulan?

...

Herkes B planı hakkında kafa patlatirken bana da bir içki koymuşlardı. Başımı kaldırdığımda Five gülümsedi ve konuştu.

Five: Merah etme, hafif bir ickidir. Sarhoş olmazsın, yani umarım.

Elimle ittigimde karşıdan gelen Klaus, Diego ve Stan dikkatleri üzerine çekti...

---------------------------------------------

Yorum yapmayı ve vote vermeyi unutmayın! Umarım  bu bölümü seversiniz <3

Mike'nin Kuzeni~ [The Umbrella Academy And Stranger Thinks] Namber 08Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin