Pastane Kokulu Aşk 50

1.9K 101 1
                                    

Bir elimle telefonu tutarken diğer elimle Oğuz'un elini tuttum. Gerilmişti. Onun kadar ben de gerilmiştim. Birkaç saniye gözlerimi kapattım belki rahatlarım diye düşündüm lakin gözümün önüne gelen anılarla rahatlamak yerine daha da kötü olarak açtım gözlerimi. Oğuz'un yerde kanlar içinde yatan hali, onsuz geçirdiğim o hafta, Serdar yüzünden yaşadıklarımız...

Oğuz'a baktım. Onun da benden pek farkı yoktu. Gözlerimi kapatıp açtıktan sonra;

-Dinliyorum Serdar dedim. Kendimden çıkan sese ben dahi hayret etmiştim. İlk defa bir insana bu kadar buz gibi bir sesle tepki veriyordum. Karşı taraftan bir süre ses gelmedi. Bu anlarda ne düşündüm ne düşünmem gerekti hiç bilmiyordum lakin içime bir sıkıntı çökmüştü. Serdar'ın konuşmasıyla Oğuz'un tuttuğum elini sıkıp onu dinlemeye başladım.

-Almina ben senin o gün söylediklerini çok düşündüm ve bir karar verdim. Benim hayatım hiç yolunda gitmedi. Hiç hayatımı yoluna koyma fırsatım olmadı belki oldu da ben göremedim bilmiyorum. Hayatımı hep öfke ve hırs yönetti. Ben sevgiyi görmedim bilmedim. Buna sığındım kendimi geliştirmedim. Hayat bana haksızlık yaptı ondan alacaklarım var dedim düşünmeden hareket ettim. Ben en büyük hatayı kendimi suçsuz görerek yaptım. Hiç kendime dönüp bakmadım bakamadım. Benim yüzümden en büyük zararı gören de sen ve Oğuz oldunuz. Sizden de o hayatını kararttığım diğer insanlardan da özür dileyemiyorum çünkü biliyorum. Ben bir özüre sığacak hatalar yapmadım. Oğuz'a baktım. Sessizce dinliyordu. Bana verdiği sözden dolayı başta sessiz kalmıştı ama şuan Serdar'ın sözlerini tartar gibi bir hali vardı. Serdar derin bir nefesten sonra devam etti.

-Eğer hayat bana bir şans daha verirse bir gün tekrar buradan çıkarsam o şansı da böyle harcamak istemiyorum. Hayatımı düzene sokup mutlu olmayı denemek istiyorum. Onlarca olaydan sonra mutlu olmanın bir imkanı varsa... Ses bir süre duraksadı. Bir şey demeli miydim? Ne demeliydim? Bilmiyordum. Serdar'ın tekrar konuşmasıyla dinlemeye devam ettim;

-Nişanlanmışsınız. Bana rağmen başardınız. Tebrik ederim. Belki de hayatını kararttığım diğer insanlarda bana rağmen başarmıştır Almina. Ses duraksadı sanırım benden bir cevap bekliyordu lakin ben ne demeliyim ne konuşmalıyım bilmiyordum. Benim konuşmayacağımı anladığında devam etti;

-Merak etme bu benim sesimi son duyuşun. Bir daha karşına çıkmayacağım. Sizi rahatsız etmeyeceğim. Kendine çok iyi bak Almina dedi ve telefonu kapattı. Ne diyeceğimi bilemez bir şekilde Oğuz'a baktım. Oğuz da bana bakıyordu.

-Sence dedikleri doğru muydu? diye sordum. Oğuz bir eliyle yanağımı okşarken:

-Korkma, bundan sonra Serdar diye bir tehlike yok hayatımızda. Bize bir şey yapamaz ama umalım ki dedikleri kendi hayatı için doğru olmuş olsun. Oğuz haklıydı. İçimdeki sıkıntıyla gözlerimi kapatıp açtım. Oğuz anlıma uzun bir öpücük kondurup çekildiğinde;

-Hadi toparlan sıkma canını. Bugün böyle bitmemeli. Oğuz'un dediği ile koltuğuma yaslanıp kemerimi taktım. O da kemerini takarken;

-Bu arada telefon numaranı değiştirmemiz gerekebilir dedi. Haklıydı. Serdar biliyordu. Onun bilmesi benim de içime sinmezdi.

-Hallederiz o zaman bir ara dedim. Oğuz arabayı çalıştırdığında o da bende düşünceliydik. Kafamı camdan çevirip yolu izlemeye başladım. Aklıma o gün yaşadıklarım hissettiklerim geliyordu. Bir yerde okumuştum. Olaylar unutulsa da hissettirdikleri hiç unutulmazmış.

  Ben Oğuz olmadan bir hayat kurmak onsuz yaşamak istemiyordum. Bence beklemenin bir anlamı yoktu. Onunla olduğum her anın tadını çıkarmalı kıymetini bilmeliydim. Diğer işlerimi bir şekilde yoluna koyabilirdim. Araba pastanenin önünde durduğunda Oğuz inmeden tekrar anlıma öpücük kondurup;

Pastane Kokulu AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin