Pastane Kokulu Aşk 32

2K 115 3
                                    

Şuan ne mi yapıyorduk?

Pastanede hepimiz sırasıyla kenara dizilmiş korkumuzdan Andaç, ben, Sevde bir köşede Oğuz, Mete bir köşede duruyorduk. Nedim ve Filiz ise yakalanmanın verdiği şaşkınlıkla kafaları önlerinde yan yana oturuyorlardı. Halam bir sandalyeye oturmuşken Necdet amca başlarına dikilmiş Selim ise olayı açıklamak için yanında fırsat kolluyordu. Halam durumu çözer çözmez annemi aramıştı. Şuan bizim evin tüm kadro buraya geldiğinden emindim. Bakışlarımı tedirgin bir şekilde Oğuz'a kaydırdım. Oğuz da bana bakıyordu. O da tedirgin duruyordu. Sonuçta kimin ne tepki verebileceğini bilmiyorduk. Ortamdaki sessizlik giderek içimi sıkmaya başlamıştı ama konuşmak için seçebilecek cümlem de yoktu. Acaba ortalık karışmışken hepimiz bir anda söylesemiydik diye düşünmeden edemiyordum. Ben böyle düşünürken bu düşüncenin yanlış olduğunun en büyük kanıtı dayım içeri girdi. Biraz sinirli miydi o ne? Ardından yengem girdi. Onun da dayımdan pek farkı yoktu. Hemen ardından giren dedemle rahatladım şuan en aklı selim oydu. Daha arkadan gelirler diye beklerken anneannem ve annemin gelmemesiyle gözlerimi olay mahaline diktim. Necdet amca dayımı görmesiyle;

-Ne bu rezillik Peyami? Biz güvenip kızımızı size emanet ediyoruz. Oğlunun yaptığına bak. Necdet amca sonunda konuşmuştu. Dayım;

-Ne desen haklısın Necdet. Biz gözümüzün önündeki bu sıpaları göremedik ama sıpa falan anladık sinirlisin neden kendine de çarpıtıyorsun olayı demek istesem de sustum. Dedem olayı dışardan izliyordu. Necdet amca olayların verdiği şok ve açıklıkla Filiz'e;

-Sana da aşk olsun. Ben sana güveniyorum senin yaptığına bak. Aynı evdesiniz birde tövbe tövbe düşündükçe kötü oluyorum. E madem güveniyorsun niye kızına sormak yerine yargılıyorsun demek istesem de Filiz'in son damlasının bu sözlerle dolduğunu ağzından kaçan hıçkırıkla fark ettim. Nedim Filiz'in ağladığını duymasıyla kafasını kaldırıp;

-Onun suçu yok. Ben yani biz birbirimizi seviyoruz dedi. Ah pandispanyam Nedim. Böyle durumlarda sıvamayı çok severdi. Dayım;

-Sen sus elimden bir kaza çıkacak. Selim Filiz'in üzülmesine izin vermezdi. Olaya o müdahale etti;

-Baba ben biliyordum. Hep yanlarındaydım. Gitme kızın üstüne. Ben izin verir miyim Nedim'in onu üzmesine? Selim güzel girmişti ama Necdet amca elbette ona da sıçradı.

-Sen sus bakıyım. Belliydi bir şey olduğu ev tutalım şunu yapalım. İşi buraya taşıyalım. Oğlum bunlar aynı evdeler nasıl izin verdin? Şimdi millet arkalarından bir şey diyecek olsa kardeşin daha çok üzülecek. Bunu bile bile nasıl göz yumdun. Selim bir şey diyecekti ki dayım;

-Ne desen haklısın Necdet. Biz görsek izin verir miydik? Elimde kalacak bu hayta deyip Nedim'in üzerine yürüyordu ki dedem daha fazla dayanamamış olacak ki aldı sazı eline;

-Yeter artık gitmeyin çocukların üstüne. Bir şey demeyim bakalım nasıl yaklaşacaklar dedim. Ne durunuz var ne durağınız. Kızın, karşında ağlıyor Necdet. Sen hala ne diyorsun? Hem güveniyordum gönderdim diyorsun hem aynı ev diyorsun. Sözlerindeki bu tutarsızlık neden? Sen kızını bilmiyor musun? Ya sen Peyami, sen oğlunu tanımıyor musun? Her şeyi geçtim. İkinizde eşlerinizle severek evlenmediniz mi oğlum? Konu gönül işi olunca önünde ne durabilmişte konuşabiliyorsunuz böyle? Çocuklara birbiriniz seviyor musunuz diye soracağınıza geldiniz burada elalem ne der diyorsunuz? Onların akan bir çift göz yaşından sonra elalem ne demiş kimin umurunda. Kızını elalemden daha çok senin bu sözlerin yaralar. Sen kendi kızını sen de oğlunu tanımıyor musun? Dedeme bak be... Ah benim minnoşum ne güzel konuştu. Bir süre duraksadıktan sonra etrafta gözlerini gezdirerek ;

-Ayrıca ben her şeyin farkındayım. Şimdi oturun çoçuklarınızın karşısına sorun bakalım ne kadar seviyorlarmış? Elalemi de düşünmeyin. Madem çok önemli Selim oğlum düşünmüş ev tutmuş. Siz buradayken hem evi döşeriz hem yerleştiriz onları buraya. Siz gitmeden de nişanı yapar öyle göndeririz sizi demesiyle sevinsem mi üzülsem mi bilemedim? Bize baktı. Her şeyin farkındayım dedi. Bize baktı. Dedi ki farkındayım. Dedem anlamış mıydı? Suratına bakmaya çalışıyordum ama dedemin ilgi odağı şuan karşısıydı. Necdet amca ve dayımın az önceki siniri geçmiş gibiydi. Nedim ve Filiz ise dedemin az önceki sözlerinden sonra daha iyi duruyorlardı. Filiz'in göz yaşları dinmiş Nedim ise her şeyden bağımsız sadece Filiz'e odaklanmıştı. Birinin konuşması gerektiğini fark eden yengem;

Pastane Kokulu AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin