[Chapter Seven]

897 84 67
                                    

Kitap ortağı ve düzenleyen: @EvgeniyeStark

Gözlerini başka bir yerde açtı genç adam.Her neresiyse odası olmadığı kesindi. Açılan kapıyla hemen o tarafa baktı. Gelen Tony'di.

Peter'ı görüp gülümsedi ve yatağına yaklaştı.

"Güzel haberim var. Kostümüne ömür boyu vermemek üzere el koyuyorum."

"Ne!?"

Tony ise umursaz bir tavırla kendini hemen yandaki koltuğa attı."Hiç şaşırma az bile yaptım.Kendine macera mı arıyorsun sen!?Hadi gittin güya kahramanlık yaptın.Neden yaralandığını söylemedin?Manyak mısın sen?!"

Peter tam konuşmak için ağzını açacakken Tony araya girdi.

"Sakın gerek yok ayaklarına başlama kafam kaldıramaz. İnsan sırf iyileşirim gerek olmaz diye niye böyle bir şeyi saklar Peter?!"

Yutkundu Peter.Neden bu adam onu önemsiyordu ki? Ailesini acımasızca üzerine bina düşürmüşken neden Peter'ı önemsiyordu?

Lanet adam diye geçirdi içinden.Onun kafasını karıştıryordu.Tony'nin sorularını cevaplamak yerine somurtarak kafasını yana çevirdi.

Tony onun bu hareketine gözlerini devirdi.

"Harika şimdi de ergenliğini diplerde yaşayan bir ergen örümcekten trip yiyorum.Ben gidiyorum birkaç saat'e taburcu olursun.Happy hastanede seni kuleye bırakır.Birde daha doktorlara nasıl bu kar hızlı iyileştiğini açıklamak var."

Tony son kez Peter'a bakıp dışarı çıktı.

Bu adamın söylenmesi katlanamazdı bir daha onu söyletmemeyi aklın yazdı.Daha yapacak işleri vardı Hydra'ya gitmeli ve durum bildirmeliydi.Ama daha dışarı çıkamazken nasıl yapacaktı.Bir şekilde hallederim diye düşündü.

Şimdi sadece bir kaç saat bekleyip bu lanet yerden ayrılmalıydı.

*

Peter o gün okula gitmese de ertesi gün yine okuldaydı.Burada olmayı haketmiyordu kendi zekasından yoksun yaşıtlarla saatlerce aynı ortamda bulunmak zoruna gidiyordu.Birde Wade sorunsalı vardı ahtapot gibi yapışmış Peter'ı bırakmıyordu.

"Pete! şhtt Çekilsene be birinin yanına gidiyorum görmüyor musun! Ha Peter dursana!"

Ah yine oydu.Adını koridorda haykırması yetmezmiş gibi sanırsın yıllar boyu görmediği birinin yanına gidermiş gibi önüne çıkanları iteliyordu.Böyle olmayacapını anlayınca durdu Peter.

"Heh sonunda durdun." diyerek Peter'ın yanına koştu.

"Efendim Wade?Konuşacaksak bahçeye çıksak yeterince rezil olduk!"

"Evet evet bahçeye çıkalım bahçe candır yeşillik mis gibi hava oh mis mis." Peter gözlerini devirdi tam bir şapşaldı bu çocuk.

"Hep böyle çok konuşur musun?Ah neyse gel bahçeye çıkalım."diyerek onlara bakan gözlerden çabucak kurtulmak için hızlıca çıkış'a yöneldi.

Sonunda kalabalıktan kurtulunca kenardaki bir çardağa oturdu. Wade'de sanki hemen oturmassa yerini kaplan kapacakmış gibi Peter'ın karşısına oturdu.

"Dün yoktun?Hastalandın mı? Hastalandıysan niye söylemedin?Kalp krizi geçircektim Harry zor tuttu.Hadi hastalandın niye seni 67 kez aramama rağmen cevap vermedin.Şarjın mı yoktu?Şarja taksaydın biliyor musun hani böyle priz falan var şarj aletini takıyorsun.Böylece şarjın oluyor falan bizde sana ulaşıyoruz.Mutlu son-"

My Secret Son / İrondadHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin