ANKA

19.BÖLÜM; BİR ENKAZIN ALTINDA

ANKA

19. BİR ENKAZIN ALTINDA

Şarkılar;

Mahkum Dizi Müzikleri, Delilik (TikTak)

Sevdiğim, Tuna Hizmetli

Sizi kırıp dökenler, o kırılan parçalarınızın altında enkaz olarak bırakırdı. Ve o zaman o enkazdan asla çıkamazdınız.

🕯️

"Eski sevgililer de ordan."

Bu cümle yaklaşık sayamadığım kadar uzun bir süredir beynimde dolaşıp duruyordu. Simge kimdi? Oflaz'la ne zaman sevgiliydi? Hala bir bağlantıları var mıydı, bilmiyordum. Bildiğim tek şey dün geceki yaşadığımız şeyin enkazı altında kalmamdı.

Belki de kendi kafamda kuruyordum. Ortada hiçbir şey yoktu. Sevgili olmuşlardı, ilişkileri olmuştu ve bitmişti. Gayet normal bir şeydi. Ama yine de içimi kıpır kıpır eden bazı şeyler vardı ve bunları çözemiyordum.

Kafam karışıktı. Dünden beri gördüğüm rüyalar, üstüne üstlük Simge'nin ortaya çıkması kafamı allak bullak etmişti. Şimdi ise Kenan'ın odasında geniş koltuğa oturmuş, kollarımı bacaklarıma koymuş elimin üstüne de çenemi koymuş ayağımı sallıyordun. Bir nevi sinirli olduğumu belli etmeye çalışıyordum.

Oflaz odaya girdiğinde değişik bir duyguyla baktım yüzüne. Oflaz'ın eli kapının kolundayken, gözleri gözlerimi bulmuştu. Tam konuşacakken başımı çevirip konuşmasına engel oldum. İçimdeki duygu neydi bilmiyordum ama, tırnaklarımı kemirerek kısacık hale getiren bu duygunun güzel bir şey olduğunu asla düşünmüyordum. Bacaklarım kendiliğinden titremeye başladığında, Oflaz'ın önümde diz çöktüğünü gördüm. Acıyan gözlerimi Oflaz'ın gözlerine diktim ve yeşil gözlerinde bir dürüstlük bekledim.

"Efnan.." dedi anlamsız bir ses tonuyla. Gözlerimi gözlerinden kaçırmadan ona bakmaya devam ettim. Oflaz elini yumruk yaparak ağzına götürdü ve elini ısırdı. Ayağa kalkıp odada dolaştı. Etrafına baktığı sıra, anlamsızca ona bakıyordum.

"Dinliyorum Oflaz? Sakinleşir misin biraz?" Oflaz elini indirip gözlerime baktığında, kaşlarımı yukarı kaldırmıştım.

"Efnan.. Bilmiyorum" Başımı yana yatırdım.

"Nasıl bilmiyorsun Oflaz?" Oflaz yavaş adımlarla yanıma geldi ve önüme çöktü. Sıktığım ellerimi avucunun içine aldı ve gözlerimin tam içine baktı.

"Efnan, ben onun burda olduğunu bilmiyordum, o-" Dudağımı yaladım.

"Eski sevgilin." diye düzelttim başımı sallayarak.

"Her neyse," dedi. "Gerçekten... Bu seni rahatsız ettiyse özür dilerim. Bak gerçekten,- Ellerimi çektim ve ayağa kalktım. Tam konuşacağım sıra odaya Kenan girdi. Nefret bakışlarımı Kenan'a gönderdiğimde bir hayli mutluydu.

"Karan," dedi Oflaz'ın omzuna vurarak. "Ne oldu hemen kaçtınız?" Gülümsedim.

"Neden kaçalım ki Kenan, sadece boş muhabbetleri sevmediğimiz için geldik. Nereden çıkardın kaçtığımızı?" Kenan dudağını içeri büzdü. Şeytan diyor şunun ağzının ortasına iki tane çak...