❝ eight ❞

2.2K 69 28
                                    

❛ Profilimde bulunan Psychiatrist isimli kitabıma göz atarsanız çok sevinirim. ❜

Bedenimi attığım koltukta evimizin giriş kapısının açılma sesini duymamla birlikte karnıma dikkat ederek dikleştim.

"Tom, bebeğim?" Ondan bir cevap bekledim.

Üzerime örttüğüm siyah, peluş battaniyeyi ayak ucuma doğru ittirirken, kolumun altına sıkıştırdığım patlamış mısır kovamı koltuk ve şöminenin ortasında bulunan cam masaya bıraktım.

"Evet aşkım, benim." Sesi girişten kulağıma ilişti.

İzlediğim filmin sesini kumanda yardımıyla kısarken Tom'da yavaş adımlarla salona doğru adımlarken, lacivert kravatını gevşetiyordu.

"Hoşgeldin." Kat ettiği yol köşe koltuğumuzda son bulduğunda ayak ucuma oturdu.

"Hoşbuldum aşkım." Gülümsedi.

"Toplantın nasıl geçti bebeğim?" Oturur pozisyona geçtim.

Soruma karşın dudaklarından derin bir oflama dökülmüş, gözlerini kapatıp, kafasını geriye yaslamıştı.

"Fazlasıyla sıkıcıydı. Onlara sunduğumuz dosyada oynadığım tiyatro oyunlarımı, sinema filmlerimi az ve gereksiz buldular." Gözlerimi dehşetle açtım.

"Ne? Tanrım! Koca bir saçmalık!"

"Luke, onlara performanslarımdan bahsederken Bayan Harris oyunculuğumun zayıf olduğunu ima etti." Beyaz gömleğinin birkaç düğmesini açarken, sıkıntıyla saçlarını çekiştiriyordu.

"Lütfen üzülme. Birkaç kendini bilmez insan yüzünden yeteneklerin göz ardı edilemez." Dudaklarımı dişliyordum.

"Sanırım en iyisi Loki'nin ikinci sezon çekimleri başlayana kadar çalışmamak, dinlenmek."

Tom'un kelimelerimin ardından karnımdaki minik kızımız Miracle, hareketlenmeye başlamıştı.

"Gelmene mutlu olan ve olanlara sinirlenen tek kişi ben değilim anlaşılan." Karnımı okşadım.

Söylediğim cümle ile Tom'un yüzündeki yorgunluk bir anda silinmiş, kafasını karnımın hizasına getirip, kemikli parmaklarıyla yeşil tişörtümü sıyırıp, sıcacık avucunu karnımda hareket ettirmeye başlamıştı.

"Benim güzel kızım."

Pembe dudakları karnımın çeşitli noktalarına öpücük kondururken Miracle, babasının varlığına oldukça sevinmiş olmalıydı ki fazlasıyla hareketlenmişti.

Tom, parmak uçlarıyla karnıma hafifçe baskı uygularkem kızım, ayaklarıyla babasının dokunduğu yerlere tekme atmaya başlamıştı.

"İkinizide öyle çok seviyorum ki Gigi." Alnını alnıma yatırırken, iki eliyle hâlâ daha karnımı okşuyordu.

"Bizde seni çok seviyoruz." Dudaklarına dudaklarımı bastırdım.

Dizlerim üzerine dikildiğimde avuçlarımdan destek alarak, Tom'un kumaş pantolonun sarmaladığı ince, uzun bacaklarına oturdum.

𝐎𝐧𝐞 𝐒𝐡𝐨𝐭𝐬 | 𝐓𝐨𝐦 𝐇𝐢𝐝𝐝𝐥𝐞𝐬𝐭𝐨𝐧Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin