❝ seven ❞

2.5K 67 123
                                    

❛ Profilimde bulunan Psychiatrist isimli kitabıma göz atarsanız çok sevinirim. ❜

Büyülenmiştim. Sadece birkaç kişi önümde duruyordu. Ne bir film sahnesinde, ne de bir dizide. Kanlı canlı masanın arkasında oturuyordu. Birazdan onun şahane sesini işitecektim. Bana ismimi soracaktı. Benim için o şahane elleriyle, resminin üzerini imzalayacaktı. Yıllardır onunla tanışmayı bekliyordum.

Biraz önce sahnede Sebastian Stan, Chris Evans, Chris Hemsworth, Tom Holland ve benim, uğruna ölebileceğim adam Tom Hiddleston, uzunca sohbetler etmiş, benim gibi onları izlemeye gelen hayranların sorularını cevaplamıştı. Favori repliğim, 'Ben Loki, Asgard Prensi' cümlesini bizler için birkaç kez tekrar etmişti. Hayranlarını asla kırmak, üzmek istemiyordu. Tom Holland ve Tom Hiddleston'ın ilişkilerine bayılıyordum. Filmlerde ne kadar Holland ve Downey Jr. Baba oğul gibi olsalar da gerçekte Holland ve Hiddleston'ın arası baba ve oğul ilişkisi gibiydi. Veya abi kardeş.

Bu sene ki Ace Comic Con benim şehrimde. Boston'da olacaktı. Yakın şehirlerime geldiğinde dahi onu görememiştim. Öğrenciydim ve okul sonrasında part time olarak garsonluk yapıyordum. Kiramı, faturalarımı zor öderken birde başka bir şehre gidemezdim. Bu benim için oldukça lükstü.

Sarı saçları iki yandan özenle toplanmış güzel kız, minik avucu içinde tesseract şeklinde peluş bir oyuncak tutuyordu. Ayakları heyecanla yerde çırpınırken, onu Loki'ye yani Tom'a hediye edeceğini biliyordum. Tesseract, Loki'nin yaşam kaynağıydı. Tom benim için ne ise Loki için'de Tesseract oydu.

Masanın uzunluğuna yetişmeyen bedenini babası olduğunu düşündüğüm adam havaya kaldırmış, kızda elindekini Tom'a uzatmıştı.

"Tanrım! Demek bunca yıldır Tesseract sendeydi! Hangi diyardan geliyorsunuz prenses?" Minik kızın vücudunu kendine doğru çekip, kucağına oturttu.

Arada gözleri burnumda ki halka piercingime takılırken, pembe saçlarımı inceliyordu. Ona farklı gelmiş olmalıydım. Onun çıktığı kadınlar benim gibi değildi. Ben fazla rahattım. Haddinden fazla.

Avuçlarım heyecandan terlerken, sakinliğimi korumaya çalışıyordum. Karşımda Tom Hiddleston duruyordu! Lütfen bana hak verin.

Kız, Tom'un yanağına sulu bir öpücük kondururken, Loki ile birazdan resim çekinmek için oldukça heyecanlı olduğunu dile getiriyordu.

Eğer baba olsaydı çok iyi bir baba olurdu. Onunla bıkmadan usanmadan ilgilenirdi. Tercihimi ikimizin genlerinden doğacak bebekten yana kullanıyorum!

Bir eliyle babasının elini sıkıca tutmuş, boşta kalan eliyle de Tom'a el sallıyordu.

Sıra bana geldiğinde, mavi gözleri kahve gözlerime hücum ediyordu. İlk adımı Hiddleston atmıştı!

"Merhaba. İsmin nedir?" Pekala ismimi sormuş olabilirdi ama sonuçta benimle ilk o konuşmuştu değil mi?

"Catherine. Catherine Seyfried." Gözleri gibi olan kaleminin kapağını açtı.

"Catherine." İsmimi tekrar etmişti.

"Loki'nin merhameti üzerinde olsun Catherine." Bu da ne demekti böyle.

"Birazdan meet & greet de görüşmek üzere Catherine!" Oyuncuların tamamı beni çekimin yapılacağı diğer perdeye uğurlarken, Tom ve ben hala daha göz gözeydik.

𝐎𝐧𝐞 𝐒𝐡𝐨𝐭𝐬 | 𝐓𝐨𝐦 𝐇𝐢𝐝𝐝𝐥𝐞𝐬𝐭𝐨𝐧Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin