❝ five ❞

2.5K 51 57
                                    

❛ Profilimde bulunan Psychiatrist isimli kitabıma göz atarsanız çok sevinirim. ❜

"Madelaine, Bay Hiddleston seni odasında bekliyor." Effie ile konuşmayı kesip, Carter'ın suratına baktım.

"Neden ki?"

"Bilmiyorum. Bana bir şey söylemedi. Ama sinirli görünüyordu." Bir şeyler olmuştu.

"Teşekkür ederim Carter." Pembe, mini eteğimi üzerimdeki beyaz kazağın, dışarısına çıkardım.

Sırt çantamı masamın üzerinden alıp, telefonumu çıkardım. Tom'a mesaj atacaktım.

Madelaine: Babacığım, neler oluyor?

Tom: Babacığını çok sinirlendirdin prensesim.

Tırnaklarımda ki beyaz ojeyi diğer tırnaklarımla gerginlikle söküyordum. Onu ne yapıp da sinirlendirmiş olabilirdim ki?

Odasının kapısına sadece birkaç adım kalmışken, tekrardan bir mesaj almıştım.

Tom: O, küçük kıçını sadece bana sallayabilirsin!

Kapı koluna elimi uzattığımda, biri beni bileğimden sertçe kavramıştı.

Taylor.

"Taylor ne halt yiyorsun sen? kolumu bırak!" Edebiyat öğretmenimiz Bay Hiddleston'ın, yani düzüştüğüm adamın odasının önünde, eski sevgilime bağırıyordum.

"Asıl sen burada ne boklar yiyorsun! Bütün öğretmenler lanet yemekhanede yemek yerken, siktiğimin Hiddleston'ı seni odasına çağırıyor!" Onu terk etmiştim. Tom için.

"Bu seni zerre ilgilendirmez Taylor! Bay Hiddleston hakkında düzgün konuş!" Ellerinin üzerine yeni törpülediğim tırnaklarımı bastırdım.

Acı inlemesiyle birlikte beni bu sefer kolumdan tutmuştu. Elinin altında olan derimi koparırcasına sıkıyordu. Vücudumda Tom'un yarattığı morluklara bir yenisi daha eklenecekti. Fakat bu sefer iz Tom'a ait değil, Taylor'a ait olacaktı. Bu iz zevk ile değil acı içerisinde bırakılmış olacaktı.

"Seni güzel beceriyor olmalı! Yoksa onu neden bu şekilde koruyacaksın!" Çok ileri gidiyordu.

"Her gün saat 12 den sonra bu herifin yanına geldiğini, fakültede ki insanların yokluğundan faydalanıp dakikalarca onun altında inlediğini, bilmiyorum mu sanıyorsun!" Beni kendine sertçe çekti.

"Dün, sevişmenize biraz eğlence katmak istediniz sanırım. Tuvalet kabininde inleme seslerinizi duydum Madelaine!" Derin derin nefesler alıp yutkundu.

"Beni neden terk ettin? Seni benden daha mı sert beceriyor, yoksa aleti daha mı büyük! Hangisi Madelaine?!" Dişlerimi birbirine bastırıp, yanağına tokat attım.

Kafası, gelen darbeyle sağa doğru yatarken, önümüzde ki Tom'un odasının kapısı sertçe açıldı.

Tom, kolumu Taylor'ın elleri arasından kurtarıp, beni yanına yaklaştırdı.

"Bir hanımefendiye nasıl davranılması gerektiğini hala daha öğrenememişsiniz Bay Marin." Sesi alçak, fakat sinirli çıkıyordu.

𝐎𝐧𝐞 𝐒𝐡𝐨𝐭𝐬 | 𝐓𝐨𝐦 𝐇𝐢𝐝𝐝𝐥𝐞𝐬𝐭𝐨𝐧Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin