ayranım dökülmesin • vmin

24

Jimin, ayağındaki çorapları çıkartıp salondaki kahverengi büyük koltuğa uzanmıştı.

Jongdae herkesin salonda olmasını istediği için mecburen salona gelmişti yoksa onu odasından Thanatos dahi gelse kimse çıkaramazdı.

Derken içeriye Jongdae ile giren yakışıklı çocuğu görünce oturuşunu düzeltmişti Jimin.

Muhtemelen Jongdae'nin manitasıydı.

Bunu Jimin'in kaş göz işaretlerine karşı Jongdae'nin sadece el hareketi çekmesinden anlamıştı.

İçeriye anne ve babaları da girdiğinde tüm herkes hazırdı artık şu bahsi geçen mevzu için.

Bay Park götünü Jimin'e doğru dönmüş, sosis parmaklı elini de yüzüne koyarak büyük oğlunun söyleyeceği şeyi bekliyordu.

Bayan Park ise sadece elindeki tığlarla karşı koltuğa oturmuş örgü örüyordu.

Jongdae boğazını temizledikten sonra birkaç adım arkasında duran çocuğa 'gel' işareti yapmıştı.

"Anne, baba, gerizekalı. Sevgilimle tanışın, adı Minseok."

Minseok utangaç bir tavırla "Merhabalar efendim, sonunda sizinle tanışabildiğime sevindim," demişti.

"Damat gel otur hele bir şuraya sen."

Bay Park, Jimin'i koltuktan kalkması için çimdikledikten sonra yanındaki yeri göstermişti.

Jimin itiraz ederse bu elemanın yanında babasından dayak yiyeceğini bildiği için direkt yerinden kalkıp halının üstüne oturmuştu.

Minseok korka korka Bay Park'ın yanında yerini aldığında zoraki bir gülümseme eklemişti yüzüne.

Bay Park ise gayet sakindi "De bahiyim hele sen ne okuyon?" diye sormuştu.

"Bilgisayar mühendisliği efendim, Jongdae ile de fakültede tanıştık zaten."

"Eyi eyi ikinizde zeki nut topu gibi oğlanlarsınız, vardır bir bildiğiniz elbet. Eee düğün ne zaman?"

Jimin babasının tavırlarından rahatsız olmuştu.

"Ben yapsaydım bunun gibi erkek sevgiliyi ağzıma sıçmayı bırak evlatlıktan reddederdiniz," diye haykırmıştı Jimin.

Babası ayağındaki siyah terliği yerde oturan oğlunun kafasına doğru atıp çemkirmişti.

"Sen kendini abinle bir mı tutuyon lan dallama?"

Babasının terliği pek işlevli değildi bu yüzden acı falan hissetmemişti ama sırf kendine darp edilmiş imajı vermek için kafasını tutarak sesini de acındırıklı hale getirip konuşmuştu.

"EVET BABA EVET!! BEN DE SENİN OĞLUN DEGİL MİYİM?"

Jimin Flash Tv oyuncularından daha iyi yaptığını düşünüyordu rolünü.

"İbneliğe mi özeniyon lan?"

"Jongdae yapınca ibne olmuyor ama?"

"Götüme bak hele. Sen de getir güzel notları, eli yüzü temiz adamı, o zaman bakarız topoş."

"Gidiyorum lan! Madem bu evde beni hiç kimse sevmiyor ben de giderim!" Jimin ayağa kalkıp kapıya doğru yöneldiğinde babası da arkasından seslenmişti.

"Nereye gidiyon la?"

"Hiçbirinizin beni bulamayacağı bir yere."

Jimin, gözünden bir damla yaş düşmesi için kendini sıkıyordu, eğer düşerse daha inandırıcı olacağını düşünüyordu.

"O cebindeki telefonu masanın üstüne bırak da git nereye gidiyosan. Faturasını taksidini ben ödüyom sonuçta. Anca zarar getir zaten bana ne yararın oldu ki?"

Minseok olanlar karşısında sadece hayretle evdekileri izliyordu.

Tiyatroda izlediği senaryolardan daha inanılmazdı az önce yaşadıkları.

...

kuuljimin
Tae
Napiyon

taehyvng
Yataktayım boş boş uzanıyorum
Sen?

kuuljimin
Evdekilere tavır koydum
Ben de odamda yatakta uzanıyorum

taehyvng
Bir sey mi oldu

kuuljimin
Abim geldi elini kolunu sallaya sallaya sevgilisiyle tanıştırdı
İnanabiliyor musun buna?
Hem de erkek!

taehyvng
Ne var bunda?
Biz de erkegiz

kuuljimin
Aynı şey değil

taehyvng
Aynı şey?

kuuljimin
Bi dakika lan
Sen az önce dolaylı yoldan bana biz sevgiliyiz mi demeye çalıştın

taehyvng
Ne
Yuh
Bunh nerdej çıkardpn ya

kuuljimin
Gotunle mi yaziyon amk

taehyvng
Elimi kullandigima eminim aslında ama

kuuljimin

Aman neyse
Sinirliyim zaten
Ve babam ne yaptı biliyor musun?
İkisini de destekledi
Damadım dedi oğlana

taehyvng
Babamızın da helali varmış|
Anladim
Sen de kıskandın sanırım?

kuuljimin
NE
BEN Mİ KISKANACAĞIM?
JONGDAE'YI?
LWPWODKWKSKOWKS
KOMİK ŞAKA
BİR DAHA OLMASIN.

taehyvng
Eminsin yani?

kuuljimin
Jimin'im

görüldü