"BÜCÜR"

31 2 0
                                    

Bir günde iki bölüm! Bidahaki bölüm +5voteda gelecektir arkadaşlar. Hepinizi kocaman öptük.

Arabayı hızlıca sağa çekti ve benim tarafıma doğru eğildi Özgür . Bi an noluyoruz gibisinden baksamda  torpidoyu açıp içinden bez bi poşet çıkardı. Önce kağıt mendille yarama dokundu . Ardından benim mırınkırınlarıma takmayıp devam etti. O sırada sadece ona pis bakışlar armakla mesguldüm. En son cıkardığı torbadan beyaz bi şişe çıkarıp mendile damlattı. Ve alnımı öyle bir yaktı ki.

"Ahh ya biraz yavaş olsan olmazmı"

Demeden duramadım.

"Sus bakayım bücür uslu dur . "

Bana az önce tam olarak bücür mü demişti. Bana.

Sinirli sinirli"bana bücür deme ."dedim

"Sende bücürlük yapma o zaman , bücür "

Son kelimeyi bastırarak söylemişti. Sinir işte gıcıklığına.

Bende durmadan üflenip püfleniyordum.aslında canı tatlı biri değilimdir ama nedense suan abartasım geliyordu. Nazlanıp duruyordum anlayacağın.

Özgür dayanamayıp "bu böyle olmayacak. Hastaneye gidelim" dedi.

Anında itiraz edip "hayır"dedim ama beni duymamazlıktan gelerek arabayı çalıştırdı.

Hastaneye vardık ve yol boyunca ikimizde tek kelime etmedik. O inatsa bende inattım. İnmeyecektim.

Arabayı durdurup

"İn" dedi. Daha sinir olup "inmeyeceğim diyorum tamammı hastaneye felan gitmicem. Hem bana anlatman gereken şeyler var. Bi sen bi baban. İkinizde delisiniz. Zır deli!"

Son söylediğim kelimeye takılıp

"Deli ha. İyiymiş. Ama senin abinde bu konuda hiç fena sayılmaz. "Bian afalladı ve" baban dedin"diyip suratıma anlamazsızca baktı. Açıklama gereği duyup "evet baban dedim. Çünkü o senin baban "

Böğürerek söylediğim için kızmış olacakki "nerden çıkarıyosun böyle şeyleri. Hayal dünyan bayağı genişmiş. O adam benim babam felan değil. Unut bunu!"

Hiddetle kelimeler dökülürken ağzından hafifçe kekelemişti. Çok hafif. Ayrıca da sürekli gözlerime bakıyordu.

Üstüne gitmemeye karar verdim oda zaten arabadan inmişti. Bi hışım kapımı açtı ve in der gibi işaretler yaptı gözleriyle.

Normalde inmezdim ama biraz sinirliydi ve daha fazla üstüne gitmeden indim arabadan.

Özgürün kullandığı mendili alnıma tutuyordum. Kıpkırmızı ve ıpıslaktı ya neyse.. acilden giridk ve pembe önlükler içinde dalgalı saçlı tatlı bi  hemşire bize  "alnın değilmi tatlım "dedi ve özgürle ikimiz aynı anda"evet"dedik.kız bizi bi oaya götürdü ve önlüğünden anladığım kadar ıyla doktor olan bi adamı yanımıza çağırdı. Adam "Merha gençler ben DR. Yağız şimdi alnına bakıcam" dedi. Tamam deyip başımı eğdi ve inceledi. Nasıl olduğumu felan sordu.  En son tomografi ye gerek kalmayacğına kanaat ettikten sonra "Hmm sanırım patlamış. Ama küçük bi sıyrık . Üstünden zamanda geçtiği için dikmeyi düşünmüyorum. Kendiliğinden kapanacaktır. Ama sana merhem yazacağım düzenli olarak günde iki defa sür ve kimyasal maddeleri yüzüne deydirme. " adam bunkarı hızlıca söylemişti ardından da iyi akşamlar diyip çıktı. Hemlite yanıma gelip alnımı temizledi ve bant yapıştırdı. "Tamamdır. Bitti canm. Ama biraz iz kalabilir diyip çıkışınızı danışmadan halledip çıkabilirsiniz demeyide ihmal etmedi.

Özgür özel hastane olduğundan danışmaya gidip ödeme felan yaptı sanırım. Onu beklememi söyleyip beni bekleme koltuklarına oturttu.

Arabaya bindiğimizde sessizlik  "Beni nereye götürüyorsun?"sorumla bozuldu.

Sanırım şuan hastaneden kaçan bi kaçık olarak sanıldığımdan herkes beni arıyordur.

Özgür üflenip püflenip ki neden sürekli böyle yapıyorsun sanki ben sana çok meraklıyım dememek için kendimi zor tutarken ağzından çıkan "benim evime "kelimesiyle şoke olmam bir oldu...

GİRDAP'IN SONUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin