"Yani?"
Somurttuğumu görünce kaşları çatıldı.
"İnsanda az bir sevinç olur canım kızım. Ne diye somurtuyorsun?"
"Of anne ya sanki sevinç bıraktılar da. Koskoca 2 yıldır okula gitmiyorum. Alıştım ve bitmesini istemiyorum."
Annem, derin bir nefes aldı. Aferin Lidenya, kadını çıldırttın.
Hepsi o çinlilerin suçuydu ama! Ne haltsa bir hastalık üretip bulaştırmadıkları yer kalmamıştı. Üstüne üstlük aşı üretmişlerdi ama bir boka yaramıyordu! Neymiş efendim oşo olon doho hofof otlotoyormoş lakin aşı olup ölen binlerce insan var. Şükür yaşım tutmadığı için bana sıra gelmemişti.
Annemin kapıyı çarpmasıyla iç sesimden ayrılmam bir oldu.
Günlerden çarşamba ve ölmekten bir sayfaaa diye söylenirken telefonumun yokluğunu fark ettim. Hanimiş benim miniğim, aşkıım, maymuşuum Allah'ım akıl verirken ben şemsiye mi tutuyordum ya?! Evet, bazen gerzekliğim tutuyor -her zaman tutuyor-
Yatağın içinden çıkıp telefonumu aramaya başladım. Yastığımı kaldırdım veee işte orada. Üzerine yatmışım iyi kırılmamış. Kilit ekranını açar açmaz gözlerim faltaşı olmuştu.
Eylül- 9 mesaj, 7 cevapsız arama.
Elesya-9+mesaj, 10 cevapsız arama.
Burak-15 cevapsız arama.Tamam, kızları anlıyorum ama Burak, neden? Sanırım kızlar aramasını istedi.
Yahu bunlarda ama ya biri mi öldü kardeşim, ne bu kadar arama?! Gruba girdiğimde ise +99 mesaj vardı. Kızlar benim canıma okuyacak. Üstteki mesajları okumaya üşendiğimden son mesajlara baktım.
Eylül: Lidenya, neredesin kızım? Çok önemli bir şey olmuş
Elesya: Hangi deliğe girdin yine? Yine sessize aldıysan seni çıtır çıtır yiyeceğim!
Ehehehehe sıçtım! Sınıf arkadaşlarımı tanıyorsam eğer çok önemli bir şey olmadıysa bu kadar cırlamazlardı.
Lidenya: Ne oldu kızlar?
Elesya: Neredesin kızım sen?
Eylül: Ya bırakın cırlamayı! Bizim sınıftan Banu'yu alıp başka bir çocuk getirmişler. Çocuk maşallah taş gibi mübarek! Demir'den öğrendiğim kadarıyla adı, Rüzgar Demirel.
Ohaaaağağağaa Rüzgar ile aynı sınıfta mıydım yani?
Lidenya: Hıı, ben bu çocuğu tanıyorum kızlar. Bizim üst kata taşınan ve dün misafirimiz olan çocuk bu.
Eylül: Bizim neden bir şeyden haberimiz yok, Lidenyacım?
Elesya: Biz kimiz ki?
Lidenya: Off kızlar ya! Söylemeye zaman bulamadım. Ayrıca okulların açılmasına daha 1 hafta var. Demir nereden öğrenmiş?
Eylül: Doruk Yıldız'dan öğrenmiş.
Elesya: O kim?
Eylül: Müdürün oğlu kızlar, hani şu popüler olan çocuk.
Lidenya: Onun adı Doruk muymuş?
Eylül: Aklınız nerede geziyor sizin?!
Elesya: Boş verin çocuğu. Acilen buluşmamız gerekiyor, bir şeyler anlatacağım hem görüşmüş oluruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YILDIZLAR KADAR GÜZEL
Ficção AdolescenteAşk bu değil... Bir kaç gün peşinden koşup karşılık vermeyince bırakmak değil ya da daha güzelini/yakışıklısını görünce ona gitmek de değil. Aşk dediğin uzun zaman alır. Sevdiğin zaman umurunda olmasan bile yüz hatlarını ezbere bilmektir aşk. Adım a...