tiktoker ✓

yirmi yedinci bölüm

Hesap açtım link biyografimde yarın paylaşımlara başlayacağım, teşekkürler

AY HADİ BÖLÜME GECELİM

•

"Düzgün dur." diye homurdanarak elimdeki pamuğu dudağının kenarına bastırdığımda hâlâ kaşlarını çatarak yüzüme bakıyordu. Onu umursamadan yara izlerini temizlemeye devam ettim.

Okuldan çıkıp buraya geldiğimde kapıyı açan orta yaşlı kadın beni içeri almayı reddetmiş, Taehyung üst kattan gelip kolumu tutup beni evlerine sokmuş ve odasına çıkartmıştı. Evleri sandığımdan daha sadeydi. Özellikle de odası. Genişti ama az eşyası vardı.

Çift kişilik bir yatak, kıyafet dolabı, çalışma masası ve piyanosundan başka bir şey yoktu. Bir de banyosu vardı odanın içinde. Açık kahverengi ve beyaz tercih edilmişti dekorda. Dikkatimi çeken bir başka şey ise odanın dört köşesinde de ufak kameralar olmasıydı. Babasının sürekli onu izlediğini söylerken ciddiydi demek ki.

"Öper iyileştiririm demiştin."

Kanlı pamuğu çöpleri koyduğum poşete atarken "Mikrop kaparsın." diye söylendim. Kafasını hızlı hızlı iki yana salladı.

Yara bandının kağıtlarını söküp kaşına yapıştırdım. Kafasını eğerek işimin bitmesini bekledi uslu uslu. Son kez yaranın üzerine nazikçe dokunurken dudaklarımı alnına bastırdım.

"Ama orası acımıyor," dedi yeniden kafasını kaldırıp. "Bak dudağım patladı."

"Evet, görebiliyorum."

"Lütfen?"

Gülümseyerek oturduğum yatakta dizlerim üzerinde yükseldim ve ellerimi omuzlarına yerleştirerek dudaklarına eğildim. Belimi sıkı sıkı tutarak ilk hamleyi yapıp dudaklarımı öptü ve aramızda santimler bile olmayacak şekilde ayrıldı benden. Canı yanmış olmalıydı. O bu haldeyken öpmek istemiyordum işte.

Gülümsediğini fark edince kaşlarımı çatacaktım ki beni yeniden öperek engelledi. Alt dudağıma kondurduğu öpücüklerin arasında tek elimi saçlarının arasına daldırıp okşadım.

Tişörtümün içine giren ve çıplak tenime dokunan elleri irkilmeme neden oldu. Yine de dolgun dudaklarını bırakmadım. Hatta ani bir cesaretle hareketlenip biraz daha ona doğru yaklaştım.

Beni memnuniyetle kabul ederek tek elini bacağıma attı ve kucağına oturmamı sağladı. Dudaklarının üzerine doğru sırıtırken "Mmmm," dediğimde gülmeye başladık.

"Nasıl, iyileşti mi dudağın?"

"Bu bana yetmez ama." derken kaşlarını kaldırarak yüzümü inceledi. Alayla karışık onu azarladım. "Sonra da seni öpmek için yanına geldiğimden şikayetçi oluyorsun!"

"Yalana bak, kimmiş şikayetçi?"

İki elimi birden yanaklarını tutmak için kullanıp son kez olacağına dair kendime söz verdikten sonra dudaklarını öptüm uzun uzun.

Ama sözümü tutmadım.

Çünkü Kim Taehyung bununla da yetinmeyip kollarını sımsıkı bir şekilde belime sardı, beni bacaklarının arasına sabitledi ve kaçmaya çalışmama rağmen beni gıdıklandığım tek yer olan boynumdan öpmeye başladı.