Kimsesizim sadece ormandaki arkadaşlarım vardı ama bir anda hayatım değişti.
Kader Bekçisiydim omuzlarımda çok fazla yük vardı. Kötü de değilim iyi de sadece araftaydım.
Doğduğum anda sırada ki Kader Bekçisi olarak seçildim.
Eğitilmek için akadamiye...
Gözlerimi burnuma gelen ilaç kokularıyla açtım. Etrafa baktığımda bir sürü sıra sıra yatakların dizilmiş olduğunu gördüm. Büyük ihtimalle burası akademinin reviriydi. Yataktan kalktığımda üstümün değiştirilmiş olduğunu gördüm.
Üstümde askılı beyaz eteklerinin sonunda dantel işlemeleri olan bir gecelik vardı. Bunu kimin değiştirdiğini düşünürken içeriye saçlarının yarısına ak düşmüş orta yaşlı bir bayan girdi. "Ah tatlım uyanmışsın " diyerek yanıma geldi.
" Bir yerin ağrıyormu canım " dedi.
" Hayır efendim ağrımıyor."
" Hmm tamam. İyiysen baş profesör seni bekliyor." Başımla onaylayarak ayağa kalktım. O an aklıma gelen şeyle kadına döndüm.
" Pardon benim kıyafetlerim nerede?"
" Ah! Onlar yırtıktı bende çöpe attım. Sana şimdi yeni kıyafetler getiririm."
Diyerek odadan çıktı. Kadının benden izinsiz kıyafetlerimi atması hoşuma gitmemişti. Birkaç dakika sonra kadın elinde kıyatlerle içeri girdi. Kıyafetleri kadından alıp incelemeye başladım.
Kırmızı deri pantolon, V yaka deri bir üstlük,dizlerime gelen önü açık bir pelerin ve son olarakta deriye benzer ama deri olmayan kahverengi bir maske vardı. İyi bari güzel şeyler getirmiş.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
( Kadının getirdiği kıyafetler )
Kadın odadan çıkınca hemen üzerimi giyindim. Etrafa bakınıp silahlarımı ararken ileride yere koyulmuş olduğunu gördüm. Hemen oraya ilerleyip silahlarımı tekrar kuşandım. Kapıya doğru ilerledim dışarı çıkmadan önce maskeyi kapatıp pelerin şapkasını kafama geçirdim.
Kapıyı kapatıp önüme döndüğümde Leo ve diğerlerinin beni beklediğini gördüm. Etrafa bakıp baş profesöre nasıl gidebileceğimi düşünürken bir çocuk yanıma geldi. Konuşmayıp beni incelemeye başlamasına kaşlarımı çattım.
" Ne vardı?! Ne bakıyorsun?! "Beni incelemeyi bıraktı ve gözlerime baktı.
Pişkince sırıtarak" Baş profesör seni bekliyor " dedi.
Salak şey ne olcak. Bir çarpcamyapışcan yere sümük gibi ıyh
Gözlerimi devirip " İyi peki nerede bu profesör? "
