5

2K 177 137
                                    

"Açıklayabilirim," dedim sırıtarak. Bakışlarım Dilan'ın arkasındaki Mattia'ya kaydığında başını anlatma der gibi salladı. Yutkunup tekrar Dilan'a baktım. "Açıklayamazmışım," dedim. Açıklasan da ne diyeceksin çok merak ediyorum.

Dilan başını hızla arkaya çevirdi. Mattia masum bir gülümseme ile ona el salladı. Dilan tekrar bana baktı. Gözleri karnıma kaydığında elini ağzına götürdü. Diğer eliyle bacağına vurdu. "Siktirrr! Sen hamilesin. Ben bunu nasıl fark edemedim? Bu çocuğun babası kim Azra?" Ben sana o kadar yeme dedim değil mi? Al işte rezil olduk elin İtalyanlarına.

"Hamile miyim? Babası mı kim?" dedim şaşkınlıkla. Elim istemsizce az önce  yediğim 17 dilim pizzanın ve 3 bardak kolanın etkisiyle şişen karnıma gitti. Rezil oluşuma gözlerimi devirdim. Elimi alnıma vurdum. Bence kafana sık.

"Bayılma sakın! Babasının kim olduğunu söyle hemen." Dilan'a ters ters baktım.

" Saçmalama Dilan, ne hamileliği ya?"

Dilan iki büyük adımla yanıma gelip kolumu tuttu. Elini karnımın üzerine koyup gözlerini kısarak karnıma baktı.
"En az 3 aylık var bu bebek. Bana bunu nasıl söylemezsin, " dediğinde Manuel kocaman bir kahkaha attı. Böyle dost düşman başına abovv.

Dilan'ın omzunun üstünden Manuel'e dik dik bakıp işaret ve orta parmağımı birleştirip boğazımı kesme işareti yaptığımda Manuel gülmeyi bırakıp bir anda ciddileşti. Ha şöyle adam ol.

Mattia ise gülmemek için alt dudağını ısırıyordu. Ona da gözlerimi kısarak baktığımda dudaklarını birbirine bastırıp bakışlarını tavana dikti. Al işte elin İtalyan oğlanlarına rezil olduk.

"Babası kim?" diye sordu Dilan ciddiyetle. Bana sırtını dönüp odada bulunan 3 adama göz gezdirdi. Koltukta oturan Manuel'in amcasına burun kıvırıp "Bu çok yaşlı ve senin tipin değil," dedi. Manuel'e bakıp "Bu da çok kaba ve tam bir öküz bu da senin ruhuna hitap eden birisi değil," dedi. Arıza da İngiltere düşesiydi ya. En son koltukta oturan ve gülmemek için kendini sıkan Mattia'ya bir süre bakıp tekrar bana döndü. Baş parmağıyla Mattia'yı göstererek "Şu esmer olan fena değilmiş. Lütfen babası o olsun, " dedi. Tövbe de lan. Biz Amerika'ya gidip Tom Holland'ı bulup kendimize aşık edeceğiz daha. Yok öyle bir şey. Sen öyle san.

İki elimle yüzümü sıvazlayıp "Ya sabır," dedim. Resmen elin İtalyan oğlanlarına rezil olmuştum. Tekrar Dilan'a baktığımda yüzünde eğlenen bir ifade vardı. "Pislik, bilerek yapıyorsun değil mi," dedim omzuna vururken.

Dilan yaramın olduğu omzuma bir tane geçirdi. "Sana az bile, hakettin sen. Lan 5 gündür yoksun ortada," dediğinde ben acıyla iki büklüm olmuştum. "Bir de bayıl istersen Azra," dedi eğlenerek. Şimdi bayılırsa görürsün Dilan aşkım.

Manuel'in amcası yanıma gelip kolumdan tutarak beni koltuğa oturttu.
"İyi misin?" diye sordu.

"İyiyim iyiyim. Sadece biraz acıdı," dedim Dilan'a bakarak.

"Yine de dikişlerini bir kontrol edeyim," diyen doktora başımı olur anlamında salladım.

Dilan ters ters bakarak yanıma geldi. "Ne dikişi be?" diye bağırdı. Gözleri omzuma takılı kaldığında dehşetle yüzüme baktı. "Kan mı o?" dedi yutkunarak. Omzuma kısa bir bakış atıp tekrar Dilan'a baktığımda gözleri yukarı doğru kaydı ve hızla yere düştü. Bir de bayıl istersen Dilan. Aaa bayıldı.

Derin bir nefes alıp alt dudağımı ısırdım. Şaşkınlıkla yerde yatan Dilan'a bakan herkesin bakışları bir süre sonra benim üzerimde durdu. Bakışlarımı Dilan'a çevirdim. "Kan tutuyor da kendisini," dedim. Uyandığında Dilan'ı kim tutacak acaba?

ARIZA'LI Azra İtalyan AbilerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin