Açıklama için zaten ayrı bir bölüm mevcut
Katılımlı etiketinde 1. sıradayız 16.08.21
Biyoloji etiketinde 1. sıradayız 16.08.21
Savunma etiketinde 2. sıradayız 16.08.21
Kimya etiketinde 3. sıradayız 16.08.21
Ayin etiketinde 7. sıradayız 16.08.21
Ders...
Saat 9'da "Heppinize selam!" diye bağırarak biyoloji sınıfına girdi Laura.
Saat 9'du, biyoloji sınıfındaki her şey toplanmış, dolaplar kilitlenmişti ve Profesör Laura mutluydu. Acaba kıyamet falan mı kopacaktı?
Laura masasının üstüne oturup üstündeki siyah kazak elbisenin yünleri ile oynamaya başladı.
"Derse başlamadan önce yanınızda değerli ve parlak ne varsa hepsini saklamanızı tavsiye ederim. Kaybolan ya da çalınan hiçbir şeyden ben sorumlu değilim."
Öğrenciler şaşkın şaşkın Laura'ya baktı ama birkaçı hemen üzerlerinde bulunan parlak şeyleri çıkarıp sakladılar.
"Pekalaaa," dedi Laura, "Dersimiz bu kadar geç çünkü bugün derste ağırlayacağımız konuklarımız maalesef erken kalkamıyorlar.
Laura "Eveet, karşınızda minik konuklarımız!" diye bağırdıktan sonra biyoloji sınıfının kapısı açıldı ve elinde bir çanta ile Rolf girdi.
"Minik konuklarımız?" diye Fısıldadı Helvacı Alisa Fan fini fon Melenia'nın kulağına doğru, Melenia ise kıkırdadı.
Rolf masanın yanına gidip çantayı bıraktı ve Laura'ya baktı, "Ne yapayım?"
"Aç. Aç da akılları başlarına gelsin." dedi Laura sırıtarak. Rolf çantayı açtı ve açtığı anda çantanın içinden 13 tane minik varlık fırlayıp odada gördükleri tüm parlak şeylere saldırmaya başladılar. 13 küçük yaratık tüm sınıfa dağılmış öğrencilerin eşyalarına saldırıyorlardı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aria küpesine yapışan yaratığı ittirmeye çalışırken bir yandan da bağırıyordu, "Seni küçük canavar burnuk! Bu 200 dolar! Sana kaptırmam!"
"EVET! EVET! Bunlar burnuk olur." dedi Laura burnuklardan birini eline alırken. Yaratığın karnını kaşımaya başlayınca burnuk çaldığı her şeyi çıkarmaya başladı. Bunu fark eden öğrenciler de burnukları yakalayıp aynı şeyi yaptılar ve sonrasında tatlı yaratıkları sevmeye başladılar.
Laura güldü, "Çok tatlılar değil mi? Her ne kadar çok haylazlık yapsalar da kendilerini sevdirmeyi başarıyorlar. Bazılarınızın anladığı gibi bundan sonra biyoloji derslerimizde fantastik canavarları inceleyeceğiz ve ne şanslısınız ki sevgilim dedesi gibi çılgın bir büyüzoolog yani her derste bu hayvanlardan en az birini misafir edebiliriz."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Şimdi biraz burnuklardan bahsedelim." dedi Rolf, "Burnuklar dış görünüş olarak ornitorenk ve köstebeğin karışımı gibidir.
Burnuklar, uzun burunlu, siyah ve kabarık postlu yaratıklardır. Parlak şeylere aşırı bir ilgileri vardır, bu yüzden hazine avları için muhteşem yaratıklardır. Ne yazık ki, eğer kapalı mekanlarda uzun süre kapalı kalırlarsa etrafta tahribata yol açarlar."
"Mesela," diye araya girdi Laura elindeki burnuğu göstererek, "Bu küçük yaratığı bir gün evimde tek başına bırakmam gerekmişti. Tüm evimi dağıtmış ve 3 kilo parlak eşyamı çalmıştı."
"Evet, sen de az kalsın onu akşam yemeği için pişiriyordun." diye karşılık verdi Rolf gülerek. Laura ise dudağını büzdü.
"Haayır. Bir kere tadı güzel değildir. ki onun yerine danayı tercih ederim."
Rolf gözlerini devirip kafasını iki yana sallarken devam etti, ama o sırada Laura'nın "O gözleri oyarım." Dediğini de duymuştu.
"Iıı, Eh. Evet. Neyse. Burnuklar, postları ve burunları nedeniyle kemirgenlere benzerler. Yerin altına doğru altı metreye varan derinliklere kazdıkları yuvalarında yaşayan Burnuklar Britanya’ya özgüdür. Bir doğumda sekiz – on yavru yavrularlar."
Laura ise devam etti.
"Bu küçük yaratıkların karnında bir kese vardır. -burada elini burnuğunun karnındaki keseye sokmuştu- İlk bakışta göründüğünden çok daha fazla şeyi bu kesede taşıyabilirler. Sanki Saptanamaz Genişletme Büyüsü varmış gibi çok sayıda obje bu keseye sığabilir. Benim çalınan 3 kilo eşyam da bunun kanıtı.
Doğası gereği nazik bir tür olan Burnuk, sahiplerine de bir bağlılık duygusu gösterebilir. Maalesef parlak objeleri ararken insanların eşyalarını kırıp dökebilirler. Bu yüzden evcil hayvan olarak beslenmesi pek uygun değildir ama ben 2 tane Rolf da 20 tane besliyor.
Burnuklar küçük pençelere sahip olsalar da tüm dünya sanki merdivenlerden yapılmış gibi tırmanabiliyor, yerde altın ararken bir domuzun yer elması araması misali altının kokusunu alabiliyorlar.
Ve ayrıca burnuklar akıllarını yönetebilen canlılardır. Yani yaptıklarının farkındalar. Yaptıkları hırsızlıkların insan dünyası için kötü olduğunun da farkında ama içten gelen güdüler yüzünden kendilerini engelleyemiyorlar. Aynı bir insanın kötü olduğunu bilmesine rağmen sinirlenince etrafına ya da kendisine zarar vermesi gibi."
Laura sözlerini bitirince ayağa kalkıp masalardan öğrencilerin sevdiği burnukları toplamaya ve Rolf'un çantasına koymaya başladı.
"Eğer çaldıkları bir şey varsa artık benimdir. Umrumda değil.