𝑩𝒆𝒏𝒍𝒊 𝒓𝒖̈𝒚𝒂𝒍𝒂𝒓, 𝑺𝒆𝒏𝒍𝒊 𝒓𝒖̈𝒚𝒂𝒍𝒂𝒓

565 46 144
                                    

Hiç bişey yokken yüzüne çarpan soğuk havayla bile depresyona girdiniz mi?

İşte bende o tür manyaklardan biriydim.
Tam 2 gündür sallanan geminin teras bölümünde ay'ın geceyi aydınlatmasını izliyodum

Alaca karanlığın arasında kaybolmuş gibi birinin beni bu ayazdan çekip almasını bekliyodum

Kalbim beynimden kopmuş gibi sanki canımı acıtmaya çalışıyodu. Az önce hiçbirşey yokken olduğu yerden fırlayacakmış gibi atarken şimdi ise hiç gücü kalmamış, halsiz, yorgun, üzgün, artık beni sal şeklinde yavaş atıyodu

Terasta tektim saat dakika vesaire hiçbirşeyi bilmezken herkesin vapurdaki odalarını almasıydı

Gece işi zahmetli olacağı için karşıya geldiğimiz gemiyi bırakıp turistik bir vapura binmiştik

Ülkü bu durumdan şikayet etmezken ben düştüğüm durumda pek memnun değildim

İçimdeki sıkıntılı nefesi dışarı verdiğim anda yüzüme çarpan rüzgarla birleşip yine yüzümü bulmuştu

Sıkıntılar, dertler, üzüntüler, acılar hepsini nasıl tam bıraktık, attık artık bir daha yaşamayacağız dediğimizde bize aynen bu şekilde geri dönüyolardı işte... Bıraktığımız anda daha çok yapışıyolardı

Herkes bizi anladığını söyler ama kimse anlamaz, anlayamaz bu dünyanın bir kuralıdır demi... Ne kadar içimizi döksek de, ne kadar ağlayarak konuşsakta, bazen mesaj yöntemi ile yazarak duygularımızı belli etsek de tek aldığımız cevap "anlıyorum" olur...
Hâlâ da öyle zaten

Aslında onların yerinde olunca da ne diyeceklerini bilmemeleri olur bazen sebep, anlamamak ama üzmemek için anladım konumunda dolaşmak

Herkesin vardır yanında onu dinleyen gözlerine bakan bir arkadaşı, veya sanal ortamda tanışıp gerçek arkadaşlarından bile yakın olup dertlerini açtığı dostu...

Yada herkesin gerçek sandığı ona sevgi gösterip dertlerine ortak olan omuzlarında besledikleri yılanları

Tabi kimse bilmez kimsenin yılanını, kimse haberdar değildir. Kendini tek tanımlayabilen insanlar ya gerçektir yada hayaldir, İşte bunu siz belirlersiniz ya... Ben belirleyemedim işte

Yıllardır, aylardır konuştuğum insanlar bana uzak davranırken ben hâlâ işleri vardır dedim

Hah, bu da benim aptallığım zaten... Sadece dost olabilmeye çalışmıştım ama yanıldım, tırnakları bile olamadım :")

Yanağımdan akan yaşı silerken dayandığım demirlikten uzaklaştım ve rüzgarın geldiği yöne dönerek saçlarımın serbest kalmasına izin verdim

Ülkü: Ne kadar durucaksın burda?

Bıkkınlıkla merdivenlerin en alt katından yorgun gözleriyle bana bakan Ülküye döndüm

Leya: Vapurdan inene kadar

gözlerini devirip yanıma gelirken cebimden çıkardığım toka ile saçlarımı toplamaya çalıştım ama beni hedef almış rüzgar buna izin vermedi

Ülkü: Al

Elinde uzattığı telefona göz atıp yerdeki minderin üstüne oturdum

Leya: Nerden yaptırdın onu?

Ülkü: Kaptan biz vapura geçmeden önce elimde oynadığımı görmüş yeni bir cam almış

 ℒ'ℯ𝓈𝓅𝓇𝒾𝓉 𝒟ℯ ℐ'ℯ𝓈𝓁𝒶𝓋𝒾ℯ𝓇Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin