𝑬𝒔𝒌𝒊𝒔𝒊 𝒈𝒊𝒃𝒊

726 57 156
                                    

Tuana

Gece saat 03:57
Yarım saat önce Leya'ların evinin önüne gelmiştik ama gördüğümüz manzara cehennemden bir kalıntıydı sanki

Defnenin bize gelir misin mesajının üstünden bir buçuk saat geçmiş biz ise en sonunda korkup gelmiştik

Neden mesaj yazdığını bilmiyorum ama alevlerin arasındayken neden bize yazdığını da merak etmiştim

Leya ve Defne şuan önümde söndürülmeye çalışılan patlama üzerine adı koyulan evin içindelerdi

Ülkü: T-Tuana bişey olmaz d-demi

Iki gözü iki çekme ağlayan Ülkü koluma tutunmuş yerde oturuyodu. Evin karşısından söndürülmesini izlerken ikimiz de harap olmuştuk, Ülkünün yanına oturup gözyaşlarını silmiştim ama sildiğim anda yerleri saniyesinde yeni gözyaşları ile doluyodu

Tuana: Sakin ol güzelim s-sağ salim çıkacaklar burdan bak inan

Ülküye moral vermeye çalışırken başarısız olduğumu biliyodum ama önce kendim sakinleşmeliydim. Gözyaşlarımı silmek için ayağa kalktığımda ellerini yanaklarıma koyup gözyaşlarımı silen Çağan ile karşılaştım

Tuana: Çağan

Onu görmemim sevinciyle kendimi kollarına atmıştım. Yanımda güçlü kalabilecek, düşersem beni kaldırabilecek biri varken istediğim kadar ağlayabilirdim sanırım

Çağan: Sakin ol birtanem

Çağanın göğüsüne kafamı koymuşken boşta kalan kolunu açmıştı. Açtığı anda Ülkü diğer tarafını doldurmuş ve ağlamaya devam etmişti.

Çağan: Tamam kızlar sakin olun lütfen

Esat: DEFNEE!- Defne!- Defne nerde kızlar!- Nerde! - İyimi!- Nasıl!- Korkmuşmu!- Ağlıyomu!- Nerde Defne!- DEFNEEEEE!

Esatın haykırışları mahalleyi kaplarken Ülkünün de ağlaması çoğaldı. Titreyen ellerini saçlarının arasından geçirirken alevlere sulu gözleriyle bakıyodu Esat.

Ülkü Çağanın kollarından ayrılıp Esatın sinirle önünde durduğumuz binanın duvarlarına vuran ellerinin önüne geçmiş onu durdurmuştu, tek kelime konuşmasına izin vermeden sarılmıştı Esata, onların halini izlerken saçlarıma öpücük konduran Çağana dönmüş güç almaya çalışmıştım

İtfaiye çalışanlarının koşuşturmasıyla alevlerin üst kattaki perdeler yüzünden biraz daha yükseldiğini anlamıştık

Çağan: Esat gitmemiz gerek!

Çağanın sesi zor duyuluyodu

Çağan: ESAT!

Ve Çağanın omuzunda bir el belirdi

Özgür: Tuanayı götür ben alırım onları

Özgürün yanımızdan ayrılmasıyla Çağanın beni elimden tutup çekiştirmesi bir oldu. İki kız kardeşimi arkamda bırakırken göz yaşlarım da yeniden kendini salmıştı

 ℒ'ℯ𝓈𝓅𝓇𝒾𝓉 𝒟ℯ ℐ'ℯ𝓈𝓁𝒶𝓋𝒾ℯ𝓇Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin