≈BÖLÜM 17≈

187 22 34
                                    

*satır arası yorumları eksik etmeyelim lütfen:-)

°°°

"Anne?"

Gözlerimi annemden yerde yatan babama çevirdim. Annem yere çökmüş elinde kanlı bir bıçak vardı. Donuk bakışlarla babama bakıyordu.

Koşarak annemin yanına gittim yüzünü kendime döndürmeye çalışsam da dönmedi.

Arslan mutfağa gitmiş su getirmişti.

Ne hissedeceğimi ne yapacağımı bilmiyordum. Babama üzülmeli miydim?

Elbette hayır!

Ama merak ettiğim bir şey vardı burada ne olmuştu? Annem asla bunu yapacak bir kadın değildi!

Anneme zorla bir yudum su verdikten sonra yüzünü hafif tokatladım şoktan bir türlü çıkamıyordu.

"Annem kendine gel ne olur kendine gel."

Sesimi duyunca annemin donuk bakışları bana kaydı gözlerinde birikmiş yaşlar akmaya başladı.

"Be-ben öldürmek ..."

"Şşh! Biliyorum annem tamam sakinleş ve bize ne olduğunu anlat."

"B-bana saldırdı. Beni öldürecekti! Elinde başka bir bıçak vardı. O yapmadan ben yaptım. Ben yapmasam o beni öldürecekti." Yüzünü tekrar babama çevirdi.

"Öldürecekti... O beni öldürecekti öldürecekti." Diye durmadan konuştu. Ben de ağlamaya başladım anneme sarıldım. Arslan'ın eline telefonu aldığını gördüm hemen yanına gittim.

"K-kimi arıyorsun Arslan?"

"Polisi arıyorum."

Hemen elindeki telefona atıldım ve arkama sakladım.

"Olmaz Arslan olmaz ararsan annemi alırlar onu tutuklarlar!"  Yüzümü avuçlarının arasına aldı boyuma yetişmek için kafasını eğdi.

"Yüsra'm olmaz aramamız gerekiyor."

"Hayır! Aramayacaksın annemi alırlar hapse atarlar."

"Söz veriyorum bir şey olmayacak. Zaten nefsi müdafaa hiç bir şey olmayacak. Asıl aramazsak suçlu durumuna düşer."

Arslan'ın kolları arasında çıktım ve bir kaç adım uzaklaştım. Kafamı sağa sola salladım. Olmaz aramamalı annem orada yapamazdı. Ona inanmazlardı bu yeni dünya düzeninde adalet yoktu! Suçluyu değil masumu hapse atıyorlardı. Benim annem orada kalamazdı yaşayamazdı!

Arslan tekrar yanıma geldi bana sarıldı kafamın üzerine bir öpücük bıraktı geriye çekilip tekrar yüzümü avuçlarının arasına aldı.

"Yapma Yüsra bak aramadığımız her dakika annenin aleyhine. Hem ben ona bir şey olmasına izin verir miyim? Sen bana güvenmiyor musun?"

Yavaş yavaş sakinleştim doğruyu söylüyordu o hem benim hem Arslan'ın annesi o annemi orada bırakmazdı kurtarırdı. Kafamı olumlu anlamda salladım teslimiyetle telefonu ona uzattım elimden aldı şakağıma bir öpücük bırakıp arkasını döndü ve birilerini aradı.

Annemin yanına gittim tekrardan yanına oturdum.

"Annem bak şimdi Arslan polisle konuşuyor gelecek ve her şey yoluna girecek tamam mı? Sana bir şey olmasına asla izin vermeyiz biz."

Annem bana hiç bir cevap vermedi hala bıraktığım gibi duruyordu. Babama gözlerini dikmiş ağlıyordu.

Yaklaşık yarım saat sonra siren sesleri evin içini doldurdu. Arslan hemen polislerin yanına giderek onlarla konuştu. Bir kadın polis ve başka bir kadın bize yaklaştı polis olan eline eldiven taktı ve çatık kaşlarla etrafa baktı diğeri ise hafif tebessümle direkt olarak bize baktı.

~MAĞMUM~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin