"Bana gel."
-Lucas-
Huzur içinde yat kelimesi benim için tamamen imkansızdı. O an anladım. Pan var olduğu sürece de bu kavram benim için bu kötü bir şakadan ibaret olacaktı. Sonuçta kendi gerçekliğimden kaçamazdım , kendi arkadaşlarımdan. Arkadaşlık... Ölmek varlıkları yumuşatıyor mu ne? Bu zamana kadar Panla efendi-köle ilişkimizi adamakıllı korumuş , sınırlarını belirlemiştik. Şimdi ne olmuştu böyle birdenbire ? Kıymetlim lafları felan...
-"Sana ihtiyacım var."
Pff. Tabiki de var , bensiz arkanı kim toplayacak tanrı serserisi seni. Eline uzanıyorum ve karanlık parçalanıyor. Pan hakkımda herşeyi bildiğini sanıyor. Belki de biliyor, tek bir şey hariç.
...
Öğürerek doğruluyorum. Başımda bekleyen sulugözleri seçmem uzun sürmüyor. Lilith'in gözleri kızarmış , Gary'nin sümüğü akıyor , ew biri ona bunu söylemeliydi. Pan ise... Her zamanki halinden biraz daha fazla tuhaf diyelim...
-"Kimse beni dudağımdan öpmedi umarım?"
Lilith ile Gary üstüme atlarken Pan kahkaha atıyor.
Az ötede yatan Minator'un gövdesine bakıyorum.
-"Haklıymışsın Pan." diyorum. "Menüde biftek varmış."
------
Selamlar herkese. Uzun bir aradan sonra yeni bölüm ile karşınızdayım. Bölümü bu kadar kısa tutmamın nedeni aslında sizinle iletişime geçmek. Günlük rutinim oldukça yoğun ve kitabı hala takip eden olup olmadığını bilmiyorum. Bu yüzden eğer istek varsa düzenli bir şekilde yazmaya devam edeceğim. Lütfen yorum kısmında yeni bölüm gelmesini isteyip istemediğinizi belirtin :)
