Ay Ve Zambağın Gücü

D Ö R T

Selamm ;)

Gençler oy ve yorumlarımızı esirgemeyelim lütfen... Çok azlar.

İyii okumalarrrrrrr 💞

~~🤍🖤~~

Bir süre yatakta boş boş döndükten sonra uyuuyamayacağımı anlayıp ayaklandım.

Sessizce odamın kapısını çekip salona geçtim. Kimse yoktu kendi odalarına geçmiş olmalıydılar. Bir süre boş boş salonu inceleyip kayda değer birşey olmadığına karar verdim.

Mutfağa geçip dolabı açtım. Çok çok doluydu. Oktay her şeyi düşünmüş ve hiçbir masraftan kaçınmamıştı. Yemek yapmaya karar verip malzemeleri tezgaha koymaya başladım. Ne severlerdi bilmiyordum ki.

Kafama göre yapmaya karar verip börek açmaya karar verdim. En azından beni bir süre oyalardı.

Böreği fırına atıp o olana kadar hazır pudinglerden birini yaptım. Salonda küçük bir masa vardı birde mutfaktaki ada tezgahında sandalyeler. Mutfağa kurucaktım sofrayı.

Ada tezgahını silmek için döndüğümde beni izleyen Akay'ı görmeyi beklemiyordum. Panikle geriye doğru sendelediğimde oda panikledi. Yakalanmaktan utanmış bir şekilde başını önüne eğdi.

"Korkuttun beni." Onu rahatlatmak için hafif alayla söylemiştim. Başını kaldırıp gözlerime baktı.

"Özür dilerim. B-Ben susadım ondan gelmiştim."

"Senin evin burası. Çekinme Akay. Susadıysan al ve iç." Başını sallayıp ada tezgahındaki bardağa su doldurdu. Rahatsız olmasın diye ona dönmezken kapları yıkıyordum. Tek ses su sesiydi

"Bizi seviyor musun?" Aniden gelen sorusuyla suyu kapatıp ona döndüm.

"Seviyorum." Dedim ellerimi yumruk yaparak. Kalbim acımaya başlamıştı. "Ama sevmek nedir bilmiyorum Akay. Benim şu hayattaki tek değerlim Betüldü. Öldü oda. Sizden başka kimsem yok."

Kararsızca bana bakarken elimi tuttu. "Bırakmam ben seni. Korkma biz varız."

"Siz varsınız." Dedim uzun zaman sonra ilk defa içten bir şekilde gülümserken.

~~🤍🖤~~

Akay bana hiçbir şey demeden mutfaktan çıkmıştı. Bu dengesiz halleri çok komiğime gidiyordu. Sanırım benimle konuşmak onun için cidden zordu.

"Oha!" Dedi mutfağa falan Barın. "Sanrı görüyorum hatta kokusunu bile duyuyorum sanmıştım. Börek mi o?" Dedi yanıma gelirken. Gülerek başımı salladım. "Kıymalı hemde."

"Allah'ım rüyadaysam uyandığımda öleyim nolur." Tepsiye yönelicekken önünden çektim.

"Sıcak daha. Hem yeni uyanmışsın git elini yüzünü yıka. Tabaklara koyayım bende."

Yanaklarını şişirip kötü kötü baktı bana. "Yıkadım yüzümü?" Ters sesiyle kıkırdadım. Uykulu hali kesinlikle çok tatlıydı.

"Çapaklarını görebiliyorum." Şaşkınlıktan ağzı iki metre açıldı ve hızlı hızlı gözlerini kırpıştırdı.

"Diyene bak! Bende senin kokunu iki metre öteden alabiliyorum. Çok pis kokuyorsun ölü fare gibi git duş al!"

"Hadi ve ordan! Mis gibi kokarım ben!"

"Tabi tabii çalı süpürgesine dönmüş saçların. En son ne zaman yıkadın? 2. Selim seferden döndüğünde mi?"