Because being comfortable meant she might lower her guard, and she could not let that happen.
(Çünkü rahat olmak, gardını indirebileceği anlamına geliyordu ve bunun olmasına izin veremezdi.)
"Ayağıma basıyorsun!!"dedi Pansy bağırarak, küçük tünelde 5 kişi yürümek epey zordu. Blaise hafifçe omuzlarını kaldırıp:
"Üzgünüm!" dedi. Aslında değildi, hızlanması için yapmıştı. Tom en önde elinde asayla ışık tutuyor ve yolu gösteriyordu. Aslında bu yolu ona Valencia öğretmişti, beraber Hogsmeade'e gizlice buradan giriyorlardı. Güzel anlardı..
"Demek Riddle'ı köye böyle soktun ha Jones?" dedi Malfoy kafasını eğerek. Özenle yaptığı saçlarının çamur olması onu epey rahatsız ediyordu.
Valencia yürümeye devam ederken arkasındaki Malfoy'a döndü."Evet! 2 kişi daha kolaydı!" Etraf toz topraktı ve oksijen giderek azalıyordu. Hepsi bu durumdan rahatsızdı yine de okul etrafında cisimlenemeyeceklerini çok iyi biliyorlardı. Tek seçenek Hogsmeade'di.
En zor kısımsa merdivendi. Yüzlerce basamak vardı ve 5 kişinin aynı anda aynı hızla çıkması imkansızdı.
"98?" diye mırıldandı Blaise, daha önce ikilinin yaptığı gibi basamakları sayıyordu.
Valencia duyar duymaz tekrar kafasını çevirip yüzüne şakayla bilmiş bir tavır takındı.
"Hah! Ben 113'te kalmıştım!" Tam önünde olan Tom arkasını dönmeden sohbete katıldı.
"136. Eğer Valencia konuşmayıp kafamı karıştırmasaydı eminim ki hepsini sayardım."
"Ben bilemiyorsam kimse bilemez!" dedi Valencia gülerek, onunla aynı anda Tom'da cümleye girdi.
"'Ben bilemiyorsam kimse bilemez.' Böyle diyeceğini biliyordum." Valencia ve ikisi gülüşüp basamakları çıkmaya devam etti. Draco kaşlarını çatmıştı.
"Basamakları nasıl sayabildiniz? Ben öyle susadım ki tek düşünebildiğim buradan çıkmak."
"Ben daha önce saymıştım." dedi Tom ve adımlarını hızlandırıp biraz uzaklaştı, bunun üzerine Valencia kıkırdadı. Draco bozulmuştu. Beraber anıları olmasını kıskanıyordu, aslında onların da olmak üzereydi ama kendi aptallığı ile her şeyi mahvetmişti.
"Hey Valencia! Baksana ayağım 2 gün önce sargıdan çıktı, bu basamakları bile çıkabiliyorsam bence dans etmek bebek oyuncağı olur." diye araya girdi, Valencia kafasını çevirip onunla konuşmaya başladı.
"Ah evet! Senin adına sevindim." konunun nereye geleceğini anlayıp uzatmaya çalışıyordu.
"Yani.. Demek istediğimi anlıyor musun?"
"Baloda dans edebileceğin için mutlusun?"
"Hayır, diyorum ki beraber gidebiliriz." Bu sırada Tom kapıya ulaşmıştı, Valencia ise hâlâ önüne bakmadığı için kafasını çarpmak üzereydi, ta ki Tom elini tavana koyana kadar. Bu sayede kafası Tom'un eline gelmiş ve canının yanmasından kurtulmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hırs (Tom Riddle)
FantasyAralarındaki çekimi gizlemeyecek kadar cesaretli, bir adım bile yaklaşamayacak kadar korkak iki insanın hikayesi.. ~ Hogwarts'ın Bilinmeyenleri - 5 Yıldız. Ya da gizlenenleri mi desem..? Aslında çoğu kişi biliyordu bizi, bir zamanlar gazetelerde adı...