Bölüm Altı

13 5 23
                                    

Kapı çaldığında Yuchan küçüğü kucağına alarak koşar adım ilerledi. Kimin geldiğini biliyordu ve bu zilin zorlu bir günün işaretçisi olduğunuda. Kapıyı açmadan saniyeler önce bile dışarıdan gelen tartışmayı duyabiliyordu. Eğer duyduğu ses Byeongkwan'a aitse Yuchan yanmış gibi görünüyordu.

"Benden sonra o mu gerçekten? Bu Maseratiden inip eşeğe binmek gibi bir şey Sehyoon." Diyerek açılan kapıdan içeri daldı Byeongkwan. Başka tek kelime etmeden Yuchan'ın kucağındaki küçüğü alıp kokusunu içine çekerek öptü ve salona doğru geçti. Sehyoon ise Yuchan'a bakarak arkasından göz devirdi. Kwan ve yokmuş gibi davrandığı kıskançlıkları yorucuydu.

"Hoşgeldiniz." Şirkette Joy ile konuşurken, kısada olsa tanışmalarının verdiği cesaretle gülümseyerek Sehyoon'a selam verip aynı karşılığı aldığında Byeongkwan'ın keskin bakışları onu buldu. Patronu onun yersiz kıskançlıklarından önceden bahsettiği için aldırış etmemişti. "Hala burada olduğuna göre bizim inatçı keçi seni işe almış." Dedi Sehyoon keyifle. Bir eli cebinde koltuğun köşesine yaslanmış Yuchan'ı süzüyordu. Donghun'un şirkette boş itirazlarda bulunduğunu biliyordu. Yuchan'ı çaktırmamaya çalışsada o da sevmişti ama Sehyoon kaç yıllık arkadaşıydı, bunu anlamamak için kör olmak gerekirdi.

"Bu sabah kabul edildim." Diye karşılık verdi Yuchan neşeyle. Bu işi kaybetse ne yapardı bilemiyordu. İkilinin karşılıklı sohbetleri ise çoktan  Kwan'ın radarına girmişti. "Sen yeni bakıcı mısın?" Oturduğu yerde küçüğün sırtını okşarken umursamazca sormuştu, hemen ardından Yuchan'ı o da baştan aşağıya süzdü. Güzeldi, bir manken kadar güzeldi. En azından Sehyoon'un yeni sevgilisine bin basardı. Bu dikkat çekici görüntüsüyse Kwan'ın hoşuna gitmemişti. Gidip podyumlarda boy göstermeliydi, burada çocuk bakması aptallıktı.

"E-evet." Diyebildi Yuchan zorla. Byeongkwan'ın tavrı sesinin titremesine sebep olmuştu. Onunla anlaşmak sandığından da zor olacak gibi görünüyordu. "Nerde yaşıyorsun? Daha önce çocuk baktın mı? Okudun mu? Kimlerdensin?" Ardarda sorularını yöneltti Kwan, onu köşeye sıkıştırmaya çalışıyordu. Yuchan kısa bir an nefesinin kesildiğini hissetti, karşısındaki adam onu geriyordu. Kapı dışarı edecekmiş gibi bakıyordu.

"Neden nüfusuna mı alacaksın? O didikçi gözlerini hemen yeni bakıcımın üzerinden çek Kwan. Merak etme Yuchan sevgiline bakacak kadar aptal değil, bu yüzden işe aldım." Merdivenlerden gelen ses ve gözüne çarpan patronuyla rahat bir nefes aldı Yuchan. Donghun'un arkadaşı yüzünden yeterince köşeye sıkışmıştı.

"Ne alakası var Hun, ayrıca Sehyoon benim sevgilim değil. Yani artık değil, o şansını çoktan kaybetti. Ayrıca zevksiz yeni birisini bulmuş." Göz devirip Sehyoon'a baktı, sadece sırıtıyordu ve bu sinir bozucuydu. Donghun arkadaşına yaklaştı, yeğenini kucakladı ve Yuchan'ın kollarına geri bıraktı. Kendisini koltuklara attığında alayla sırıtıyordu. Ne söylerse söylesin Sehyoon onun tek ilgi alanıydı, kimseyi kandıramazdı.

"Ya evet siz bunu külahıma anlatın ama Pan'ın olmadığı bir yerde. Yeğenimin yalanın ne olduğunu öğrenmesini istemiyorum." Dediğinde Yuchan dikildiği köşeden istemeden kıkırdadı, bu Byeongkwan daha çok kızdırsada elinde değildi. "Normalde seni haşlardım ama adını yeni öğrendiğim küçüğüme odaklanacağım Sayın Lee." Daha fazla konuşursan dilini kopartırım dermiş gibi bakıyordu Kwan ama hak etmişti. Sonuçta ayrıldığını sandığı birini kıskanmaya hakkı yoktu. "Çok korktum." Alayla söyledi Donghun. "Uğraşma şununla, sonra bana sarıyor." Dedi Sehyoon gülümseyerek.

"İkiniz de elimde kalacaksınız beyler."  Baş parmağını boğazına dayayıp öldünüz hareketi yaptı. "Şimdi konumuza dönelim. Neden Pan?" Merakla açtı gözlerini, Donghun'un bu kadar kolay isim bulabileceğini düşünmemişti. "Çünkü seviyorum, ona yakışacağını düşündüm." Diye geçiştirdi Donghun.

Strange LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin