BROWNİ ~Woosan

24

Kollarımın arasındaki bedenin kıpırdamasıyla ona daha da sarıldım.

"Sannie uyan artık sıkıldım" bu sesi sonsuza kadar duymak istiyorum.

"Biraz daha uyuyalım Woo lütfen" bu sefer kollarımın arasından çıktı.

"Olmaz hadi kalk. Kahvaltı yapalım çok acıktım" ben de ama bil bakalım neye ?

"Tamam ben seni doyurayım" deyip Woo'yu altıma aldım.

"San totom acıyor artık ne azgın çıktın ya! Çekil üstümden hadi" ay kıyamam yavruma.

"Krem sürdün mü? Yoksa alırım hemen"

"Ay sana ne benim totomdan San. Ben hallediyorum merak etme" dudağını öpüp üstünden kalktım.

"Tamam ben banyodayım"
.
.
.
.
.

"Woo bu koku ne?" mutfak çok kötü kokuyordu. Woo'yla Yeosang ise tavanın başında duruyorlardı.

"Yeosang yaktı yemeği tekrar pişiriyoruz" tabi bunları söylerken Yeo Woo'ya ölümcül bakışlarını atıyordu.

"Yağ dökmem gerektiğini söyleseydin yakmazdım"

Yeosang'ın koluna sarılıp "Ay ne beceriklisin yerim seni" dedim. Tabi Woo hemen koluma vurdu.

"Mesafeli olun biraz. Yoksa San gece kendi odana gidersin" bu riski göze alamayıp hemen uzaklaştım.

"Ya siz niye beraber yatıyorsunuz? Sizin yüzünüzden düzenimiz bozuldu. Yunho da horluyor biz çekiyoruz"

"İyi olmuş lan. Kaç yıldır ben çekiyordum biraz da siz dinleyin" 2 haftada dırdıra başladılar. Daha yolun başındalar...

Woo Yeo'ya arkasından sarılıp "Yeo sana bir sır vereceğim. Biz San'la artık beraber kalacağız. Yunho'yla size iyi yatmalar" dedi ve arkasına bakmadan koştu.

Yeo'nun beni döveceğinden korkup ben de çıktım hemen mutfaktan.

Odaya girdiğimde Woo tişörtünü çıkartıyordu.

"Tam zamanında girmişim. Bence yenisi giyene kadar biraz bekle bebeğim" dedim ve belinden tutup kendime çektim.

"Hmm neden?"

"Şu an seni öpmek istiyorum ve biraz ileri gidebiliriz gibi gözüküyor" boynunu küçük küçük öpmeye başladım.

Kafasını yana yatırıp bana yardımcı oldu. "Tamam biraz yaramazlıktan zarar gelmez" dedi ve dudaklarımızı birleştirdi.

Şarkı
Camila Cabello - Quiet