27

117 8 52
                                    

I'M BACK BITCHES

"Yah Sihyeon beni bekle" Peşimden dolaşan Minho'ya göz devirip yürümeye devam ettim. Şu "ketçap" olayından beri onunla konuşmuyordum.

"Ya Sihyeon salak salak trip atmasana!" Minho'nun sinirli çıkan sesiyle ona döndüm. Salak mı olmuştum şimdi? Bir kızı sevgilimin dudağına yapışmak üzere yakaladığım için salak oluyordum yani?

"Salak salak mı?" Minho'nun ona dönmemi beklemediği yüzünden belli oluyordu. O sessiz kalırken konuşmaya devam ettim.

"Sence ben salak salak mı trip atıyorum Minho? Kız resmen seni öpecekti! "

"Öyle demek istemedim. Ayrıca sen gelmesen ben zaten kıza durmasını söyleyecektim!" Onunla daha fazla konuşmak istemediğim için arkamı dönüp adımlarımı hızlandırdım. Evime az kalmıştı zaten., Minho da ben eve girince peşimi bırakırdı.

"Eve kadar peşimden mi geleceksin? Git artık." Dedim ona dönmeden.

"Evet." Sesi biraz sert çıkmıştı. Sinirli olduğu anlaşılıyordu, ama umrumda değil.

Sonunda evin olduğu sokağa girdiğimde çantamdan anahtarımı çıkardım ve kapıyı açtım. Minho'nun bana el sallamasına kayıtsız kalamadım ve bende hafifçe el sallayıp eve girdim. Ayakkabılarımı çıkarıp odama girdim ve çantamı yatağa fırlattım. Teyzem büyük ihtimalle hala işteydi, eve benden iki saat sonra falan gelirdi.

Telefonumu montumun cebinden çıkarıp Minho'nun ismine tıkladım. Ve eve gidince bana yazmasına dair kısa bir mesaj atıp telefonu yatağıma fırlattım. Önce montumu sonra da formamı çıkarıp pijamalarımı giydim ve yatağıma yayıldım. Telefonda boş boş gezinmekten sıkılıp mutfağa gittim ve kendime yiyecek bir şeyler hazırlamaya başladım.

Dolaptan iki tane ramen çıkarıp tezgaha koydum ve su kaynatıcısına su koydum. Suyun kaynamasını beklerken kızların görüntülü aramasını cevaplayıp telefonu tezgaha koydum.

"Ne var?" Dedim kaynamış suyu ramenin içine koyarken.

"Kız saçaklı Sihyeon barıştın mı Minhoyla?" Yiren yatağında yayılmış bir şekildeyken sordu.

"Hayır. Sürünsün biraz."

"Kız yazık ayol."

"Sınıftaki bi çocuğu ajan tutmuş diyolar." Aisha'nın dediğiyle rameni karıştırmayı bırakıp telefona döndüm.

"Neee?"

"Senin ne yaptığını söylemesine karşılık çocuğa para veriyormuş."

"Ay ben şok!"

"Bu suç!" Dedim yaptığım pisliği temizlerken.

"Ay götüm! Sen sanki farklı boksun."

"Zamanında Niki'yi ajan tutan ben miydim yarram?"

"Karıştırmayın orları."

"Al işte tam bulmuşlar birbirlerini." Dedi Serim tuvaletteyken. Şaka değil, ciddi ciddi tuvaletteydi.

"Serim tamam birbirimizden bişey saklamayacağız falan diyoruz da senin sıçtığın boku da görmek zorunda değiliz amk!" Dedi Mia azarlar bir biçimde. Serim gülerken Jiwon unnie de Mia'ya destek verdi.

"Of evet, kapat şu kameranı." Onlara gülerken üstten arama düşünce telefona yaklaşıp kimin aradığına baktım.

"Teyzem arıyor, görüşürüz sürtükler" dedim ve cevap vermelerini beklemeden telefonu kapattım.  Teyzemi geri arayıp telefonu kulağıma götürdüm.

"Efendim teyze?"

"Lee Mina'nın yeğeni sizsiniz değil mi?" Telefondan teyzemin yerine başka bir kadının sesi gelince kaşlarımı çattım.

"Evet benim,siz kimsiniz?"

"Teyzeniz iş sırasında rahatsızlandı. Şuan hastanede."

"Ne?"

...

Oh oh kaos oh oh ohhhh mğhmm

Yeter bu kadar güldüğünuz azicik aglayin diye hastaneli bölümler yazicam ahahayt.

Kudurun

Oy ve yorum atmayı unutmayın cicişler💋

Ovvua💅💃✌👋

👋🐢🎵MARABA👋🐢🎵|Sihyeon+MinhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin