ÜVEY ABİMİN TAKINTISI

DARBE

Ağlamaktan gözlerim davul gibi olmuştu. Doğu resmen ellinci kere arıyordu, dayanamadım ve telefonumu uçuş moduna aldım. Nil'in bana verdiği mendille burnumu sildim ve ağlamaya devam ettim.

"Kızım, yeter ağladın. Onlar şerefsizse sen ne yapacaksın?"

"Nil, resmen yatmışlar. Üstelik Doğu içkili bile değildi." Hıçkırdım. 

Onların evindeydim. "Şimdi eve nasıl döneceğim ben?"

"Burada kal, nasılsa yarın hafta sonu," dedi Ela. "Ay şimdi de beni arıyor."

Aldım ve telefonunu kapattım. 

"Beni arıyor," dedi Nil. "sen zahmet etme, ben kapatırım."

"Kapatma, Atlas'ı ara. Doğu'nun yanına gidecekti. Çaktırmasın ama," dedim burnumu sümkürdükten sonra.

"Tamam." Atlas'ı aradı ve bir süre konuştu, telefonu kapattı. 

göz yaşlarımı sildim. "ne diyor?"

"Doğu inkar ediyormuş, bir şey yapmadım diyormuş."

"Bir şey yapmadıysa o yatakta çıplak bir vaziyette ne yapıyordu?" diye bağırdım. "Beni aptal mı sanıyor?" Kafamı yastığa gömdüm ve hıçkıra hıçkıra ağladım. Ela zorla kafamı kaldırdı.

"Kızım boğacaksın kendini, ağlama artık. Hayır Merve'yi biliyoruz da Doğu'dan hiç beklemezdim."

"İki yavşadı diye hemen yattı kızla, yuh yani," dedi Nil.

"Aramız bozuktu, demek bunları bahane edip bilerek bozmuş. Sıkılmış benden."

"O hep kıskançtı Talya, ama madem seni aldattı kendini yıpratma."

Kapı resmen yumruklanmaya başladı. Koşarak balkona çıktık ve aşağı baktık. Doğu kapıdaydı, kapıyı kıracaktı resmen. "Aç kapıyı Talya," diye bağırdı. "Aç konuşacağız! Beni dinlemeden her şeyi silip atamazsın! Aç dedim!"

"Defol git Doğu. O kızın koynuna git, yarıda kalmıştı zaten."

"Hatırlamıyorum diyorum kızım, bana ne yaptıysa bilmiyorum. Sigara içmeye kapıya çıktım, gerisini hatırlamıyorum."

"Sarhoş bile değildin Doğu, nasıl hatırlamıyorsun. Yatmışsınız işte, daha ne olsun? Bana yalan söyleme! Defol dedim, kendini daha fazla rezil etme."

"Talya, yemin ediyorum hatırlamıyorum. Yemin ediyorum."

"Bir de yemin ediyorsun, defol dedim Doğu! Defol!" İçeri girdim ve balkonun kapısını kapattım. Ağlamam iyice arttı, nefesi bile zor alıyordum. "Hala inkar ediyor, alkol bile kokmuyordu ki Doğu kolay kolay sarhoş olabilen birisi değil. Eğer sarhoş olsaydı zil zurna alkol kokması gerekiyordu. İnanamıyorum, gerçekten bunu yaptığına inanamıyorum."

Kızlar saatlerce beni teselli etmeye çalıştılar, nihayet biraz sakinleştiğimde kapı bir kez daha çalındı. Bu kez Mert gelmişti. 

"Ne var?" dedim burnumu çekerek. 

"Talya, ikizim adına özür dilerim. Gerçekten böyle bir şey yapacağını tahmin bile edemezdim."

"Onun ne suçu var ki? Doğu istemese yapmazdı, Merve beni ilgilendirmiyor."

O sırada arkadan başka bir adam geldi. "O kim?" dedim yanımıza yaklaşırken.

"Ev sahibi," dedi Nil dudağını ısırarak.

"Bu ne gürültü?" dedi yaşlı adam. "Kapınıza biri dayanmış, kapıları yumruklamış. Bütün komşular şikayetçi, polisi arayacaklardı da ben zor durdurdum."