Her şey yeni başlıyordu bizim için. Hayatımız bir değişim içindeydi sanki. Lise ve ilkokul kadar heyecanlı olmasa da okula attığımız ilk adım çok farklıydı. Üniversitenin çok farklı olduğunu ilk gün anlamıştım zaten. İnsanlar sanki birbirine tanır gibi bakıyordu. Her şey ciddileşiyordu ve bu ihtiyacımız olan bir şeydi.
" Halit'e burası neresi lan" der gibi bakmıştım.
Dudaklarını hafif bükerek cevabını vermişti sanki bana
Yaklaşık 15 dakikalık bir otobüs yolcuğunun sonunda eve ulaşmıştık. Ev büyük bir sorundu bizim için.
Şimdiye kadar yemek yapmamış , çamaşır , bulaşık yıkamamış iki insan nasıl yaşardı ki bir evde. Bunun cevabını gün geçtikçe alacağımızı tahmin ediyordum. Ama çok eğlenceli olmaz mıydı ? Sabahlara kadar arkadaşlarla oturmak, eğlenmek, sohbet etmek çok güzel bizim için çok güzel düşüncelerdi. Hayallerin ufkundayken bir an Halit'in sesiyle irkildim.
" Onur ne yiycez biz ? " demişti çaresizce.
"Sen ekmek al gel bende bişeler hazırlarım" diyerek başımdan savmıştım.
Ne yapıyım derken tabi ki öğrenci evlerinin vazgeçilmezi olan makarna gelmişti aklıma. Suyu tencereye koyduktan sonra ocağın altını yakmıştım. Makarnayı ararken zil çaldı. Ne kadar çabuk geldi diye düşünürken yavaş adımlarla kapıya yöneldim.
Kapıyı açar açmaz ;
"Makarna yapıy "
Karşımda 70 - 80 yaşlarında bir adam görmem sözümü bitirmeme engel olmuştu. Eski bir ayakkabı ve kahverengi paltosu ve aynı renkte bir şapkası vardı. Saçlarının seyrekliğine karşı sakalların yoğunluğu dikkatimi çekmişti. Gayet dinç gözükmesine rağmen elinde bir baston vardı. Yüzünde belli belirsiz bir ifade ile bana bakarken ;
"Buyur amca" dedim.
" Ben yan komşunuz " dedi bana , hiç istifini bozmadan.
Benim konuşmama fırsat vermeden konuşmaya devam etti .
" Hoşgeldiniz kendinize dikkat edin" diyerek yavaş adımlarla uzaklaştı.
Hemen ardından Halit geldi.
"İyi misin yüzün kızarmış " dedi bana.
Ben hiçbir şeyin farkında değilim halbu ki ...
Amcanın dediklerini korkulu ve hafif titrek bir sesle anlatıyordum. Halit'in bana dediği tek şey sus ve makarnayı koy demeseydi. Yemeğe oturduk. Yemeği yedikten sonra tabakları kaldırdık ve televizyon izlemeye başladık. Ortam sessizliğe bürünmüştü ve bu sessizlik hoşuma gitmiyordu. Sürekli amcanın dedikleri aklıma geliyordu. İçerden gelen küçük çıtırtıyla irkildim ve Halit'e sesi duydun mu diye seslendim. Alaycı bir tavır ile ;
" Kedidir oğlum " diyerek odasına gitti.
Ben hala amcanın kendinizi dikkat edin diyişini düşünüyordum. Ölmeyi unutmuş o amca bana neden böyle bir şey demişti.Bende televizyona kapatarak odama gittim. Dualara okuya okuya uyumaya çalışıyordum. Ama bu benim için bir hayli zordu.
Bütün uğraşlardan sonra uyumayı başarmıştım. Kalktığımda sabah güneşin yeni doğduğu saatlerdi ve uykumu alamamıştım. Yataktan ağır hareketlerle kalktım ve istemsizce Halit'in odasına gittim. Kafamı kapının aralığından uzattığım da Halit'in uyuduğunu gördüm. Bu arada evin içinden bana doğru yaklaşan ayak seslerini duydum. Arkamı dönmeye fırsat bulamadan biri omzuma dokunduğunu hissettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cinayet Var !
Mystery / ThrillerSıradan bir çocuktum, tüm çocuklar gibi sokakta top oynar eğlenirdim. Fazla arkadaşım yoktu. Neden bilmem ama arkadaş konusunda çok seçici biriydim. Bu yüzden , tek bir arkadaş benim için daha iyi bir tercih oluyordu. Küçük tercihlerim benim hayatı...