Aşk Sakızı

1. Bölüm O Piti Piti

Aşk, para, sağlık, mutluluk...

Hayatta sahip olmayı en çok arzuladığınız şey ne? Günün birinde önünüze konan seçeneklerden birini seçmeniz gerekseydi,  tercihiniz hangi yönde olurdu? Tereddüt etmeden , acaba demeden, keşkeleri kucaklamadan bir seçim yapabilir miydiniz?

"Seç birini? "

Avcunda renkli sakızlar tatlı bir suratla beni izleyen küçük kıza baktım. Kalabalık alışveriş merkezinin ortasında bir başınaydı. Yanında onunla ilgilenen kimse yoktu ve tanımadığı etmediği bana yeni yılda en çok arzuladığım şeyi vermeyi vaat ediyordu.

"Pembe kalpli olan aşk demek... şu sağlık... şu akıl..."

Bana doğru uzattığı tatlı drajelerin her birinin farklı bir anlamı olduğunu söylemiş, seçim yapmamı istemişti.

"Seçebilecek misin?"

Minik boyu  sevimli yüzüne rağmen aşırı afacan mimikleri vardı. Karar veremeyeceğimi düşünüyor birkaç seçenek arasında bocaladığımı görmek istiyordu.

"Bunda karar veremeyecek ne var?" Minik ellerde duran farklı şekillerde ki sakızlardan yeşil olana pis bir sırıtışla uzandım. "Tabi ki para!"

Gözleri yerinden çıkmış adeta pörtlemiş bir şekilde bana baktı. Yeni yılda en büyük dileğimin nakit olması onun yaşında biri için aşırı tuhaf olmalıydı.

"Ama..." Kekeledi. "Diğerlerinden bu kadar kolay vazgeçebileceğine emin misin?" Beni tuhaf bir şekilde kararımdan vazgeçirmeye çalışıyordu. "Şaka yapmıyorum ben ..." Tüm mimikleri ile somurtuyor tekrar. düşünmemi istiyordu. "...bu drajeler gerçek. Sana hayatta en çok arzuladığın şeyi verebilirler."

Avcumda duran küçücük sakıza bakıp kahkaha attım. Yirmi altı yaşındaydım. Konservatuardan mezun olalı onca zaman olmasına rağmen doğru düzgün bir iş bulamamış hiçbir hayalimi yerine getirememiştim. Geçimini part time illegal işlerden kazanan ailesinden kalan borç yüzünden köşe bucak saklanan bir kız olarak şu hayatta en çok paraya ihtiyaç duyduğumdan emindim.

"Keşke dediğin doğru olsa ufaklık." Dudaklarımı büzüp sakızı ağzıma yönelttim.

"Tekrar düşün!" Elimi durduran ufaklığa bakıp bir kez daha sırıttım. Bir yandan o ve onun yaşındakilere fazla masalın zararlı olduğunu düşünürken diğer yandan bir sakızla gökyüzünden başıma dolarlar yağdığını hayal ediyor bu ikileme gülmeden edemiyordum

"Ben Ekin Özkar!" Uluşa seslenişe benzeyen gür ses tonum alışveriş merkezi koridorlarında yankılandı. "Şu hayatta hiçbir şeyden bugün verdiğim karar kadar emin olmadım."

"Tamam o zaman. " Elimi serbest bırakıp sakızı yememe izin verdi. Hala daha suratı asık yüzü düşüktü. "Pembeler daha lezzetli, söyleyeyim dedim. "

"Pembe"... Elimde yeşil sakız , kalp şekli verilmiş pembiş seçeneğe baktım. "Aşk..."

Histerik bir şekilde kahkaha attım. "Yok, almayayım."

İçinde son seçeneğim olan sakıza bakıp yüzümü buruşturdum. Bir insanın gerçekten bunca şey arasından biri tarafından zorlanmadan onu seçip seçemeyeceğini düşünüyordum. Hele ki yeşil arkadaşım bu ekonomik krizde bana Benjamin'lere açılan kapıyı vaat ederken.

"Benim bu hayatta en büyük ihtiyacım belli, onsuz yaşayamıyorum zaten. " Alay dolu konuşmam ufaklığın iyice bozulmasına neden olmuştu. Küçüktü müçüktü ama duygu değişimi aşırı olgun olduğunu düşünmeme neden oluyordu. "O yüzden Allah bana bugünkü dileğime kavuşmayı, bir birimize ait olmayı göstersin."