treat u better

1.1

lisa: hey, chae.

nasılsın?

siz: iyiyim, lisa. sağ ol.

sen nasılsın?

lisa: ben de iyiyim.

bugün kızlarla dışarı çıkacağız. belki gelmek istersin diye sana da sormak istedim.

bir de jimin ile çok konuşmuyormuşsun sanırım.

siz: konuşmak istemediğim için değil, kendimi ona karşı suçlu hissettiğim için konuşamıyorum. yüzüne bakamıyorum, lisa.

benim yüzümden charlie gibi bir aptal başına bela oldu. benim yüzümden çekiyor bunları.

ona otele geri döneceğimi söylediğimde şiddetle karşı çıktı bana.

belki başta onun evine taşınmasaydım bunlar olmayacaktı.

lisa: ah, chae. senin suçun değildi.

başına bela olan charlie'yi suçlayacağına kendini suçluyorsun. bunu yapma.

kendini boşuna üzüyorsun. jimin seni hiçbir zaman suçlamadı ve suçlamayacak da. o senin yanında olmasından mutlu oluyor. evinde yalnız kalmamamak onu mutlu ediyor. beraber iyisiniz. çıkan engelleri takma.

siz: öyle olmuyor işte..

her neyse. seni sıkmak istemiyorum.

bir soru sormuştun, değil mi? kabul ediyorum. gelirim sizinle.

sen bana konumu at ve saat kaçta buluşacağımızı söyle.

lisa: güzel, sevindim.

*konum* saat 13.00'da buluşacağız. sonra da bütün gün gezeceğiz. her yere gireceğiz. çok eğlenceli olacak!!

siz: güzel. mutlaka orada olacağım.

şimdilik görüşürüz, lisa. gönlünü almam gereken bir yakışıklı var.

lisa: görüşürüz, chae! 💗

siz: 💗

🧚🏻‍♀️

Chaeyoung koltukta tek başına oturan Jimin'e baktı. Boş boş televizyona bakıyordu. Diziyle ilgilenmediği belliydi.

Elindeki meyve tabağı ile yanına doğru adımladı. Tabağı kucağına bırakıp yanına oturduğunda Jimin kendisine baktı.

Chaeyoung gülümsedi. "Seni üzdüğümü biliyorum. Gönlünü almaya geldim. Beni çok uğraştırmazsın değil mi?" dedi gülerek.

Jimin gülüşüne karşılık verdi. Trip atan biri değildi. Uzun süre küs kalabilen biri de değildi. Zaten Chaeyoung'a darılmamıştı ama yine de yanına gelmesini istemişti.

"Darılmadım sana. Uğraştırmam yani." diyerek meyve tabağından yemeye başladı.

Chaeyoung güldü ve başını Jimin'in omzuna yasladı. "Sevindim, bir an bana küstüğünü düşünüp çok korktum."

Jimin yutkundu. Bu kadar yakın olması kendisi için iyi değildi. "Yok, sana asla küsmem." dedi zorla gülümseyerek. Kalbinin atış seslerini duymamasını diledi.

Chaeyoung gülümsedi. "Asla küsme bana. Tek ailem sensin. Sen de benimle konuşmazsan, yalnız kalırım."

Jimin kolunu Chaeyoung'un beline atarken konuştu. "Hiçbir zaman yalnız değildin, Chaeyoung. Ben varım, arkadaşların var. İstesen de yalnız kalamazsın."

Chaeyoung küçük bir kahkaha attı. "Kalmak isteyen kim?"

🧚🏻‍♀️

artık devam ettiremediğimi fark ettim.